Yunanistan’ın içine düşürüldüğü ekonomik ve siyasal kriz her geçen gün derinleşiyor. IMF ve Avrupa Birliği Yunanistan’ın ‘kurtarılması’ için paket üstüne paket, öneriyorlar. Esasında Yunanistan’ı değil de Yunanistan devlet tahvillerini alan banka ve sigorta şirketlerini kurtarmaya yönelik bu paketlerden ise Yunan halkına yeni ‘kemer sıkma’, özelleştirme ve vergi politikaları çıkıyor.

Yunanistan’a gösterilen bu ‘ilgi’nin en önemli nedeni finansal olarak AB ve dünya finans piyasalarına ‘bağlanan’ Yunan ekonomisinin yaratacağı ‘domino etkisi’nden korkulması!

Dünya ekonomisinin karşı karşıya olduğu ‘risk’ sadece bununla da sınırlı değil, İspanya, İrlanda, Portekiz ve hatta İtalya tıpkı Yunanistan gibi sırada!

IMF yaptığı bir değerlendirmede Yunanistan’ın borç krizinin ‘dünya ekonomisini raydan çıkarabilecek büyüklükte’ bir sorun olarak tanımlıyor. Avrupa’daki pek çok bankacı daha şimdiden Yunanistan’ın ‘iflasını’ öngörerek asıl sorunun bu iflasın ‘düzenli mi, düzensiz mi’ olacağı sorunu olduğu değerlendirmeleri yapıyor.

Yunanistan’ın ‘borçlarını ödeme’ konusunda IMF ve AB tarafından dayatılan planları uygulayamaz; kamu arazilerini satamaz, yeni vergiler, kemer sıkma uygulamaları ile Yunan halkını daha da yoksullaştıramazsa ya da en azından bunun garantisini veremezse, ‘kurtarma paketleri’ için sıraya giren İspanya ve Portekiz’de ‘iflaslarını ilan’ etmek zorunda kalacak! AB’nin ‘sorunlu’ ülkelerinin yabancı bankalara borçları ise şöyle: Portekiz 175 milyar euro; İrlanda 371 milyar euro; İspanya 469 milyar Euro; İtalya 672 milyar Euro.

Bu borçlar yüzünden başta Almanya olmak üzere AB ülkeleri Yunanistan için ‘çıkış’ yolları aramaya ve önermeye çok hevesliler! Çünkü Yunanistan’ın başlatacağı ve İspanya ve Portekizin ‘force’ edeceği finansal şoklar Avrupa bankalarını da iflasın eşiğine getirecek! Sadece şu rakamlara bakalım: Yunanistan’ın 103 milyar dolarlık borcunun 49 Milyar doları Fransız bankalarına, 30 milyar doları Alman bankalarına ve 14 milyar doları ise İngiliz bankalarına. Ülkenin İtalyan bankalarına 4 milyar, İsveç bankalarına 3 milyar euro, Belçika bankalarına 2, İspanyol bankalarına ise 1 milyar euro borcu var.

Bu nedenle Yunanistan’ın borçlarını ‘yeniden yapılandırmak’ için AB Maliye Bakanları toplantı üstüne toplantı yapıyor. Ama Yunanistan’a dayatılan ‘tasarruf’ politikalarının son bir yıllık sonuçları AB bankalarına umut vermiyor. Yunan hükümetinin geçtiğimiz bir yılda uyguladığı ‘ağır tasarruf paketi’ hiçbir işe yaramadı. Şimdi Yunanistan’ın borçlarını ödeyebilmesi için daha fazla ‘vergi gelirine ihtiyaç olduğundan’ söz ediliyor.

Yunanistan’ın durumu kısaca böyle. Peki cari açığı ve dış borçları rekor düzeyde artan Türkiye’de ekonomi nasıl hala ‘iyi’ olabiliyor!