İsviçre’nin Cenevre kentinde Birleşmiş Milletler (BM) gözetiminde 4. turu düzenlenen Suriye konulu görüşmeler ikili toplantılarla başladı
İsviçre’nin Cenevre kentinde Birleşmiş Milletler (BM) gözetiminde 4. turu düzenlenen Suriye konulu görüşmeler ikili toplantılarla başladı
İsviçre’nin Cenevre kentinde BM gözetiminde 4. turu düzenlenen Suriye konulu görüşmeler, dün (23 Şubat) ikili toplantılarla başladı.
BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura, Suriye hükümeti ve “muhalefet” heyetiyle BM binasında ayrı ayrı bir araya geldi.
Gün boyunca heyetlerle ayrı ayrı görüşmeler yürüten De Mistura, barış müzakerelerinin prosedürünü belirlemek üzere ikili görüşmelerin cuma günü de devam edeceğini, mevcut görüşme turu için bir çalışma planı oluşturulacağını açıkladı.
Mistura önce, Suriye’nin BM Daimi Temsilcisi Beşşar el-Caferi başkanlığındaki heyetle görüştü. Yaklaşık yarım saat süren görüşmenin ardından Mistura, “muhalefet” heyetiyle bir araya geldi.
De Mistura, görüşmeler öncesinde yaptığı açıklamada Cenevre’den yüksek beklentiler içine girilmemesi uyarısında bulunarak, görüşmelerde bir dönüm noktasına ulaşılmasının kolay olmayacağı mesajını vermişti.
Görüşmeye “muhalifler” adına heyet başkanı Nasır Hariri, Yüksek Müzakere Komitesi Başkan Yardımcısı Yahya Kadamani ve başmüzakereci Muhammed Sabra katıldı.
BM’deki açılış oturumuna, Suriye hükümeti ve “muhalefet” heyetlerinin yanı sıra, Rusya, Türkiye, İran ve ABD’nin de içinde olduğu Uluslararası Destek Grubu üyelerinin temsilcilerinin katıldı.
Görüşmelerde Türkiye’yi temsilen Dışişleri Bakanlığı Ortadoğu’dan sorumlu Müsteşar Yardımcısı Sedat Önal ve beraberindeki heyet yer alıyor. ABD’yi Suriye Özel Temsilcisi Michael Ratney, Rusya’yı BM Cenevre Daimi Temsilcisi Aleksey Borodavkin temsil ediyor.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Ortadoğu ve Kuzey Afrika Direktörü Sergey Vershinin’in de Cenevre’ye gelmesi bekleniyor.
AFP’ye konuşan dış güdümlü Yüksek Müzakere Komitesi sözcüsü Salim Meslet, hükümet temsilcileriyle doğrudan görüşmeler yapmak istediklerini ifade etti.
Meslet, bunun hem zaman kazandıracağını hem de görüşmelerin ciddiyetinin kanıtı olacağını kaydetti.
Cenevre’de geçen yıl yapılan görüşmelerde, taraflar doğrudan görüşmeler yapmamış, Mistura hükümet ve “muhalefet” temsilcileri arasında mekik dokumuştu.
Cenevre-4’ün resmi açılışında konuşan BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura, taraflara yaptığı çağrıda, Suriye’de 6 yıldır süren çatışmaları barışçıl bir şekilde sonlandırma fırsatının ellerinde olduğunu ifade etti:
Kanlı bir çatışmaya son verme fırsatına ve sorumluluğuna sahipsiniz; gelecek Suriyeli nesilleri kanlı ve acı bir savaşa mahkum etmemeye yönelik, tarihi bir sorumluluk.
Çağrısını Suriye hükümeti ile “muhalefet” heyetlerinin önünde yapan De Mistura, “Suriye halkı çaresizce bu savaşın bitmesini istiyor. Zor bir göreve sahibiz. Kolay olmayacaktır. Taraflar, yine başarısız olursak neler olacağını biliyor: Daha çok ölüm, daha çok acı” ifadelerini kullandı.
Rusya’nın BM Cenevre Ofisi Daimi Temsilcisi Aleksey Borodavkin, Suriye krizine çözüm aranan Cenevre-4 görüşmeleri için gittiği Cenevre’de açıklamalarda bulundu.
Sputnik’in haberine göre, Borodavkin, görüşmelere katılan Riyad merkezli Suriyeli “muhalif” grubun, Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad’ın derhal istifa etmesine yönelik talebi için “Saçma taleplerde bulunan muhalefetin tutumu, hükümetin yapıcı tutumuyla çelişiyor” yorumunu yaptı.
Borodavkin, Suriye “muhalefeti”nden Astana ve Hmeymim gruplarının Cenevre’ye davet edilmemesinden üzüntü duyduklarını da dile getirdi.
Rus diplomat şöyle konuştu:
Biz her zaman, Suriye muhalefetini gerçek anlamda temsil eden tüm siyasi güçlerin muhalefet heyetine dahil edilmesinden yana olduk. Ancak Astana ve Hmeymim grubu Cenevre’ye davet edilmedi ve bundan üzüntü duyuyoruz. Bu durumun zamanla düzeltilmesini umuyoruz. Zira muhalefetin geniş katılım sağlaması, görüşmelerin başarısı açısından çok önemli.
Öte yandan Borodavkin, Rusya’nın Kürtlerin Cenevre’deki görüşmelere katılması konusundaki ısrarını sürdürdüğünü ifade etti.
Borodovkin, “Suriyeli Kürtler, büyük bir azınlık, önemli bir siyasi ve askeri güç. En nihayetinde Kürtler Suriye vatandaşı ve ülkelerinin kaderinin belirlenmesinde pay sahibi olmaya hakları var” diye konuştu.
Sendika.Org