Mustafa Nihat Özön’ün Osmanlıca Türkçe Sözlüğünde “İflah” kelimesinin karşısında şöyle yazıyor: “1)Kutlu olma, başarılı olma. 2) Kötü bir durumdan kurtulup iyileşememe.” Yazının ilham kaynağı AK Parti Kırıkkale milletvekili Vahit Erdem, seçim bölgesinde seçmenleriyle kahve sohbeti yaparken onlara “akıllar- fikirler” veriyor. Ülkenin geleceği üzerine kendisinin yakaladığı bazı tespitlerini paylaşıyor. Kırıkkalelileri çok çalışmaya teşvik etmek için Kürtleri […]
Mustafa Nihat Özön’ün Osmanlıca Türkçe Sözlüğünde “İflah” kelimesinin karşısında şöyle yazıyor:
“1)Kutlu olma, başarılı olma. 2) Kötü bir durumdan kurtulup iyileşememe.”
Yazının ilham kaynağı AK Parti Kırıkkale milletvekili Vahit Erdem, seçim bölgesinde seçmenleriyle kahve sohbeti yaparken onlara “akıllar- fikirler” veriyor. Ülkenin geleceği üzerine kendisinin yakaladığı bazı tespitlerini paylaşıyor. Kırıkkalelileri çok çalışmaya teşvik etmek için Kürtleri seçiyor:
-Kürtler artık çok çalışıyor, her şeyi ellerine almaya başlıyorlar. Yakında Türkler azınlık olacak. Bir zamanlar Türkler varmış diyecekler. Bir an önce gözümüzü açalım. Çalışkan olmak zorundayız!
Erdem’e göre Kürtlerin -artık- çok çalışkan olması “kötü” bir gelişme…
Dikkat etmek gerekiyor.
Önlem alınmalı!
Eskiden hatta yakın zamana kadar Güneydoğu’nun geri kalmışlığı üzerine yapılan sohbetlerin temelini “Kürtlerin ulusal özellikleri” oluştururdu:
-Bu Kürtler var ya, çok tembeller!
-Evet abi ben de katılıyorum, hiç çalışmıyorlar!
Tembel Kürtler, çalışmayı sevmemeleri yüzünden hem kendileri geri kalmışlığın zincirlerini kıramıyorlar, hem de ülkeyi geri bırakıyorlar!
Bu tezlere göre, “tembel Kürtler” yüzünden, Türkiye geri kalmış ülkeler arasında kabul ediliyordu.
Kürtler tembel olduğu için haliyle “kötü” idiler.
Şimdi yeni bir gelişme var.
Vahit Erdem gibi Türk bürokrasisi içinde yoğrularak yetişmiş önemli bir şahsiyet bu gelişmeyi ilan ediyor:
-Kürtler artık çok çalışıyor!
Ama bir işe yaramıyor. Çünkü durum yine kötü:
-Yakın da Türk diye bir şey kalmayacak!
Tembel Kürtler kötüydü.
Çok çalışkan Kürtler de kötü!
Kürt Açılımı’nın birinci yılı doldu. Yani açılım 1 yaşına girdi.
Ne getirdi, ne götürdü tartışmaları yapılıyor. Her zamanki gibi iş dönüp dolaşıp onların üzerine yıkılıyor:
-Yani Kürtlerin de çok hataları oldu canım!
Bu devletin eksenine öyle bir omurga yerleşmiş ki, Kürtlerin hiçbir işe yaramıyor. Tembellik ediyorlar olmuyor, çok çalışıyorlar olmuyor, kenarda duruyorlar yine olmuyor. Türk devleti kendi hastalığını teşhis olarak yazıyor, ilan ediyor:
-Kürtler iflah olmaz!
