Türkiye (Büyük) Sağlıkçılar Meclisi 5 Ocak’ta Ankara’da buluşuyor. Türkiye’nin bir çok ilinden sağlık çalışanlarının bir araya geleceği toplantıda kamu hastane birliklerine karşı mücadele programı tartışılacak Türkiye ( Büyük) Sağlıkçılar Meclis’nin yayımladığı bildiri şöyle: İşimize, iş güvencemize sahip çıkıyoruz. Kamu Hastane Birliklerine karşı oluşturulacak mücadele programını birlikte tartışıyoruz. Hükümet, 663 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin Anayasa Mahkemesi’nde […]
Türkiye (Büyük) Sağlıkçılar Meclisi 5 Ocak’ta Ankara’da buluşuyor. Türkiye’nin bir çok ilinden sağlık çalışanlarının bir araya geleceği toplantıda kamu hastane birliklerine karşı mücadele programı tartışılacak
Türkiye ( Büyük) Sağlıkçılar Meclis’nin yayımladığı bildiri şöyle:
İşimize, iş güvencemize sahip çıkıyoruz. Kamu Hastane Birliklerine karşı oluşturulacak mücadele programını birlikte tartışıyoruz.
Hükümet, 663 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin Anayasa Mahkemesi’nde görüşülmesini beklemeden bile Kamu Hastane Birlikleri’ni oluşturdu.
Artık her Kamu Hsatane Birliği (KHB) bir holding, her devlet hastanesi bir şirket hastanesi oldu.
Bundan böyle hastaneleri, kendileri kamu çalışanı olmayan profesyonel yöneteciler,
CEO ‘lar yönetcek (KHB Genel Sekreteri: KHB CEO’su… Hastane Yönetici: Hastane CEO’su).
KHB’lerin bütçe ve yatırım tekliflerini hazırlamaktan personel hareketlerini gerçekleştirmeye kadar her şey bu “Özel Yetkili CEO’ların vereceği kararlara bağlı. Birlik hastaneleri arasında geçici görevlendirme yetkisi olan CEO’lar gelir gelmez sürgünlere başladılar bile.
Performans karnelerini yüksek tutmak için daha şimdiden; meslek-görev dışı çalıştırma, mesai saatlerinin uzatılması, vardiya sistemine geçişler, daha çok hasta yatırmak için dinlenme odalarının gasp edilip hasta odası yapılması hemen her hastanede başladı bile.
Kısacası kaderimiz CEO’ların iki dudağı arasında. Sözleşmeli olarak çalışacak CEO’ların kaderi de Sağlık Bakanın’nın iki dudağı arasında. Siyasi iktidarla birlikte gelip siyasi iktidarla gidecekler.
Dahası…
Her altı ayda bir denetlenip karneleri verilecek. Eğer, Bakanlığın koyduğu performans kriterlerini yerine getirmez, hastaneleri karlı hale geçirmezlerse kovulacaklar (Üstelik bütün kadroları da kovulacak).
Bu süper yetkili CEO’ların mevkilerini, makamlarını, alacakları astronomik maaşları koruyabilmeleri için neler yapacakları şimdiden belli:
İster devlet memuru olalım, ister sözleşmeli, isterse taşeron işçisi…
Artık hiç birimiz güvende değiliz!
İşimize, iş güvencemize, hastanelerimize sahip çıkmak için bir araya gelmemiz, birleşmemiz, örgütlenmemiz, mücadele etmemiz gerekiyor…
Hekimler, hemşireler, diş hekimleri, eczacılar, ebeler, labrantlar, radyoloji teknisyenleri, hasta bakıcılar, taşeron işçiler…
Bütün sağlık çalışanları;
5 Ocak 2013 Cumartesi günü Ankara’ da Türkiye (Büyük Sağlıkçılar Meclisi’nde buluşuyor…
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İbn-i Sina Hastanesi Hasan Ali Yücel Salonu / saat:10.00
Kaynak: HekiMedya