Gezi Parkı Davası’nda bugün açıklanan kararla Osman Kavala, Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Can Atalay, Mine Özerden, Yiğit Ali Ekmekçi, Tayfun Kahraman hakkında verilen hapis cezaları hakkında karşı oy kullanan hakim, gerekçesinde davaya konu delillerin hukuka aykırı olduğunu ifade etti
Anayasal düzeni ortadan kaldırma suçlamasıyla yargılanan Osman Kavala, Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Can Atalay, Mine Özerden, Yiğit Ali Ekmekçi, Tayfun Kahraman hakkında devam eden dava da bugün karar çıktı.
Tutuklu Osman Kavala hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Can Atalay, Mine Özerden, Yiğit Ali Ekmekçi, Tayfun Kahraman için ise 18’er yıl hapis cezası verildi.
Sanık avukatlarının davanın başından beri dile getirdiği ve yargılamanın dayandırıldığı tek delil olan ses kayıtlarının (tape) hukuka aykırı olduğu, mahkeme heyetinde bulunun bir hakim tarafından da ifade edildi.
Oy çokluğu ile alınan kararda, karara karşı oy veren üye hakim, oyunu şu şekilde gerekçelendirdi:
Dosya içeriğinde dinleme kayıtlarından başka delil bulunmadığı, ilk dinleme kararının 18/0612013 tarihinde TCK’ nın 220.maddesinde düzenlenen ” Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurma” suçuna ilişkin olarak alındığı, TCK 312.maddesi kapsamında ” Hükümete Karşı Suç ” suçundan alınan dinleme kararı olmadığı, daha sonra dinlemenin uzatılması talep ve kararlarında ayrıca TCK’nın 312.maddesinin de eklendiği ancak bu suçun bu tarihlerde 5271 sayılı CMK’nın 135/8 maddesinde sayılan ve yasal dinlemeye konu suçlardan olmadığı,
Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlardan” ,” Hükümete Karşı Suç” suçunun 02/12/2014 tarihinde 5271 sayılı CMK da yer alan dinleme kapsamındaki suçlara eklendiği, bu tarihten sonra alınan bir dinleme kararının da bulunmadığı, dosyadaki tüm dinleme kayıtlarının 02/12.2014 tarihinden önce olduğu, bu haliyle dinleme kayıtlarının, kanuna ve hukuka aykırı delil niteliğinde bulundukları CMK 206″2-a.21712.230/1-b maddeleri doğrultusunda yapılan değerlendirme ve yerleşik Yargıtay İçtihatlanna göre dosyadaki dinleme kayıtlarının yasak delil mahiyetinde olduğu,
Sanıkların kanuna aykırı dinleme kayıtlarına karşı beyanları da yasak delile dayandığından hükme esas alınamayacağı, aksi kabul edilse dahi dinleme kayıtlarını destekleyen somut kanıtlar olmadığı ve tek başına dinleme kayıtlarının sanıkların üzerlerine anlı suçlardan mahkumiyetlerine yeter olmadığı anlaşılmış olup, sanıkların, üzerlerine anlı suçlardan cezalandırılmalarına veter her türlü kuşkudan uzak, somut, kesin ve inandırıcı başkaca delil de bulunmadığından beraati, tutuklu sanık Osman Kavala’nın tahliyesi ile diğer sanıkların tutuklanmaması gerektiği görüşündeyim.
Sendika.Org