Lösemi hastalığının tedavisi için Lösemili Çocuklar Vakfı (LÖSEV) tarafından yaptırılan 400 yataklı LÖSANTE Hastanesi’ne Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsat verilmiyor
Lösemi hastalığının tedavisi için Lösemili Çocuklar Vakfı (LÖSEV) tarafından yaptırılan 400 yataklı LÖSANTE Hastanesi’ne Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsat verilmiyor
LÖSEV’in lösemili çocuklar ve ailelerine yönelik ücretsiz konuk evi, okul, sosyal ve spor tesisi gibi hizmetler sunduğu ve “Bir tuğla da sen koy” adlı kampanya sonucunda inşaatı 2015’de tamamlanan, Avrupa’nın ilk, Türkiye’nin en donanımlı Lösemili Çocuklar Kenti ve multidispliner hastanesi LÖSANTE 400 yataklı olmasına rağmen, bakanlık yalnızca 75 yatak için ruhsat verdi.
Sağlık Bakanlığı, radyoterapi cihazı içinde ruhsat vermediği için tedavi gören çocuklar ambulansla başka bir yere götürülüp getirilmek zorunda kalınıyor.
CHP Ankara Milletvekili Gamze Taşcıer bu durumu Meclis gündemine taşıdı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya verdiği önerge ile, “Halen 325 yatak için ruhsat verilmemesinin sebebi nedir? Ruhsatlandırma konusunda süren bir çalışma var mıdır?” sorularını ileten Taşcıer, “Türkiye’nin gurur kaynağı LÖSEV’in binbir emekle kurduğu bu dünya çapındaki hastane iktidarın engeline takılmış durumda. Bu hastanenin tam kapasite kullanılamaması, birçok çocuğumuzun tedaviye erişimini engelliyor. LÖSEV hiç bir maddi karşılık beklemeden çocukları tedavi etmek istiyor, Bakanlık ise edemezsiniz diyor. Bu durum ne aklın, ne mantığın, ne de vicdanın alacağı bir şey değil” ifadelerini kullandı.
LÖSANTE’ye halkın bağışlarıyla son teknoloji bir radyoterapi cihazı da alındığını, ancak Sağlık Bakanlığı’nın bu cihaza da ruhsat vermediğini belirten Taşcıer, “Bakanlık bu son derece gelişmiş radyoterapi cihazına ruhsat vermediği için, tedavi gören çocuklar ambulansla başka bir yere götürülüp getirilmek zorunda kalınıyor. Lösemi tedavisinde mikrop kapmak en büyük risklerden biri. Bakanlığın anlamsız tavrı yüzünden birçok çocuk tedavi göremediği gibi, tedavi görme şansını bulanlar da mikrop kapma tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor. Bakan’dan yanıt bekliyorum, ruhsat vermedikleri bu son teknoloji cihazın aynısından Türkiye’de kaç tane var ve kaçı kamu hastanelerinde bulunuyor?” dedi.
Bürokratik engellemeler sonucu LÖSEV’in tamamen ücretsiz sunduğu sağlık hizmetinin tam kapasite olarak verilemediğini ve ailelerin özel hastanelere gitmek zorunda bırakıldığını belirten Taşcıer, “LÖSANTE’nin tümüne ruhsat verilmemesinin ardında, özel hastanelere müşteri kazandırma amacı mı bulunmaktadır?” diye sordu. Sağlık Bakanı’nın özel hastane sahibi olduğunu hatırlatan ve LÖSEV’in daha çok çocuğa ücretsiz sağlık hizmeti vermesinin engellendiğinin altını çizen Taşcıer, Bakan Fahrettin Koca’ya, “Şahsınızın kurucusu olduğu Medipol Hastanelerinde lösemi tedavisi yapılmakta mıdır? LÖSANTE Hastanesi’nin tamamlandığı dönemdeki Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’nun sahibi olduğu hastanede lösemi tedavisi yapılmakta mıdır?” sorularını yöneltti. “LÖSANTE belki de Türkiye’nin en mükemmel hastanesi ve halkımızın bağışlarıyla yükselmiş, adeta 5 yıldızlı bir sağlık merkezi” diyen Taşcıer, Bakanlığın buraya bin dereden su getirerek sürekli zorluklar çıkarması ve ruhsat vermemesinin nedeni, buranın tamamen ücretsiz olması mıdır merak ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Bakanlığın, LÖSANTE Hastanesi’nin açılması durumunda, diğer hastanelerdeki nitelikli doktorları bünyesine katacağını ve söz konusu hastanelerde kadro açığı ortaya çıkacağını ifade ettiği, bu nedenle de hastanenin tümü için ruhsat vermediği iddialarının bulunduğunu hatırlatan Taşcıer son olarak şu soruları yöneltti:
LÖSANTE’nin açıldığı Mayıs 2015 tarihinden sonra, tüm Türkiye’de kaç hastaneye ruhsat verilmiştir? Bu hastanelerin yatak sayıları ve çalışan doktor sayıları kaçtır? Söz konusu tarihten sonra açılan kaç hastanede kanser tedavisi gerçekleştirilmekte ve bu hastanelerde kaç doktor çalışmaktadır?” diye de sordu. “Türkiye’deki doktor açığının sorumlusu zaten AKP’dir.
Eğer LÖSANTE açılırsa doktorlarımız oraya gider diye bir mantık içerisinde olmak sağlıklı bir düşünce tarzı değil. Türkiye’de bu hastane bittikten sonra kaç tane hastane açıldı, hepsine izin verildi. O hastanelere izin verirken doktorların ne yapacağı düşünülmedi, ama ne hikmetse LÖSANTE için düşünülüyor. Maksat çocuklarımızın sağlığına kavuşması mı yoksa beylerin hastanelerindeki durumlar mı?
Sendika.Org