Proje okulları velileri, öğretmenlerinin sürgün edilmesine karşı eylemdeydi. Dertlerini anlatmak istediklerini ve karşılarına polislerin, TOMA’ların çıktığını belirten veliler, “Mücadelemize kararlılıkla devam edeceğiz” dedi
Proje okulları velileri, OHAL bahanesiyle öğretmenlerinin sürgün edilmesine karşı eylemdeydi. Dertlerini anlatmak istediklerini ve karşılarına silahlı polislerin, TOMA’ların çıktığını belirten veliler, mücadelemize kararlılıkla devam edeceğiz
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından “proje okul” kapsamına alınan 155 okulda 8 yılını tamamlayan öğretmenlerin başka okullara sürgün edilmesine karşı öğrencilerin ve velilerin tepkisi devam ediyor. Proje okullarına karşı İstanbul Avni Akyol Güzel Sanatlar ve Spor Lisesi önünde bir araya gelen veliler 18 Ekim’de basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya CHP Milletvekili Barış Yarkadaş da katıldı.
Açıklamayı yapan Avni Akyol Güzel Sanatlar ve Spor Lisesi velilerinden Orkide Kuleli, Türkiye’deki 155 okulun 2014 çıkarılan kararname ile proje okul kapsamına alındığını ve çeşitli kanuni sebeplerden dolayı uygulanamadığını belirterek, “Bu proje okullarındaki 8 yılını doldurmuş olan öğretmenlerin tayin edilmesi olayı, bir KHK ile bir anda uygulanabilir hale geldi” dedi.
“Öğretmenlerin okullarımızdan sürülmesine karşıyız”
Seslerini duyurmak için birçok yolu denediklerini, karşılarına silahlı polislerin, TOMA’ların çıktığını belirten Kuleli şunları söyledi:
Proje okulları kapsamında yapılan bu hukuksuz, adeta yangından mal kaçırır gibi bu değerli kurumlara yıllarını vermiş, o kurumu o kurum yapan, o okulu bugünkü değeri yapan öğretmenlerin tayin edilmesine ya da okullarımızdan adeta sürülmesine karşıyız. Bunu basın açıklamalarımızla, dilekçelerimizle, telefonlarla, tweetlerle anlatmaya çalıştık. Yetkili makamlardan çıt çıkmadı. Niçin dedik, cevap alamadık. Bizim çocuklarımız bu okullara bu okulları okul yapan öğretmenleri yüzünden geldiler, binası-boyası yüzünden değil, lütfen yapmayın dedik. Yine hiçbir cevap alamadık. İnsan yerine konmak istedik, konmadık. İşte bugün bu yüzden buradayız; sesimizi duyurmak, derdimizi anlatabilmek, çocuklarımızın geleceği ile ilgili bize sorulmadan verilen karara karşı kendi fikrimizi beyan etmek için.
Fakat gördük ki biz sesimizi duyar mısın dedikçe, kimse cevap vermiyor. Bakın anlatmak istiyoruz kendimizi dedikçe karşımıza eli silahlı polisler, TOMA’lar çıkıyor. 2016 yılındayız arkadaşlar, 21. yüzyıldayız. Tek taraflı bir iletişim olmaz; dolayısı ile yetkililerin bizi dinleyip anlamalarını bekliyoruz, medeni iletişim kurabilmek gibi. Ancak yetkili taraf bunu istemiyor olabilir mi?
Bu haksız uygulamaya son verilmesini talep ettiğimiz için buradayız. Öğretmenlerimizin, çocuklarımızın ve de bizim bir eşya değil insan olduğumuzu maalesef bildirmek zorunda olduğumuz için buradayız. Bu kurumların bugüne kadar gelmelerinde emeği olan insanların gönderilmesinden şikayetçi olduğumuzu bildirmek ve de Türkiye’nin kendisinin kaybedeceğini açıklamak için buradayız. Bunu anlatana kadar kararlılıkla devam edeceğiz.
Sendika.Org