Şiirleri, öyküleri, çevirileri ve anıları ile edebiyatın önemli isimlerinden olan, oyunculuk, gazetecilik ve yayıncılık da yapan “İkinci Yeni’nin çocuksu şairi” Ülkü Tamer 81 yaşında yaşamını yitirdi
Şiirleri, öyküleri, çevirileri ve anıları ile edebiyatın önemli isimlerinden olan, oyunculuk, gazetecilik ve yayıncılık da yapan, “İkinci Yeni’nin çocuksu şairi” Ülkü Tamer 81 yaşında yaşamını yitirdi
Şiirleri, öyküleri, çevirileri ile Türkiye edebiyatının önemli isimleri arasında yer alan, şiirlerinin yelpazesindeki genişliği ve amatörlüğü ile Cemal Süreya tarafından “İkinci Yeni’nin çocuksu şairi” olarak nitelendirilen, edebiyatçı kimliğinin yanı sıra gazetecilik ve oyunculuk da yapan Ülkü Tamer, 81 yaşında yaşamını sürdürdüğü Bodrum Turgutreis’te yaşamını yitirdi.
Tamer’in yaşamını yitirdiği haberini şair ve senarist Barış Pirhasan Twitter hesabından, “Ülkü Tamer’i kaybettik… Şu anda düşünmek, konuşmak, yazmak gelmiyor içimden…” mesajı ile duyurdu.
Tamer’in cenazesinin Turgutreis Merkez Camii’nde kılınacak cenaze namazı sonrası Gümüşlük Mahallesi’ndeki mezarlıkta toprağa verileceği belirtildi.
Ülkü Tamer 1937’de Antep’de dünyaya geldi. Çocukluğu ve ilköğrenimi bu kentte geçti. Ortaöğrenimini İstanbul’da Robert Koleji’nde sürdürdü ve 1958’de mezun oldu.
60’lı yıllarda Gazetecilik Enstitüsü’nde eğitimine devam etti. 1964-1968 yılları arasında oyunculuk yaptı. Yine 1960’lı ve 1970’li yıllarda Milliyet Yayınları ve Karacan Yayınları’na bağlı Milliyet Çocuk ve Sanat Olayı dergilerinde editörlük ve danışmanlık görevlerini yürüttü.
Edebi üretimlerine lise yıllarında başladı. İlk şiiri “Dünyanın Bir Köşesinden Lucia”, 1954 yılında Avni Dökmeci’nin yönetimindeki Kaynak dergisinde yayımlandı. Devam eden yıllarda Kaynak, Pazar Postası, Yeditepe, Yeni Dergi, Papirus, Sanat Olayı gibi yayınlar eserlerini bastı.
İlk şiir kitabı “Soğuk Otların Altında” 1959’da çıktı. Henüz 20’li yaşlarındaki eserleriyle İkinci Yeni akımının içinde adı anılır oldu. İkinci Yeni akımının hemen hemen tüm özelliklerini şiirlerinde barındırmasına karşın, sonrasında imge dünyasını yalın bir dille kurmasıyla kendi özgünlüğünü kurdu. 70’li yıllardaki şiirlerinde keskin bir ironiyle de işlenmiş trajediler eşliğinde toplumsal duyarlılığı öne çıkardı. O güne kadar yayımladığı 7 şiir kitabını 1986’da “Yanardağın Üstündeki Kuş” kitabında bir araya getirdi.
Öykü alanında 1991’de “Alleben Öyküleri”ni, 1997’de “Alleben Anıları”nı yayımladı. 1998’de “Yaşamak Hatırlamaktır” ile anı kitabı çıkardı. Oyunculuk dönemi anılarını 2003’te “Bir Gün Ben Tiyatrodayken” ile derledi.
Türkiye edebiyatına çok sayıda şiir antolojisi ile Euripides, William Shakespeare, Anton Çehov, Bertolt Brecht, Arthur Miller, Eugeno lonesco, John Steinbeck, Thomas Stearns Eliot, Henrik Ibsen gibi yazarlardan 30’un üzerinde oyun çevirisi kazandırdı. Bu oyunlarının pek çoğu özel tiyatrolarca sahnelendi.
Edith Hamilton’dan Mitologya çevirisiyle 1965’te TDK Çeviri Ödülü’nü, “İçime Çektiğim Hava Değil Gökyüzüdür” kitabıyla 1967’de Yeditepe Şiir Ödülü’nü, çevirileri ile 1979’da Macaristan Halk Cumhuriyeti’nce verilen Endre Ady Ödülü’nü, “Alleben Öyküleri” kitabıyla 1991’de Yunus Nadi Ödülü’nü, “Bir Adın Yolculuktu” kitabıyla 2014’te Melih Cevdet Anday Şiir Ödülü’nü kazandı.
Sendika.Org