AKPM’nin Türkiye’nin erken seçimi ertelemesi yönündeki açıklamasının üzerine Başbakan Binali Yıldırım “Onlar kendi işine baksın” derken, Avrupa Birliği Bakanı Ömer Çelik ise “haddini aşmak” yorumunda bulundu
AKPM’nin Türkiye’nin erken seçimi ertelemesi yönündeki açıklamasının üzerine Başbakan Binali Yıldırım “Onlar kendi işine baksın” derken, Avrupa Birliği Bakanı Ömer Çelik ise “haddini aşmak” yorumunda bulundu
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin erken seçimi “tek çare” olarak göstermesinin ardından Tayyip Erdoğan’ın “baskın seçim” kararı günlerdir Türkiye’nin gündeminin baş sıralarında yer alıyor.
Yapılacak olan seçimle ilgili olarak Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) Denetim Komisyonu, seçim kanunlarının seçim kararından yalnızca bir ay önce değiştirilmiş olması ve OHAL’in hâlâ devam ediyor olması nedeniyle “seçimlerin demokratik bir ortamda düzenlenemeyeceğini” kaydetti.
AVRUPA KONSEYİ PARLAMENTER MECLİSİ: SEÇİMLERİ ERTELEYİN!
AKPM’nin açıklamasının ardından Başbakan Binali Yıldırım “AKPM kendi işine baksın, seçimi onlar değil Türkiye yapacak” diye karşılık verdi. Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ ise AKPM’nin çağrısının kabul edilemez olduğunu belirterek, “Bu çağrı, Türkiye’nin içişlerine ve seçimlerine açık müdahaledir” dedi. Cumhuriyet’te yer alan habere göre Bozdağ şunları söyledi:
Fransa OHAL’de seçim yaptığında AB kriterleri, seçim güvenliği akıllarına gelmeyen, Fransa’ya seçimi erteleme çağrısı yapmayan AKPM’nin konu Türkiye olunca AB kriterleri, OHAL ve seçim güvenliğini hatırlayıp Türkiye’ye seçimi erteleme çağrısı yapması, manidardır, çifte standarttır.
Avrupa Birliği Bakanı Ömer Çelik ise Twitter’da yaptığı paylaşımlarla AKPM’nin seçim sonuçlarını belirlemeye çalıştığını ve “haddini aştığını” söyledi. Çelik’in tweetleri şöyle:
AKPM Denetim Komisyonu, Türkiye’de mevcut koşullarda “gerçek anlamda demokratik seçimler düzenlenemeyeceği” ve seçimlerin “meşruluğunun sorgulanacağı” mesajı vermiş. Ve seçimlerin ertelenmesi tavsiyesinde bulunmuş.
“Haddini aşmak” nedir diye sorulsa, rahatlıkla karşısına bu karar yazılabilir. Denetim Komisyonu haddini her bakımdan aşmış, tamamen siyasi bir karar almış.
Türkiye’nin demokratik seçim yapma kapasitesine ve halkımızın iradesine kimse laf söyleyemez. Halkımızın sandıkta ortaya koyacağı irade, ne öncesinde siyasi saiklerle, ne de sonrasında peşin hükümle sorgulanabilir.
Denetim Komisyonu işine baksın. Siyasi kara propagandaların esiri olmasın. Saygınlığını korusun. Halk iradesine ipotek koyma çabalarıyla saygınlık aynı yerde olmaz.
“Seçim yaparsanız, meşruluğunu sorgularız” o yüzden “seçimleri erteleyin” demek, seçim sonuçlarını tayin etmeye çalışmaktır. Haddini aşmak budur.
Türkiye’nin ne zaman seçim yapacağına nasıl karar vereceği bellidir. Halkımızın iradesi ve bu iradeyi temsil eden kurumlar dışında kimsenin buna karışma hakkı yoktur. “Seçimi erteleyin” demek, haddini aşmaktır.
Sendika.Org