Ümit Akçay, Merkez Bankası’nın faiz kararının ne anlama geldiğini üç maddede açıkladı: Ekonomik daralma başlıyor, şok faiz artışının etkisi sürüyor, döviz krizinin etkisi sürüyor!
Ümit Akçay, Merkez Bankası’nın faiz kararının ne anlama geldiğini, doğrudan açıklamadan alıntılarla üç maddede açıkladı: Ekonomik daralma başlıyor, şok faiz artışının etkisi sürüyor, döviz krizinin etkisi sürüyor
Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası, Para Politikası Kurulu toplantısını yaptı. Toplantı sonrası yapılan açıklamada banka faizinde değişikliğe gidilmediği ve %24 seviyesinin korunduğu belirtildi.
MERKEZ BANKASI FAİZİ SABİT TUTTU, ÖRTÜK OLARAK EKONOMİK DURGUNLUĞU KABUL ETTİ
Sabah saatlerinde 5.38 TL seviyesinde olan dolar kuru, Merkez Bankası’nın açıklaması sonrası 5,30 TL’ye kadar inse kısa süre içinde yeniden 5,36’yı buldu.
Ümit Akçay, Kriz Notları’ndaki değerlendirmesini Merkez Bankası’nın açıklamasındaki üç vurguyu alıntılayarak yaptı ve notlarını da üç başlıkta toparladı:
Son dönemde açıklanan veriler ekonomideki dengelenme eğiliminin belirginleştiğini göstermektedir.
Kararda ilk olarak ekonomik daralma sürecinin başladığı belirtilmiş. Tabi örtük olarak. Ekonomi yönetiminin kullandığı propaganda diline aşina olmayanlar için hatırlatayım: “Ekonomideki dengelenme” gördüğünüz yerleri “ekonomik kriz” olarak değiştirirseniz, gerçekte yaşananın ne olduğunu daha iyi anlayabilirsiniz
Dış talep gücünü korumakla birlikte finansal koşullardaki sıkılaşmanın da etkisiyle iktisadi faaliyetteki yavaşlama devam etmektedir.
Açıklamada devamla, ekonomik daralmanın başlamasında 13 Eylül’deki şok faiz artışının etkili olduğu vurgulanmış. Gerçekten de, eylül ayında yapılan %6,25’lik faiz artışı özellikle TL ile çalışan sektörler için sert bir kredi çöküşünü hızlandırdı. Ancak TCMB bu şok faiz artışını, döviz krizinin etkilerini sınırlamak gerekçesi ile yapmıştı. Kısacası, Türkiye ekonomisi döviz-faiz kıskacı içinde bir ekonomik krize sürükleniyor.
İthal girdi maliyetleri ve iç talep gelişmelerine bağlı olarak enflasyon görünümünde bir miktar iyileşme gözlenmekle birlikte fiyat istikrarına yönelik riskler devam etmektedir.
Açıklamadaki bir diğer önemli husus da, döviz krizinin etkilerinin azalmakla beraber sürdüğünün vurgulanması. Yine, ekonomi yönetiminin kullandığı jargona aşina olmayanlar için hatırlatayım: Metinde “ithal girdi maliyetleri” olarak ifade edilen gelişme, ağustos ayındaki döviz krizi.
Akçay, “Kısacası, merkez bankası yaptığı açıklamada, örtük olarak Türkiye ekonomisinin yüksek enflasyon ortamında bir resesyona girdiği teyit etmiş oldu” diyerek kararı özetledi.
Sendika.Org