11 Ekim 1971’de hayatını kaybeden Hikmet Kıvılcımlı ve 13 Ekim 2022’de hayatını kaybeden Tevfik Kaçar, İzmir’de Sosyalist Dayanışma Platformu’nun (SODAP) düzenleyeceği panelle anılacak
11 Ekim 1971’de hayatını kaybeden Hikmet Kıvılcımlı ve 13 Ekim 2022’de hayatını kaybeden Tevfik Kaçar, İzmir’de Sosyalist Dayanışma Platformu’nun (SODAP) düzenleyeceği panelle anılacak. 13 Ekim Pazar günü İzmir Bayraklı’da Tepekule Kongre Merkezi’nde yapılacak panelde akademisyen Mert Büyükkarabacak, DEM Parti Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayip Temel ve Kenan Kalyon konuşmacı olacak.
SODAP, bugün Kıvılcımlı’yı mezarı başında da andı.
Doktor Hikmet Kıvılcımlı’yı aramızdan ayrılışının 53. yılında mezarı başında anıyoruz: Faşizme karşı Türkiye işçi sınıfının öncüsü Dr. Hikmet Kıvılcımlı’nın ışığıyla yürüyoruz!#HikmetKıvılcımlı pic.twitter.com/pKlSnoR0SU
— SODAP (@sodaporg) October 11, 2024
SODAP, Hikmet Kıvılcımlı’yı neden anmalıyız?” sorusunu şöyle cevaplayarak etkinliğe çağrı yapıyor:
2024 yılında yaşanan gelişmeler Saray Rejimi’nin işçi sınıfı üzerindeki hegemonyasını kaybetmekte olduğunu gösteriyor. Halk, yoksulluğun, pahalılığın ve işsizliğin sorumlularını daha açık görüyor ve “Kral çıplak” diyor.
Ancak sosyalist hareket işçi sınıfını hep birlikte örgütleyecek bir hamle yapmakta zorlanıyor.
İşte Kıvılcımlı’dan sosyalist hareketin krizini aşmakta kullanacağımız birçok boyut olduğuna inanıyoruz.
Kıvılcımlı bu toprakların insanıydı, sosyalizmin ayaklarını bu topraklara basması için uğraştı.
Devrimin pusulasını her zaman işçi sınıfı olarak gördü. Pahalılık ve İşsizlikle Mücadele Derneği’ni kurarak başlattığı mücadele hattıyla şanlı 15-16 Haziran Direnişi’nin işaret fişeğini çaktı.
Kürt Sorunu’nu ilk teşhis eden komünist oldu. Türkiye’de işçi sınıfı Kürt halkı ve diğer ezilenlerle ittifak yapmadıkça devrim ve sosyalizmin imkânsız olduğunu daha 1928’de yazdı.
1957’de yaptığı ünlü Eyüp Konuşması’yla dindar işçilerle sosyalizmin nasıl konuşulacağını ortaya koydu.
23 yılını zindanlarda geçirmesine rağmen kararlı mücadelesinden bir adım geri atmadı.
Ortaya koyduğu Tarih Tezi’ne dayanarak kökleri halkın bağrından filizlenen bir devrim stratejisi yarattı.
“Kadın: Sosyal Sınıfımız” kitabıyla erkek egemenliğini sorguladı.
1960’larda büyüyen toplumsal mücadelelerin birlikteliğini ve ortak mücadeleyi sonuna kadar savundu.
Mirasımızdan geleceğe hep birlikte yürümek , sosyalist hareketin krizini aşmak için ondan hala güç alıyoruz.
Kıvılcımlı’dan öğreneceklerimiz olduğunu sizler de düşünürseniz 13 Ekim Pazar günü sizleri de aramızda görmekten mutlu olacağız.
Görüşmek üzere.
Sendika.Org