HDP’nin Diyarbakır’daki mitingine yapılan bombalı saldırıda iki bacağını kaybeden Çalan’ın açtığı davada mahkeme İçişleri Bakanlığı’nı tazminat ödemeye mahkum etti
HDP’nin Diyarbakır’daki mitingine yapılan bombalı saldırıda iki bacağını kaybeden Çalan’ın açtığı davada mahkeme İçişleri Bakanlığı’nı tazminat ödemeye mahkum etti
Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre, HDP’nin Diyarbakır’daki mitingine yapılan bombalı saldırıda iki bacağını kaybeden Çalan’ın açtığı davada mahkeme İçişleri Bakanlığı’nı tazminat ödemeye mahkum etti.
Patlamada ağır yaralanarak iki bacağını kaybeden Lisa Çalan, saldırıda idarenin kusurlu hizmette bulunduğu gerekçesiyle 22 Şubat 2016’da maddi ve manevi tazminat talebiyle İçişleri Bakanlığı’na dilekçe ile başvurdu, ancak herhangi bir yanıt alamadı. Çalan bunun üzerine, Diyarbakır 2. İdare Mahkemesi’ne başvurarak, İçişleri Bakanlığı’nın tazminat ödemesi talebinde bulundu.
İdare Mahkemesi’nde açılan dava için savunma gönderen İçişleri Bakanlığı, polisin mitingde yeterli önlem aldığını savundu. Davanın “hukuki dayanaktan yoksun” olduğunu ileri süren ve reddedilmesini talep eden Bakanlık, iki bacağını kaybeden Lisa Çalan’ın uğradığı manevi zararda idarenin “kusuru” olmadığını iddia etti. Bakanlık, tazminat talebini ise “sebepsiz zenginleşmeye” neden olacağını savunarak, davanın reddedilmesini istedi.
Miting alanının güvenliğinden sorumlu polisler hakkında açılan soruşturma raporlarında, güvenlik tedbirlerinin yetersizliğine ve özensizliğine dikkat çeken mahkeme, Bomba İmha ve İnceleme Müdürlüğü personeline miting alanı ve çevresinin bomba konusunda eğitimli köpeklerle aranması görevinin verildiği, ancak alanda yapılan aramanın çevrede yapılmadığı belirtildi.
Mahkeme, polise açılan soruşturma raporlarında, aynı zamanda bomba patlama noktası olan seyyar tezgâhın yanında bulunan okulun bahçesinde saklanılan ve aramadan sonra bombanın tezgâha yerleştirildiğini ve tek başına bir tehlike unsuru olan tezgâh tüpünün de kayda geçirilmediğinin belirtildiğini kaydetti.
Birinci patlamanın gerçekleştiği çöp poşetinin ise üzerinden çıplak gözle bakılmak ve altına ayakla dokunulmak suretiyle aranmasıyla yetinildiğini belirtilen mahkeme kararında, “Son derece yüzeysel sayılabilecek şekilde yapılmış olan arama sonrası, personel tarafından aranan veya aranması açıkça ihmal edilen yerlerde bulunan ve saklanan bombaların patladığı görülmüştür” denildi.
Patlamanın önüne geçebileceğini vurgulayan mahkeme, birçok yönüyle ihmaller zincirine işaret ederek, miting alanında görevli idare ajanlarının önleyici tedbir aramalarını dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı olarak güvenlik tedbirlerini tam olarak yerine getirmediğini, hizmet kusuru bulunduğu kanaatine vardı.
Mahkeme, Çalan’ın uğramış olduğu maddi ve manevi zararların idarenin kusuru esasına göre, İçişleri Bakanlığı’nı toplamda 1 milyon 256 bin 671 lira 80 kuruş maddi ve 100 bin TL manevi tazminat ödenmesine hükmetti.
Kararı değerlendiren Çalan’ın avukatı Ferhat Kılınç, şunları dile getirdi:
5 Haziran patlamasının gerek soruşturma dosyası gerekse idari soruşturma dosyası incelendiğine açıkça kamu görevlilerinin ihmali olduğu görülecektir. Gönder hakkında tek bir işlem yapılarak aranan şahısın olduğu tespit edilememesi ve güvenlik görevlilerinin koruması altındaki miting alanına bombaların sokulması iki türlü ihtimali doğuruyor. Terör eylemleri nedeniyle oluşabilecek maddi zararların karşılanacağıyla ilgili yasa doğrultusunda kurulan komisyonlar kendi içerisinde belli bir hesaplama üzerinden tazminat hazırlıyorlar, ancak kişinin oluşan zararının karşılamadığını kanaatindeyiz. Bizim davanın şöyle bir farkı var. Bu olayda devletin açıkça hizmet kusuru var. Davayı bu minvalde açtık. Açıkçası biz maddi tazminat yönünden zararımızın tam karşılanmadığı kanaatindeyiz. Bilirkişi raporu 1 milyon 871 lira yönünde verdiği karara karşı itiraz talebimiz de var.
Sendika.Org