AKP-MHP ittifakının koronavirüs salgınını fırsat bilerek önce gündeme ardından TBMM’ye getirdiği infaz yasa teklifi, 3 Nisan günü boyunca süren tartışmalar sonucu Adalet Komisyonu’nda kabul edildi.

Uyuşturucu tacirleri, kaçakçılar ve dolandırıcıları serbest bırakacak olan yasadan düşünceleri nedeniyle hapishanede olan gazeteciler, siyasetçiler, akademisyenler ve öğrenciler yararlanamıyor.

Çiğdem Toker, Sözcü’deki köşesinde herkesi hapishanelerin medyaya yansımayan koşullarını, kanunla birlikte derinleşecek eşitsizlikleri, kimlerin kalbi ve vicdanı olduğunu, kimlerin hukuksuzluk karşısında ölü taklidi yaptığını görmek için 498 sayfalık komisyon tutanaklarını okumaya davet etti.

Yasa teklifindeki düzenlemelerin birçok haberde yer aldığını belirten Toker, çarpıcı verileri aktarmayı tercih etti:

İstanbul Milletvekili Zeynel Emre: 2020 yılında 61 hapishane yapılması planlanıyor. 2011 yılında “şüpheli” sıfatıyla 5 milyon 384 bin kişi hakkında işlem yapılmışken, 2018’de bu sayı 8 milyon 892 bine, bugün 10 milyona ulaştı.

Mersin Milletvekili Alpay Antmen: Hükümlü ve tutuklu sayısı 2002’de 59 bin, 2003’te 64 bin, (…), 2010’da 121 bin, 2018’de 154 bin, 2019’da 282 bin ve 2020’nin ilk üç ayında 300 bin. Türkiye bu sayılarla Avrupa’da 43 ülke arasında 1. sırada.

Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül: Silivri Hapishanesi’ndeki hükümlü ve tutuklular hastane yapısının yaşam hakkını sağlayıp sağlamayacağı konusunda kuşkulu. MR için 16 ay sonraya, fizik tedavi için 15 ay sonraya gün verildi.

Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu: 8-10 kişilik koğuşlarda 25-30 kişi kalıyor. Kadınlarda bir de orada 5-6 çocuk doğuyor. Yaşanmaz bir ortam oluyor. Sağlık sevklerinde çok büyük eksiklikler olduğundan çok ölümler yaşanıyor. 0-6 yaş arası 800’ü aşkın bebek ve çocuk hapishanede ve çok zor durumda.

Yazının tamamını okumak için tıklayın!

Sendika.Org