Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) İzmir Şubesi Yönetim Kurulu`nun bugün (4 Kasım) gerçekleştirdiği basında açıklamasında, sanayi kuruluşları ve ticarethanelerin enerji maliyetlerinin fahiş oranlarda artığına dikkat çekilerek, konutlara zam yapılmasa da dolaylı yollardan maliyetlerin yurttaşlara yansıdığına vurgu yapıldı
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) İzmir Şubesi Yönetim Kurulu`nun bugün (4 Kasım) gerçekleştirdiği basında açıklamasında, sanayi kuruluşları ve ticarethanelerin enerji maliyetlerinin fahiş oranlarda artığına dikkat çekilerek, konutlara zam yapılmasa da dolaylı yollardan maliyetlerin yurttaşlara yansıdığına vurgu yapıldı.
Yapılan açıklamada fosil yakıt bağımlılığına dikkat çekilirken yenilenebilir enerji kaynaklarının daha fazla alternatif olarak düşünüldüğü, tüketim noktalarında yapılacak dağıtık üretimle enerji krizinin aşılabileceği ifade edildi. Açıklamada öne çıkan kısımlar şöyle:
Geçtiğimiz ay, sanayi ve elektrik üretim amaçlı doğalgaza yüzde 15 zam yapılmıştı. Kasım 2021`den geçerli olmak üzere ise büyük sanayi ve ticari kuruluşlara yüzde 48.40, elektrik üretiminde kullanılan doğalgaza ise yüzde 46.82 oranında yeni zam yapıldı. Aylık olarak belirlenen doğalgaz fiyatlarında konutlar için değişikliğe gidilmezken, sanayi ve elektrik santrallarının kullandığı doğalgaza zam yapılması, maliyetlerinin dolaylı olarak yansıtılmak istendiğini göstermektedir. Benzer şekilde Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK) tarafından sanayide kullanılan elektriğin maliyetini artıran yeni bir daha düzenleme yapılmıştır. Sanayi kuruluşları ve büyük ticarethaneler için Son Kaynak Tedarik Tarifesi`nin kapsamı genişletilmiştir.
Şüphesiz sanayi kuruluşları artan enerji maliyetlerini ürünlerine, ticarethaneler ise hizmetlerine zam yaparak, yurttaşlara yansıtacaktır. Akaryakıt zamlarında da taşıma maliyetlerinin artıracağı düşünüldüğünde, konut faturalarına doğrudan zam yapılmasa da önümüzdeki kış aylarında hane halkının tüm harcama kalemlerinin artıracağını şimdiden söylenebiliriz. Konutlar için elektrik ve doğalgaz faturalarına zam yapmaktan kaçınan AKP hükümeti’nin, enerji maliyetlerini dolaylı olarak yansıtmayı tercih ettiği anlaşılmaktadır.
Düşük maliyetli yerli ekipman geliştirilmesi, çatı ve bina yüzeyleri başta olmak üzere yüksek güneş enerjisi potansiyelimizin değerlendirilmesine öncelik verilmelidir. Yenilenebilir kaynaklara dayalı, tüketim noktasında enerji üretimi yapılmasına olanak sağlayan “dağıtık” enerji üretim tesislerinin yaygınlaşmasını sağlayacak, fosil kaynak bağımlılığını sistematik olarak geriletecek bir “acil eylem planı” hayata geçirilmelidir. Asgari ücretle geçinen geniş halk yığınlarının bu ekonomik modelin yükünü daha fazla kaldıramayacağı uyarısını yaparak, elektrik, doğalgaz ve akaryakıt tarifelerinin kamu yararını esas alan siyasi ve ticari müdahalelerden uzak özerk bir yapı tarafından belirlenmesi çağrımızı yeniliyoruz.
Sendika.Org