CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bugün Çankaya Belediyesi tarafından Adalet Yürüyüşü’nün anısına yapılan Adalet Parkı’nın açılışındaydı. Kılıçdaroğlu açılış konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

“Trump’a yönelik ‘Türkiye’ye baskı kurun’ diye baskılarını doğru bulmuyorum”

ABD Senatosu’nun Türkiye’ye S-400’ler nedeniyle yaptırım uygulayarak F-35 programından çıkarılması yönündeki açıklamalarına ilişkin görüşleri sorulan Kılıçdaroğlu, Senato’nun ABD Başkanı Donald Trump’a yaptırım uygulanması konusundaki baskıları doğru bulmadığını kaydetti:

S-400’lerin teslimatı ikinci gününde devam ediyor. S-400’lere ilişkin ABD Senatosu’nun Türkiye’ye yaptırım uygulama tehdidine ilişkin soruya “Senato önce Türkiye’nin hangi coğrafyada yer aldığına baksın. Türkiye’nin bulunduğu coğrafya stratejik bir bölge ve Türkiye bir ateş çemberinin içinde. Ve Türkiye kendi güvenliğini sağlamak zorundadır. Yurtiçinde yurtdışında sağlamak zorundadır. Bunun için de gerekli önlemleri almak zorundadır.

Eğer Türkiye zamanında Patriotların alımıyla ilgili başvurmuş ve Amerika bu talebi karşılamamışsa elbette  Türkiye kendi  güvenliğini sağlamak için başka arayışlara girecektir. Senatonun ve diğer siyasal organların Trump’a yönelik “Türkiye’ye baskı kurun” diye baskılarını doğru bulmuyorum. Türkiye kendi bildiği yoldan devam edecektir. Kendi güvenliğini sağlayacaktır. Bu Türkiye’nin hakkıdır hukukudur.

“Türkiye demokratik açıdan büyük adımlar atmak zorundadır”

Sorulan bir diğer soru ise yerel seçimler sonrasında ortaya çıkan başkanlık sistemine ilişkin tartışmalara ilişkindi. “Son olarak ABD Başkanlık sisteminin incelenebileceği yönünde bir çağrınız oldu. CHP’nin başkanlık sistemine yönelik bir hazırlığı var mı” sorusuna yanıt olarak “Tarihsel süreç içinde baktığımızda parlamenter sisteme yönelik aksaklıklar olmakla beraber toplumda genel bir kabul var. Parlamenter sisteme yönelik toplumun kabulünün olması güzel bir olay” dedi.

Kılıçdaroğlu, tek adam rejimini tartıştıklarını ve bunun doğru olmadığını ifade ettiklerini söyleyerek başkanlık sisteminin de tartışılabilir bir konu olduğunu kaydetti. Başkanlık sistemi denince akla en başta ABD geldiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:

Amerika bu sistemi kendi tarihsel süreci içerisinde kazanmış, geliştirmiş ve bugünkü konuma getirmiştir. Eğer Amerika’daki başkanlık sistemini tartışalım diyorlarsa elbette bu da tartışılabilir. Herkesin bilmesi gereken bir şey: Orada başkan çok güçlü değildir. Tam tersine diğer organlar çok güçlüdür. Amerika’nın kurumlar var, onlar çok güçlüdür. Başkan büyükelçi bile atayamaz. Dolayısıyla bu çerçevede olayı ele alır ve değerlendirirsek her konu tartışılabilir.

Bütün mesele şudur: Her tartışmaya açığız, her tartışma iyi niyetle yapılmalı, önyargılardan arınarak yapılmalı, Türkiye’nin gerçekleri göz önünde tutularak yapılmalı. Türkiye’nin tarihsel süreci, birikimi, demokrasi anlayışı; ve uluslararası ittifaklarımız da var biliyorsunuz. NATO gibi, Avrupa Birliği gibi, Avrupa Parlamentosu gibi. Pek çok kurumun ya kurucusu ya üyesiyiz. Dolayısıyla bütün bu gerçekler dikkate alınarak Türkiye demokratik açıdan büyük adımlar atmak zorundadır.

Gazi Mustafa Kemal ve arkadaşlarının kurduğu cumhuriyeti demokrasi ile taçlandırmalıyız. Bu demokrasi demokratik parlamenter sistem olursa bu bizim beğendiğimiz, önerdiğimiz, savunduğumuz bir görüş olacaktır.

Kılıçdaroğlu, “CHP’nin başkanlık sistemine yönelik bir hazırlığı var mı” sorusunu ise yanıtsız bıraktı.

Sendika.Org/ Ankara