Kağıthane Kültür Merkezi’nde dün düzenlenen AKP Kağıthane İlçe Kadın Kolları 2. Olağan Kongresi’ne katılan Başbakan Erdoğan’ın konuşması geçmiş dönemde yaptıkları yatırımları anlattığı sırada türbanlı bir kadın tarafından kesildi. Konuşmasından kentsel dönüşüm Türkiye genelindeki binlerce mağdurundan biri olduğu anlaşılan kadın “Biz mağduruz, belediye evlerimizi yıkıyor” dedi. Program dışı gelişmelerde ezberi bozulup sinirlenmesiyle ünlü Başbakan Erdoğan tepkisini […]
Kağıthane Kültür Merkezi’nde dün düzenlenen AKP Kağıthane İlçe Kadın Kolları 2. Olağan Kongresi’ne katılan Başbakan Erdoğan’ın konuşması geçmiş dönemde yaptıkları yatırımları anlattığı sırada türbanlı bir kadın tarafından kesildi. Konuşmasından kentsel dönüşüm Türkiye genelindeki binlerce mağdurundan biri olduğu anlaşılan kadın “Biz mağduruz, belediye evlerimizi yıkıyor” dedi.
Program dışı gelişmelerde ezberi bozulup sinirlenmesiyle ünlü Başbakan Erdoğan tepkisini dile getiren kadına “Kardeşim bireysel konuşma. Biz burada geneli konuşuyoruz. Gelmişsin, devlet arazisini işgal edip, orada oturuyorsun. Sonra ‘Burası benim malım’ deyip, damın üstüne çıkıp polise kiremit sallarsınız. Yok öyle bir şey. Biri bileziğini satıyor, eşyasını satıyor, bedel ödüyor. Sen ödemeyeceksin yok öyle” diye çıkıştı.
İçerisinde bulunduğu mağduriyeti partisinin genel başkanına anlatmak isteyen kadına Erdoğan’ın verdiği tepki AKP’nin bu süreçte yaşayacağı çıkmaza işaret ediyor.
Beklentiler büyük
AKP 22 Temmuz seçimlerinde kendisini yeniden iktidara getiren yüzde 47’lik kesimde çok büyük beklentiler yaratmıştı. Bu beklentilerin çok büyük bir bölümünü karşılanamayacağını, AKP ikinci döneminin daha ilk aylarından itibaren hissettirmeye başladı.
Zamlar, emeği baskılayan politikalar ve kamusal hizmetler alanının piyasalaştırılması politikasıyla halka sunulan acı reçeteye tepkiler birikiyor. Zam furyasının yarattığı huzursuzluk ve tepkiler bunun başlangıcı. Sermayenin programını harfiyen uygulayan AKP’nin halkta ortaya çıkabilecek tepkiyi dilencileştirme politikalarıyla absorbe etme politikasının durumu idare etme kabiliyeti de zayıflıyor.
Kamusal alanın tasfiyesi derinleştikçe, emekçiler daha güvencesiz koşullarda daha düşük ücretlerle çalışmaya ittirildikçe, zamlar vatandaşın bütçe hesaplarını iyice çıkmaza soktukça AKP ve Tayyip Erdoğan’ın benzer tepkilerle karşılaşma ihtimali artıyor.
Sendika.Org