Gerçek enflasyon oranlarının resmi açıklamalardan daha yüksek olduğunu tespit eden BİSAM, asgari ücretteki kaybın yüzde 3,5 oranında olduğunu ve alım gücünün düştüğünü kaydetti
Enflasyon verileri üzerinde yaptığı incelemede gerçek oranların resmi açıklamalardan daha yüksek olduğunu tespit eden BİSAM, TÜİK verilerine göre dahi asgari ücretteki kaybın yüzde 3,5 oranında olduğunu ve alım gücünün düştüğünü kaydetti, kayıpların karşılanması gerektiğini ifade etti
Birleşik Metal-İş Sendikası Sınıf Araştırmaları Merkezi (BİSAM), Enflasyon ve Hayat Pahalılığı Nisan 2017 Dönem Raporu’nu açıkladı. Rapor, TÜİK’in enflasyon verilerinin işçinin gündelik yaşamdaki karşılığına ve onun asgari ücrette yarattığı erimeye ilişkin çarpıcı veriler içerdi.
Raporda ilk olarak Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan yüzde 11,87’lik enflasyon oranının kendi hesabına çalışanlar için yüzde 12,68, düzenli ücretlilerde ise yüzde 11,96 oranına karşılık geldiğine dikkat çekildi. Aylık enflasyonun en çok etkilediği kesim yüzde 1,36 ile ücretsiz aile işçileri oldu.
Enflasyonun toplumun her kesimine, yaptıkları harcamalarına göre farklı oranlarda yansıdığının altı çizilen raporda şöyle denildi:
Örneğin gıda fiyatlarındaki artış dar gelirliyi daha fazla etkiliyor. Nitekim farklı gelir gruplarına ve statüye sahip olan kesimler, fiyat atışlarını farklı düzeylerde hissediyor. Tüm gelir grupları için tek bir tüketici fiyat endeksi açıklanıyor. Bunun bir sonucu olarak yaşadığımız enflasyon resmi enflasyon ile uyumsuzluk gösteriyor.
Rapor, bu tespitine dayanak olarak ise şu verileri sundu:
Gerçek enflasyon oranlarının asgari ücretteki karşılığı ise “erime” oldu. Asgari ücretin geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 7,9 oranında arttığı belirtilen raporda, enflasyonun yüzde 11,87 oranında artmasıyla alım gücünün bir yılda yüzde 3,5 oranında değer kaybettiğinin altı çizildi. Kayıp oranları bazı kalemlerde şöyle gerçekleşti:
Enflasyondaki hareketlerin doğrudan doğruya alım gücüne etki ettiği vurgulanan raporda şöyle denildi:
Kişinin kendi yaptığı harcama kalemlerindeki fiyat artışları (enflasyonu) ile resmi tüketici fiyat endeksi arasındaki fark istatistiklere yansımayan bir yoksulluğa neden oluyor. Aynı zamanda sepete her yıl müdahaleye olanak tanıyan yöntem, sonuçların güvenilirliği açısından soru işaretlerine neden olmaktadır. Dar gelirli için ağırlığı son derece önemli olan kira ve gıdanın, sepetteki ağırlığının sistematik olarak azalması enflasyon verileri üzerinden yaşanan tartışmaları artırmaktadır.
BİSAM, raporunun sonunda ise enflasyon oranları karşısında yaşanan kayıpların karşılanması gerektiğini söyledi:
Sendika.Org