İstanbul 9. İdare Mahkemesi, Sulukule ile ilgili kentsel dönüşüm kararına onay veren Koruma Kurulu ve Fatih Belediyesi Meclis kararını 12 yıl sonra iptal etti
İstanbul’da yüzlerce yıllık bir tarihe sahip olan ve dünyanın en eski Roman yerleşimlerinden biri sayılan Sulukule, 2006 yılında başlayan kentsel dönüşüm sürecinde tamamen yıkıldı. Bu yıkım sürecinde açılan onlarca davadan biri Ağustos 2019’da sonuçlandı ve yenileme projesine ikinci kez iptal kararı verildi.
Sulukule Roman Kültürünü Geliştirme ve Dayanışma Derneği ile uzun yıllardır mahallede yaşayan ve tapuları atalarından miras kalmış olan üç Roman vatandaşın açtığı dava sonucu İstanbul 9. İdare mahkemesi, Koruma Kurulu kararını, aynı zamanda bu kararın uygulanmasına onay veren Fatih Belediyesi meclis kararını iptal etti. Ancak aradan geçen 12 yıl sonunda davaya konu olan evlerden artık hiçbir iz yoktu.
Ancak, mahkeme projeyi kamu yararına uygun değil gerekçesiyle iptal etse de, davacılardan iki mahalle sakinine belediyeye karşı dava açma hakkını tanımıyor. Gerekçe de, artık mülklerini kaybetmiş olmaları. Yani, sürecin başında mülk sahibi olan bu kişiler, yenileme projesi nedeniyle hukuka aykırı bir biçimde mülkleri zorla ellerinden alınmak suretiyle mülksüzleştirildikleri halde, karara göre artık mülk yani hak sahibi sayılmıyorlar. Dolayısıyla da, yenileme projesinin hukuksuz olduğu tescillenmesine rağmen haklarını aramak ve başlarına gelen felaketin hesabını sormak için “ehliyet” sahibi değiller!
Sulukule Platformu’nun kararla ilgili açıklamada “Mahkeme gerekçesinde, projenin 5366 sayılı yasaya, kamu yararına uygun olmamasını ve ortada bir ‘koruma’ bulunmamasını gösterdi” ifadelerine yer verildi.
konuyla ilgili Sendika.Org’a konuşan Sulukule Platformu’nda Araştırmacı Cihan Uzunçarşılı Baysal mahkemenin kararıyla ilgili şunları söyledi:
Geç gelen adalet, adalet değildir. Zaten ilk kararda 2012’de gelmişti. Sonra hep yaptıkları numara ile hukukun etrafından dolaştılar ve yeni bir projeyle yeniden başladılar . Bu olaylar 2006 yılında oldu. Aradan geçen onca zamanda mahallelilerden ölenler oldu, o dönem çocuk olup şimdi evlenenler oldu. İnsanların hayatları değiştirildi. Şimdi adil bir karar verildi gibi görünüyor ama sonuç bir şeyi değiştirmiyor.
Madem mahkeme projeyi hukuksuz buldu, o projeyle yapılan yapıların yıkılması, konut hakkı kapsamında sahiplerine teslim edilmesi gerekli. Mahkeme iptal kararı verdi ama dava açan üç vatandaşa mülkleri üzerinde ehliyet hakkı tanımıyor. Bu kararda insan hakları ve konut hakları mekanizmalarına göre aykırı bir süreç var. Burada bir tazminat hakkı doğuyor. Ama bırakın tazminatı mahkeme mağdurların dava açma ehliyetlerini kabul etmiyor.
Daha önce BM İnsan Hakları Komitesi’nin 2012 tarihli Bulgaristan kararında da, mülkiyet hakkına ve konut hakkına atıfta bulunduğu ve mağdurlar lehine kararları var. Bu kararda “Bir mekanla tarihi, duygusal ve uzun süreli sosyal bağların varlığı halinde, mülkiyet hakkından bağımsız olarak, yıkılan bir taşınmaz yuva kabul edilmekte ve yıkımı insan hakkı ihlali olarak görülmektedir” der. Kaldı ki konut hakkından bağımsız olarak Sulukule’de mülkiyet hakkı da var. Karar temyiz edilecek. Bundan sürecin takipçisi olacağız.
Bin yıllık Roman Mahallesi ve UNESCO koruması altında olan Sulukule, Fatih Belediyesi’nin 5366 sayılı Yenileme Yasasının “en iyi ve ilk örneği olacağı” iddiasıyla, 2006 yılında yıkılmaya başlanmıştı. Yenileme Kurulunun 02.11.2007 tarih 20 sayılı kararı ile onaylanan bu projede, yaklaşık beş bin kişinin yaşadığı mahalle boş bir arsaymış gibi ele alınmış; mahalle sakinleri ya korkutularak mülksüzleştirilmiş ya da evlerinden zorla tahliye edilmişti. Yaşamları, kültürleri, toplumsal bağları hiçe sayıldı. Proje, UNESCO karar ve koruma kararları dikkate alınmadan hazırlandı ve uygulandı. Mahalle sakinleri, gönüllü uzmanlar ve sivil toplum desteğiyle hazırlanan alternatif proje de görmezden gelindi.
Yenileme projesi ilk kez, 26 Nisan 2012 tarihinde İstanbul 4. İdare Mahkemesi tarafından kamu yararı olmadığı gerekçesiyle iptal edildi. Geç gelen bu ilk karar çıkana kadar artık Sulukule’nin yerle bir edilmişti.
Fatih Belediyesi bu kararı aşmak ve inşaata devam edebilmek için ilkinden hiçbir farkı olmayan yeni bir proje hazırladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul II No’ lu Yenileme Alanları Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 25.07.2012 tarih 51 sayılı kararı ile bu proje de hızla onaylandı.
Mahallenin hukuk mücadelesi devam etti ve ikinci projenin de iptali için dava açıldı. Son karar, ilkinden de geç bir şekilde, tam 12 yıl sonra, geçtiğimiz günlerde geldi. Geç geldiği kadar eksik gelen bu son karara karşı, hak aramak için “ehliyet”siz sayılan sakinler temyiz yoluna gittiler. Sulukule’nin uzun ve zorlu hukuk mücadelesi devam ediyor.
Sendika.Org