Hastanemi Kapatma Ankara Platformu, şehir hastanelerine taşınma işlemleri bugün başlayan Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin önündeydi. Polis, platformun yapmak istediği basın açıklamasını engellemeye çalıştı
Hastanemi Kapatma Ankara Platformu, şehir hastanelerine taşınma işlemleri bugün başlayan Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin önündeydi. Polis, platformun yapmak istediği basın açıklamasını engellemeye çalıştı
Hastanemi Kapatma Ankara Platformu’nun, AKP’nin “prestij proje” ve “5 yıldızlı otel gibi” diyerek sunmaya çalıştığı şehir hastanelerine karşı yürüttüğü mücadele devam ediyor. Platform, bugün kapatılarak şehir hastanelerine taşınacak olan Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi önündeydi. Açıklamaya Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Ankara Şubesi, Ankara Tabip Odası (ATO), Tüketici Hakları Derneği, TMMOB İl Koordinayson Kurulu, CHP Çankaya ve Altındağ ilçe örgütleri ve CHP Milletvekili Gamze Taşçıer ile Servet Ünsal katıldı.
Platformun geçtiğimiz aylarda Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yapmak istediği basın açıklamasını engelleyen ve saldıran polis, aynı tavrını burada da sürdürdü. Herhangi bir basın açıklaması yaptırmayacağını söyleyen polis ile platform üyeleri arasında uzun süre tartışma yaşandı. Tartışmanın sonunda Taşçıer’in de arasında bulunduğu dört kişilik grup basın açıklaması yaptı.
Açıklamayı Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Candan Karakuş yaptı. Karakuş, şehir hastanelerinin tüketicilerin uluslararası anayasası niteliğindeki Evrensel Tüketici Hakları’nda yer alan sağlıklı bir çevrede yaşama hakkına aykırı olduğuna dikkat çekti. Karakuş, şehir hastanelerinin sağlık bütçesinde bir karadelik oluşturacağını belirterek “Bugünden başlayarak Atatürk Hastanesi taşınacak ve önümüzdeki haftalarda Numune ve Yüksek İhtisas Hastanesi’ne sıra gelecektir” dedi. Karakuş, şehir hastanelerinde yönetimsel krizler yaşanacağına dikkat çekerek “Ulaşım ve hizmet açısından sorunlar vardır ve uyarılarımıza kulak verilmemiştir. Sivil toplum örgütlerinin ve meslek örgütlerinin düşünceleri dahi sorulmamıştır. Bu nedenle şehir hastanelerinden vazgeçin ve hastanelerimizi kapatmayın diyoruz” dedi.
Karakuş’un ardından söz alan Taşçıer, kamu güvenliğini tehdit etmeyen bir biçimde önceden haber vermeksizin basın açıklaması yapmanın anayasal bir özgürlük olduğuna dikkat çekerek polisin engelleme girişimlerine karşı tepkisini dile getirdi. Taşçıer, “Bu ülkede yılbaşı gecesi Taksim Meydanı’nda, bu ülkenin can damarı olan bir yerde Suriye rejimine karşı Özgür Suriye Ordusu’nun eylemi görmezden gelen güvenlik güçlerimiz anayasal haklarını kullanmak için, tamamen vatandaşın menfaatine bir basın açıklaması yapmak için polis engeliyle karşı karşıya geldiler” dedi. Taşçıer, bu durumun Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğuna ilişkin olumsuz bir gösterge olduğunun altını çizdi.
Taşçıer, kapatılan hastanelerin altyapısında eksikler bulunan şehir hastanelerine taşınacağına, bunun bir seçim propagandası olarak kullanılacağını belirterek şunları söyledi:
Peki biz aynısını hangi zamanda görmüştük? Yüksek Hızlı Tren’in (YHT) açılışında. YHT’yi de seçime yetişsin diye alelacele açtılar, onlarca canımızı kaybederek bunun bedelini hep birlikte ödedik. Yine bahsedilen bir AnkaPark var. Oyuncakların güvenlik sertifikasının olmadığı iddiası ortadayken yine seçim öncesinde bu AnkaPark’ın açılacağı iddiasıyla endişe içindeyiz. Aynısını bugün şehir hastanelerinde yaşıyoruz. Biz yapılana karşı değiliz. Ancak dünyada çok açık bir gerçeklik var. 300’den fazla yatak sayısı olan hastaneler kullanılabilir değil.
Taşçıer, İngiltere ve Kanada’da şehir hastanelerinin kapatıldığını anımsattı. Taşınma işlemleri nedeniyle insanların randevu alamadığını, işçilerin belirsizliğe mahkum edildiğini kaydetti.
Sendika.Org/ Ankara