AKP’nin 1 Ekim’de başlattığı yeni uygulama hem yurttaş hem sağlık emekçileri hem de sağlık kuruluşları açısından bir dizi sorunu beraberinde getirdi AKP hükümetinin 1 Ekim’de yürürlüğe koyduğu Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası (SSGSS) ile Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) sağlık sistemini içinden çıkılmaz bir duruma sokuyor. Şimdiden yurttaşla eczacıyı karşı karşıya getiren ve uzun vadede […]
AKP’nin 1 Ekim’de başlattığı yeni uygulama hem yurttaş hem sağlık emekçileri hem de sağlık kuruluşları açısından bir dizi sorunu beraberinde getirdi
AKP hükümetinin 1 Ekim’de yürürlüğe koyduğu Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası (SSGSS) ile Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) sağlık sistemini içinden çıkılmaz bir duruma sokuyor. Şimdiden yurttaşla eczacıyı karşı karşıya getiren ve uzun vadede eczanelerin Sosyal Güvenlik Kurumları ile anlaşmasını iptal etmesine yol açacağı öngürülen sistem, oldukça pahalı olan kan ürünlerinin Eczacı Odaları’nın denetiminden çıkararak kamu kurumlarında yeni bir ilaç suiistimaline kapı aralayacak. Bu da en çok hayati önem taşıyan hastalıkları olan ve kan ürünleri ile tedavisi yapılan hastaları mağdur edecek.
AKP hükümeti 1 Ekim’de SSGSS ve SUT’un yürürlüğe girmesiyle yeni bir sorun kapısı daha açtı. Uygulandığı tüm ülkelerin sağlık sistemini felç eden “Paran kadar sağlık” anlayışı daha da derinleşirken sağlık emekçilerinin sorunları da bir kat daha arttı. Son çıkarılan tebliğ ile yurttaşlar hastanede muayene parası ödemiyor ancak iyileşebilmek için alması gereken ilaçlara parası olmazsa ulaşamıyor. Hastanede yurttaşlardan alınmayan muayene ücreti eczane kanalıyla tahsil ediliyor. Artık hastaların karşılaştığı ve yakın vadede karşılabileceği sorunlardan bazıları şöyle:
• Yurttaş parasız sağlık hizmeti alacağını düşünecek ancak eczaneye gittiğinde eğer muayene ücretini ödemezse ilacını alamayacak. Yurttaşlar “Hani hükümet artık muayene sırasında bizden tek kuruş almayacaktı? Muayene ücretlerini ilaç alırken bizden kesmeleri ne demek, bizi böyle mi kandırıyor” diye sorarak, AKP’den açıklama bekliyor.
• İlacını SGK ile anlaşması olmayan serbest eczaneden parasıyla alan yurttaş, yeniden ilaç almak istediğinde geçmiş dönemde ödemediği muayene ücreti karşısına çıkacak. Yani yurttaşın muayene borcu hiçbir zaman silinmeyecek, yalnızca ertelenecek.
• Ücretsiz sağlık hizmeti veren birinci basamak sağlık kuruluşlarının yükü arttığı için yurttaşlar saatlerce kuyruklarda bekleyecek.
• Uygulama, hastaya tanı konmasını ancak tedavi olamamasını beraberinde getirecek. Yurttaş ne kadar hasta olursa olsun eğer cebinde parası yoksa ilacını alamayacağı için tedavi de olamayacak.
• Yurttaşların birinci basamak sağlık kurumu aracılığıyla ücretsiz alabileceği hizmetlerin aynısını ikinci ve üçüncü basamaktan aldığında muayene ücreti ödemek zorunda kalacak. Örneğin reçetesiz alınabilen soğuk algınlığı ilaçlarını sağlık ocağına gitse muayene ücretini ödemeden alabilecekken, eğitim ve araştırma hastaneleri ile özel hastanelere gittiğinde muayene ücretini de ödemek zorunda kalacak.
• Uygulama eczacılar ile yurttaşları karşı karşıya getirdi. Muayene ücretinin eczanelerce tahsil edilmesi eczacıları tahsildar durumuna düşürdü. Eczacılar “Uygulamanın kabul edilir bir tarafı yoktur. Hastalar müşteri, eczacılar SGK’nin tahsildarı olamaz” diyerek tepkisini dile getiriyor.
• Eczacılar yeni uygulamanın içeriği ve amacı hakkında her seferinde yurttaşlara bilgi vermek zorunda kalıyorlar.
• Gerek muayene ücretinin tahsili gerekse yurttaşlara uygulamayı anlatmak zorunda kalmaları eczacıların iş yoğunluklarını bir kat daha arttıracak.
• Eczacılar hasta ve hasta yakınlarının uygulamaya tepkilerine doğrudan maruz kalacaklar. Bunun da sözlü ya da fiziksel şiddet olarak kendisini göstermesinden endişe ediliyor.
• Uygulamanın aynı sorunlarla devam etmesi uzun vadede eczanelerin SGK ile anlaşmalarını bitirmelerine neden olabilecek. Bu durumda yurttaş da ilacını alabilmek için anlaşmalı eczane arayacak.
‘İlaç sorunu çıkabilir’
İstanbul Eczacı Odası Başkanı Güngör, provizyon sisteminde yaşanan aksaklıklar ve ücretlerdeki değişim nedeniyle sıkıntılar yaşandığını söyledi
İstanbul Eczacı Odası Başkanı Eczacı Semih Güngör, SSGSS ve SUT’un uygulamaya girdiği günden bu yana özellikle Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) provizyon sisteminde yaşanan aksaklıklar ve muayene ücretlerindeki değişimler nedeniyle yurttaşların sıkıntılar yaşadıklarını söyledi. Güngör, AKP hükümetinin katılım payı, katkı payı, ilave ücret adı altında sağlık hizmetini piyasalaştırdığını vurgulayarak, muayene ücretlerinin hastaneler yerine eczacılar kanalıyla alınmasına bir anlam veremediklerini söyledi. Güngör “Hükümet, muayene ücretini ödeyemeyecek olan yurttaş hastane kapısından geri döndüğünde bunun sorumlusu olarak görünmek istememektedir. Örneğin özel hastaneye giden ve doktorun yazdığı 5 YTL’lik ilacı almak isteyen yurttaş 10 YTL muayene parası ile toplam 15 YTL eczacıya ödemek zorunda kalacak. Muayene ücretlerinin tahsilatının eczacıya bırakılmasıyla, bu ücreti ödeyemeyecek olan yurttaşların hastane kapısından değil, eczacıyla tartışarak eczacı kapısından dönmesi sağlanmıştır” diye konuştu. Sağlık hizmetlerini piyasalaştıran AKP hükümetini göreve çağırdıklarının altını çizen Güngör, şöyle devam etti: “Sosyal devlet niteliği yerine getirilmeli, ülke kaynaklarına ve hastanın cebine dikilen bir sağlık anlayışından derhal vazgeçilmelidir. Muayene ücretlerinin eczacı aracılığıyla alınmasına karşı İstanbul Eczacı Odası olarak bir dava açtık. TEB de Sağlık Bakanlığı ile görüşüyor. Taleplerimiz kabul edilmezse birçok eczane SGK ile anlaşmasını iptal edecek ve yurttaşlar çok büyük bir ilaç sorunu ile karşı karşıya kalacak.”
Güngör ayrıca Ecza Depoları ve Ecza Depolarında Bulundurulan Ürünler hakkında yönetmelik değişikliği ile de aşıların özel muayenehaneler, teşhis ve tedavi merkezlerinde satılmasının önünün açıldığını kaydetti.
Cumhuriyet