Hürriyet okur temsilcisi, medyanın savaş yanlısı tutumunu eleştirdi, “Savaşa karşı çıkmak gazetecilik için demokrasi ve insan haklarını savunmak kadar olmazsa olmazdır” dedi
Hürriyet okur temsilcisi Faruk Bildirici, ana akım medyanın IKBY konusundaki savaş yanlısı tutumunu eleştirdi, “Savaşa karşı çıkmak gazetecilik için demokrasi ve insan haklarını savunmak kadar olmazsa olmazdır” dedi
Bildirici’nin okur temsilcisi olduğu Hürriyet, 26 Eylül günü Erdoğan’ın “Bir gece ansızın gelebiliriz” sözlerini manşete taşımıştı.
Hürriyet gazetesi okur temsilcisi Faruk Bildirici, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) bağımsızlık referandumuna karşı, ana akım medyanın manşet ve köşe yazılarındaki savaş yanlısı tutumu eleştirdi.
“Yine savaş tamtamları çalıyor medyada. Daha önce defalarca yaşadığımız gibi bir kısım medya yine çatışmacı, savaş çığırtkanı bir üslup tutturdu” diyerek yazısına başlayan Bildirici, gazeteler ve televizyonlarda tank ve asker görselleri eşliğinde sunulan “Bu işgale müdahale şart”, “Haddini bil tatbikatı”, “Askeri seçenek masada” manşetlerini eleştirdi.
Binali Yıldırım’ın “Vatandaş rahat olsun, savaşa girmiyoruz” sözlerinin vatandaştan ziyade medyaya dönük olduğunu söyleyen Bildirici, yazısını şöyle bitirdi:
Savaşın tahmin edilemezliğini ve yıkıcılığını anlamak için uzağa gitmeye gerek yok. Irak ve Suriye, canlı örnekler. Kaldı ki, savaşa karşı çıkmak gazetecilik için demokrasi ve insan haklarını savunmak kadar olmazsa olmazdır.
Bugünlerde de medyanın yapması gereken, politikacıların sözlerini aktarmakla yetinmek yerine IKBY ile yaşanan anlaşmazlığın bütün boyutlarını araştırmak, serinkanlı analizler yayınlamak, barışı savunmak ve eleştirel yaklaşımı korumaktır.
Her gazeteci bilir ki, eleştirel yaklaşım bizim mesleğin özüdür ve ülkenin, insanların yararınadır. Eleştirel gazeteciliğin en büyük faydası da siyasi iktidaradır; yanlışlardan korur.
Sendika.Org