Astana’daki Suriye görüşmelerinde Şam yönetimini temsil eden Beşar el-Caferi, Türkiye’nin silahlı grupların 3. tur görüşmelerine katılmasını sağlamadığını ve sürecin ilerlemesini engellediğini savundu
Astana’daki Suriye görüşmelerinde Şam yönetimini temsil eden Beşar el-Caferi, Türkiye’nin silahlı grupların 3. tur görüşmelerine katılmasını sağlamadığını ve sürecin ilerlemesini engellediğini savundu
Kazakistan başkenti Astana’daki Suriye görüşmelerinin 3. turunda Şam yönetimini temsil eden, Suriye’nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Beşar el-Caferi, Türkiye’nin silahlı grupların Astana-3 görüşmelerine katılmasını sağlamadığını ve sürecin ilerlemesini engellediğini savundu.
Astana görüşmelerinde Suriye hükümet delegasyonuna liderlik eden Beşar el-Caferi, Türkiye hakkındaki suçlamalarını yineledi.
Sputnik’in haberine göre, silahlı “muhalifler”in Astana-3 görüşmelerine katılmamasından garantör ülke Türkiye’nin sorumlu olduğunu söyleyen Caferi, gazetecilere şunları ifade etti:
Astana-3 görüşmeleri ve sonuç toplantısının silahlı terörist grupların delegasyonu olmaksızın gerçekleştiğini siz de gördünüz. Garantör ülke olan Türkiye, Astana sürecine engel çıkarmaktadır.
Kazakistan’ın başkenti Astana’da ilk turu 23-24 Ocak, ikinci turu ise 15-16 Şubat’ta düzenlenen Suriye görüşmelerinin 3. turu, 14 Mart’ta BM ve Rusya heyeti arasındaki ikili görüşme ile başladı.
“Muhalefet” heyetinin baş müzakerecisi, İslam Ordusu liderlerinden Muhammed Alluş 3.tur görüşmelerine katılmayacaklarını açıkladı ve “Yaptığımız açıklamayla ve görüşmelere katılmayarak, dünyaya Rusya’nın Suriye’de siyasi çözüm istediğini yalnızca basında gösterdiğini belirtmek istiyoruz. Rusya çözüm istiyorsa, politikasını değiştirmeli” ifadelerini kullandı.
Bunun üzerine Suriye hükümet delegasyonunun başkanı Beşar el-Caferi, “muhalifler”in Astana-3 görüşmelerine katılmamasından garantör ülke Türkiye’nin sorumlu olduğunu söyledi.
Görüşmelerin ilk günü (14 Mart) basına açıklamalarda bulunan Caferi, “Üç garantörden biri, yükümlülüğünü ihlal ettiğinde -Türkiye’yi kastediyorum- bunun anlamı, silahlı grupların katılım sağlamamasının Türkiye’den sorulması gerektiğidir” şeklinde konuştu.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise, silahlı “muhalifler”in Astana görüşmelerinin yeni turuna neden katılmadığını anlamaya çalıştıklarını belirterek, “Dün (13 Mart) Türk Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile konuştum. (Rusya) Savunma Bakanlığı yönetimi de kendi kanalları üzerinden Türkiye’deki muhatapları ve doğrudan silahlı muhaliflerin komutanları ile görüşüyor” diyen Lavrov, “Bir yanlış anlama olduğuna inanmak için sebeplerimiz var” ifadelerini kullandı.
Astana’daki Suriye görüşmelerinde Rus heyetine başkanlık eden Rusya Devlet Başkanlığı Suriye Özel Temsilcisi Aleksandr Lavrentiyev, Astana’daki Suriye görüşmelerinin 3. turu çerçevesinde yapılan görüşmelerin verimli geçtiğini, Rusya’nın Suriye için hazırladığı anayasa komisyonunun kurulmasını öngören tasarıyı Astana’daki görüşmelere katılan tüm taraflara sunduklarını belirtti.
Lavrentiyev, “Maalesef Astana sürecinin başında sunduğumuz anayasa tasarısı Suriye’nin silahlı muhalefeti tarafından incelenmeye alınmadı. Ama buna rağmen biz şimdi anayasa komisyonunun kurulması tasarısını tartışmaya sunduk” diye açıkladı.
Anadolu Ajansı’nda (AA) 15 Mart’ta yer alan ve muhalif kaynaklara dayandırılan haberde, silahlı “muhalifler”den küçük bir grubun Astana’daki 3. tur görüşmelerine katılacağı bildirildi. Haberde ayrıca az sayıda kişiden oluşacak grubun, sahadaki ateşkes durumunu ele alacağı belirtildi.
Kazakistan Dışişleri Bakanlığı Asya ve Afrika Departmanı Genel Müdürü Aydarbek Tumatov, bazı silahlı “muhalifler”in katılımı nedeniyle görüşmelerin 1 gün uzatıldığını söyledi.
Sputnik’e konuşan Kazakistan Dışişleri Bakanlığı Asya ve Afrika Departmanı Genel Müdürü Aydarbek Tumatov, “Yarın, yani 16 Mart’taki görüşmelerde askeri bir yön de olacak, bunun IŞİD, Şam’ın Fethi Cephesi (eski adıyla El Nusra) gibi terör örgütlerinin ve ılımlı muhaliflerin yerlerinin görüşülmesi bakımından önemli olduğunu düşünüyorum” dedi.
Suriye’deki ateşkesin garantörü olan Rusya, Türkiye ve İran’ın, Astana’da mahkumların serbest bırakılmasına yönelik bir belge için görüştüğünü belirten Tumatov, bu yönde bir ilerleme kaydetmenin taraflara bağlı olduğunu ifade etti.
Tumatov “Belge halihazırda garantör ülkeler tarafından inceleniyor. Bu konu garantörlerin gündeminde” dedi.
Sendika.Org