Karaburunlular, yıllarca mücadele ederek kazandıkları RES davasının bir genelge ile ellerinden alınmasının ardından köylüler ÇED olumlu kararına karşı yeniden dava açmak zorunda kaldı
Karaburunlular, yıllarca mücadele ederek kazandıkları RES davasının bir genelge ile ellerinden alınmasının ardından köylüler ÇED olumlu kararına karşı yeniden dava açmak zorunda kaldı
İzmir Karaburunlular yıllarca emek ve masrafla kazandıkları RES davasının bir genelge ile ellerinden alınmasına karşı yeniden dava açmak zorunda kaldılar.
Karaburun’da 50 RES direği olan Lodos Elektrik adlı şirketin 47 RES daha yaparak kurulu gücünü 223 MW’a çıkarmasını öngören Kapasite Artışı Projesine ÇED olumlu kararı verilmişti. Karaburunluların bu karara karşı açtığı davada İzmir 6. İdare Mahkemesi oy birliğiyle 15 Aralık 2016 tarihinde bu ÇED iznini iptal etti.
Mahkeme kararından sonra şirketin yeni bir proje hazırlanarak yeni ÇED sürecine başlaması lazımdı. Ancak öyle olmadı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, mahkeme iptal kararını, 2009/7 genelgesiyle aşmayı uygun gördü. Çok tartışmalı bir genelge ile yıllarca süren, birçok duruşması görülen, bilirkişi raporlarıyla desteklendikten sonra oluşturulan bir mahkeme kararını bir çırpıda yok sayıldı. Karaburun Yarımadasının, tarım, mera alanlarını, orman arazilerini eşsiz doğasının 104 km²’sini bir RES şirketine tahsis eden projeye 2. kez ÇED olumlu kararı verildi. Karaburunlular bu 2. ÇED olumlu kararına karşı yeniden dava açtılar.
RES şirketine karşı dava açan Karaburunlu yurttaşlar ve Karaburun Kent Konseyi adına konu ile ilgili yaptığı açıklamada, mahkeme kararının yok sayılarak verilen yeni ÇED Raporunun yangından mal kaçırırcasına öyle büyük bir hızla hazırlandığına dikkat çekildi. ÇED Kararına esas olması gereken ek raporlar/kurum görüşleri ve izinlerinin yenilenmesi için başvuru dahi yapılmadığına dikkat çekilen açıklamada, bunun yerine yeni rapora mahkemece iptal edilen ÇED Raporu eklerinin konulduğu dile getirildi.
Yeni ÇED aporu için dayanak yapılan, Karaburun’da ve Ege’de pek çok RES projesi için Ekosistem Değerlendirme Raporu hazırlayan “bilim insanları”nın da eleştirildiği açıklamada, “bu raporda da, 104 km²’lik alanda flora ve fauna, ekosistem değerlendirilmesini bir aydan az bir sürede kopyala-yapıştır yöntemiyle hazırlayabildiklerini, bu ülkenin zengin biyolojik çeşitliliğin bu tür ‘bilim insanı’ raporlarıyla nasıl yok edilebileceğini görmekten çok büyük kaygı duyuyoruz. Akdeniz Foklarının kalan son üreme/yaşama alanlarından biri olan Karaburun Yarımadasında yapılan bilimsel araştırmaları yok sayarak “Karaburun yarımadası civarında bu türe ait mağaraların ve habitatların olmadığı’nı iddia etme cesaretini göstermiş olmasını şiddetle kınıyoruz” denildi.
Kaynak: Evrensel