29 Kasım Filistin ile Uluslararası Dayanışma Günü kapsamında, Filistin İçin İsrail’e Boykot Girişimi’nin çağrısıyla Tünel’den Galatasaray Meydanı’na bir yürüyüş düzenlendi
29 Kasım Filistin ile Uluslararası Dayanışma Günü kapsamında, Filistin İçin İsrail’e Boykot Girişimi’nin çağrısıyla Tünel’den Galatasaray Meydanı’na bir yürüyüş düzenlendi
Filistin İçin İsrail’e Boykot Girişimi’nin çağrısıyla, 29 Kasım Filistin ile Uluslararası Dayanışma Günü için Tünel’den Galatasaray Meydanı’na bir yürüyüş gerçekleştirildi. Eylemde, “Filistin direnişi büyüyor! İsrail’e Boykot ve Tecrit Hareketini Yükseltelim!” yazılı pankart ve Türkçe, İngilizce ve Arapça “Direniş, Dayanışma ve İntifada” yazılı dövizler taşınırken, sloganlarla Galatasaray Meydanı’na yüründü.
“Tanklara karşı taş, tanklara karşı taş , direnen Filistin kazanacak”, “Diren Filistin seninleyiz” sloganlarının atıldığı yürüyüş sonunda, Filistin İçin İsrail’e Boykot Girişimi adına Ayşe Düzkan basın açıklaması metnini okudu.
Düzkan, Siyonist, işgalci ve gayrimeşru İsrail devletine karşı Filistin halkının yeni bir direniş döneminin kapısını araladığını ve İsrail ırkçılığına karşı Gazze, Batı Şeria, Kudüs, 48 toprakları ve diasporada, Filistin halkı tek vücut olarak direndiğini belirtti.
Ayrıca Düzkan, Uluslararası Dayanışma Hareketi (ISM) ve İsrail’e Boykot, Yatırımların Geri Çekilmesi ve Yaptırımlar Hareketi (BDS Hareketi)’nin İsrail apartheid rejiminin tecridini arttırmaya devam ettiğine vurgu yaptı.
Gazze’de 530’u çocuk 2200 Filistinli katledildi
İsrail işgal güçlerinin bu yıl içinde bin 500 Filistinliyi tutukladığına ve geçtiğimiz aylarda düzenlediği Gazze saldırılarına dikkat çeken Düzkan, 530’u çocuk 2200 Filistinli’nin katledildiğini, 3300’ü çocuk 11 bin kişinin yaralandığını ve 17 bin evin hasar gördüğünü söyledi.
İşgal güçlerinin “Yahudi ulus devleti” tasarısına dikkat çeken Düzkan şunları söyledi:
Son olarak İsrail’in, apartheid rejiminin derinleştirilmesi ve ırkçılığın meşrulaştırılması anlamına gelen “Yahudi ulus devleti” tasarısı ve yeni yasaları hayata geçirmeye çalışıyor ve böylece, 1948 yılında işgal edilen toprakta zorunlu İsrail vatandaşı olarak yaşayan Filistinlileri yani “48 Arapları”nı hedef alan en ağır ırk ayrımı kanunları hazırlıyor.
İşgalciden “Yahudi-Müslümanlar çatışması” propagandası
Düzkan işgalci İsrail devletinin, Filistin halkına karşı saldırganlığını meşrulaştırmak ve Filistin davasının gerçeklerini gizlemek amacıyla “Yahudi-Müslümanlar çatışması” propagandasını yaydığını belirtti. Düzkan, Filistin halkının mücadelesinin bir din savaşı olmadığını ve dünya üzerindeki tüm ezilen halkların özgürlük mücadelesinin bir parçası olduğunu söyledi.
Düzkan, “Aynı zamanda emperyalizmle işbirliği içindeki İslami hareketler ivme kazandıkları bu dönemde, söylemleriyle siyonizmin propagandasına işbirliği içindeki İslami hareketler ivme kazandırdıkları bu dönemde, söylemleriyle siyonizme güç veren farklı bir taraf olmuştur” şeklinde konuştu.
Filistin Halk Kurtuluş Cephesi’nin Filistin davasının büyük bir tarihsel bir savaşa hazırlandığını söyleyen Düzkan, Türkiye halklarının Filistin’le enternasyonal dayanışmasının da tarihsel önemde olduğuna vurgu yaptı. Türkiye halklarını, 2015 yılında Filistin davasını büyütmeye çağıran Düzkan şöyle konuştu:
Kendi yurduna dönüş hakkı için Türkiye’de mücadeleyi sürdüren Filistin diasporasını desteklemeye, Türkiye ve İsrail arasında derinleşen ilişkilerin kesilmesi için mücadele eden BDS Türkiye hareketini yükseltmeye, Filistin direnişi ve mücadelesini destekleyecek ilkeli bir dayanışma hareketini inşa etmeye çağırıyoruz. Nehirden denize özgür Filistin için mücadeleyi büyütelim.
Sendika.Org