ANF ve Yeni Özgür Politika gazetesi muhabiri Ali Barış Kurt, Ankara’da yargılandığı ve üç ayrı maddeden açılan davadan beraat etti Genelkurmay Başkanlığı, gazeteci Ali Barış Kurt hakkında suç duyurusunda bulunmuş ve yargılanmasını istemişti. Ankara Savcılığı’nın istemiyle Kurt aleyhinde açılan dava, bugün sonuçlandı. Ankara 17. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen ve TCK’nın 318, 215 ve 216. maddelerinden […]
ANF ve Yeni Özgür Politika gazetesi muhabiri Ali Barış Kurt, Ankara’da yargılandığı ve üç ayrı maddeden açılan davadan beraat etti
Genelkurmay Başkanlığı, gazeteci Ali Barış Kurt hakkında suç duyurusunda bulunmuş ve yargılanmasını istemişti. Ankara Savcılığı’nın istemiyle Kurt aleyhinde açılan dava, bugün sonuçlandı.
Ankara 17. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen ve TCK’nın 318, 215 ve 216. maddelerinden yargılanan gazeteci Kurt, beraat etti. Kurt’un katılmadığı duruşmada, Kurt’un avukatı Senem Doğanoğlu hazır bulundu. Kararını açıklayan mahkeme, Kurt’un beraatına karar verdi.
Haber ve yazılarında vicdani reddi savunduğu, güvenlik güçlerince katledilen Uğur Kaymaz’ı övücü ve katillerini suçlayıcı ifadeler kullandığı, PKK’nin ateşkes sürecinde Türk ordusunun operasyon yapmasını eleştirdiği gibi sebeplerle gazeteci Ali Barış Kurt hakkında, “Suçu ve suçluyu övme”, “Halkı askerlikten soğutmak” ve “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek” suçlamalarıyla dava açılmıştı. İlk duruşması 10 Mart’ta görülen dava, daha sonra 27 Mayıs’a, son olarak da 7 Temmuz’a ertelenmişti. Bugünkü duruşmada hakim, Genelkurmaylık ve Ankara Savcılığı ile ters düşerek; suçlamaların yersiz olduğuna kanaat getirdi ve Kurt’un beraatına karar verdi.
Zoraki hazırlanmış iddianame
Duruşmaya katılmayan Ali Barış Kurt ise iddianamenin zoraki hazırlandığına işaret ederek, “Ateşkesi savunmak ile ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek’ arasında bağ kurmak için, gerçekten de biraz zorlanmak lazım. Ya da henüz ilköğretim çağındaki kardeşimiz Uğur Kaymaz anısına birkaç cümle yazmak ve katledenleri suçlamak konusunda hangi maddeden dava açıldığını dahi anlayamadık. Vicdani ret hakkını tanımamaksa, Türkiye’nin hala insanları zorla savaştırmaya meraklı olmasından kaynaklanıyor” dedi. Kurt, tutuklu gazetecilerle dayanışmanın güçlendirilmesini isteyerek, “Tutuklu meslektaşlarımız özgürleşinceye dek, biz de kalemlerimizi hiç olmadığı kadar özgür bırakmalıyız” diye konuştu.
Yeni Özgür Politika