Darbe girişimi ve sonrasında yaşananlara ilişkin konuşan Erdoğan, “küçük bir anayasa paketi gerçekleşirse” Genelkurmay ve MİT’in Cumhurbaşkanına bağlanacağını söyledi
Darbe girişimi ve sonrasında yaşananlara ilişkin konuşan Erdoğan, “küçük bir anayasa paketi gerçekleşirse” Genelkurmay ve MİT’in Cumhurbaşkanına bağlanacağını söyledi. Erdoğan ayrıca Jandarma’nın İçişleri’ne, Kuvvet komutanlıklarının da Milli Savunma Bakanı’na bağlanacağını belirtti, bir kez daha OHAL süresinin uzatılabileceği sinyalini verdi
Tayyip Erdoğan, A Haber-ATV ortak yayınında düzenlenen programda 15 Temmuz darbe girişimi ve sonrasında yaşanan gelişmelere ilişkin açıklamalarda bulundu.
11 yıl boyunca devletin yeniden yapılandırılmasında birlikte çalıştığı iktidar ortağı Cemaat’le, tasfiye ve yeniden kadrolaşma adımlarını birlikte planlayıp uygulayan Erdoğan “İyi niyetimizin kurbanı olduk” diyerek sözlerine başladı.
“Bu olay olmamış olsaydı bunların üzerine bu şekilde gidemeyecektik” diyen Erdoğan sözlerini devamında şunları söyledi:
Şimdi milletim çok daha iyi tanıma fırsatı buldu. Bugün itibarıyla gözaltına alınan şahıs 18 bin 699 idi. Tutuklu sayısı 10 bin 137. Şehitlerimizin sayısı 237. Hukuk içinde adım atıyoruz. Silahlı kuvvetlerimiz içinde var mı, var. Sadece subay kadrosuna baktığınız zaman böyle bir yapı var, bunun içinde ne kadar varsa çıkaracağız. Genelkurmay da bunu görmüş vaziyette” şeklinde sözlerini sürdürdü.
“Normalleşme olmazsa, OHAL’i Fransa gibi uzatabiliriz”
Cemaat’in polis ve yargı içindeki örgütlenmesinden yeni haberdar olmuş gibi konuşan Erdoğan, bunların hepsinin temizleneceği söyledi, bir kez daha OHAL süresinin uzatılabileceği sinyalini verdi:
Devletin tüm kurumlarında örgütlenme var. Hepsini temizlememiz gerekecek. Bir defa çok ciddi sayıda görevden alma olayı var. Bu görevden alma sürecini bizler OHAL sürecinde devam ettireceğimiz gibi baktık ki bu iş normalleşmeye girmedi, Fransa gibi uzatabiliriz. Parlamentomuz bütün yüreklerini ortaya koyarak dört partinin temsilcileri de orada yerini alıyor ve orada mücadelelerini sürdürüyor.
Erdoğan eniştesine inanmak istememiş
Darbe gecesi saat 21.30 gibi eniştesinin kendisini arayarak “Beylerbeyi Sarayı’nın orada bir hareketlilik var” dediğini aktaran Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
Bu haberi aldıktan sonra ben inanamadım. ‘Ziya dalga mı geçiyorsun, ne alakası var’ dedim. Daha sonra MİT Müsteşarı’nı, Genelkurmay Başkanı’nı aradım, ulaşamadım. Sayın Hakan Fidan’a ulaşabildiğimde kendisinden bilgileri aldım. Arada özellikle Başbakanımızla irtibat halindeyiz. Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Meclis durumlarını görünce sıkıntı oluyordu. Saat 10’a doğru Fidan’a ulaşma fırsatım oldu. Böyle bir durum olduğunu, kendisinin Genelkurmay’a gittiğini, Genelkurmay’dayken böyle bir durum olmadığını 20.30 gibi gelmiş. MİT’e geldiğinde orası da bombalanmaya başlamış. Bilgileri o anda kendilerinden kabataslak aldık. Bu süreç içinde maalesef bir gerçeği tespit ettik ki burada ciddi bir istihbarat zafiyeti var. Bu saate kadar bu olmazdı. Bir iki saatin çok büyük önemi var. Bütün bunlara rağmen anında bazı müdahaleler yapılabildi. Uçuşu yapanlara karşı bazı karşı tedbirler alınabildi.
“Dört ayrı noktada uçaklar bizi bekliyordu”
Darbe girişimi gecesi Marmaris’te yaşananları da anlatan Erdoğan şunları kaydetti:
Ailemle beraber, demek 15 dakika gecikmemiz olsa… Orada dolaşmışlar falan. Biz otelde değiliz tabii. Bu arada yayınımızı yaptık ve helikopterdeki pilotun benim tabii yıllardır yanımda. Dedim buradan Dalaman’a kaç dakikada gidersin? Dedi ki, burası çok enteresan, ‘Ben yakıtım bitene kadar bunlara yakalanmam’ ve hemen biz ailece dolduk, havalandık, kararttık ve dört ayrı noktada aslında hazırlığımız vardı. Dört ayrı noktada da uçaklar bizi bekliyordu. Dalaman, Bodrum, Çıldır, İzmir… Bu arada İstanbul ile irtibatımız devam ediyor ama pilot da bizim nereye uçağımızı bilmiyor. Pilota ‘Sen bunun ortalamasını al, uç’ dedim. Pilot benim yıllardır bildiğim pilot. Üç dört saatlik yakıtım var dedi. Kendi zaten farlarıyla bunu yapabileceğini söyledi. İndik ama indiğimiz andan itibaren uçaklar alçak uçuş yapıyorlar. Bu alçak uçuşlar tabi ses hızının üzerine çıkınca ciddi patlama sesi oluyor. Yanımda torunlarım var, ürküyorlar.
Uçaklar Akıncı’yı vurdu, Erdoğan rahatladı
Darbe girişiminin başarısız olmasında büyük pay sahibi olan 1. Ordu Komutanı Org. Ümit Dündar’ın rolüne ilişkin aktarımlar yapan Erdoğan, Eskişehir’deki hava üssünün başbakanın talimatlarını uygulamadığını söyledi. Bunun üzerine Dündar’ın ikinci bir isme talimat verdiğini ve darbecilerin merkezlerinden Akıncı Hava Üssü’nün bombalandığını söyleyen Erdoğan ” Bu tabii iyice işi rahatlattı. Artık iş lehe dönüşmüştü” dedi.
Erdoğan’ın açıklamaları şöyle:
(İstanbul Atatürk Havalimanı’nda) Orada hemen komutayı ele aldık. Genelkurmay Başkanımız rehine diye duyum aldık. Dedim, vekaleten Ümit Paşa’yı atıyoruz. O andan itibaren Akıncı’daki gelişmeleri takip ettiğimiz gibi yapacağımız bir şey var. Eskişehir talimatı uygulamıyor. Böyle bir tablonun içinde Ümit Paşa ile değerlendirmemiz yaptık. İkinci bir isme talimatımızı verdi. 12 bomba Akıncı’ya atıldı. Oradaki uçakların harekat kabiliyeti ortadan kalktı. Bu tabii iyice işi rahatlattı. Birçok yerde herkes bir şeye kapıldı. Artık iş lehe dönüşmüştü. Kolay kolay bir hareket noktası yoktu. Daha da bir rahatlama gelmiş oldu.
“Sıfır kilometre devlet yapılanması”
TSK’nın yeniden yapılanması ve bütün bunlarla beraber ayıklamaların yapılmasının gerekli olduğunu belirten Erdoğan “Bununla beraber sıfır kilometre devlet yapılanması ile yürümemiz gerekiyor. Profesyonel ordu meselesini bence bu kadar abartmaya gerek yok, odunun, yarısı zaten profesyonel” dedi.
Jandarmanın tamamen İçişlerine bağlanacağını da ifade eden Erdoğan şöyle devam etti:
Daha önce yarısı güya İçişleri’ne bağlı ama sicil, özlük hakları vs. bakıyorsunuz silahlı kuvvetler kararı vereceği için de jandarma daha çok oradaki emir komuta zincirine bağlı hareket ediyordu. Şimdi durum öyle değil. Tamamıyla bağlı oluyor. Teşkilat şeması içinde jandarma ile emniyet gayet güzel bir yere geliyor. Bundan sonra jandarmaya er-erbaş alınmayacak. İhtiyacı olduğu zaman uzman er-erbaş alınacak. Bir şeyi daha yaptık. Eskiden kurmay dediğimiz zaman çok şey değişiyordu. Sınıf subaylarının general olmasının önünü açtık. Kurmay sınıfından olmayanlar general olamıyordu. Bunun ilk adımını böylece attık, bu tabii çok önemli. Benim de 14 yıllık sürecim içinde şu anda bunun başarılmış olması bu vesileyle oldu. OHAL’in en verimli adımlarından biri. Sahil güvenlik de İçişleri’ne bağlanmış oldu. Bu da çok önemli bir adımdı. Denizlerimizi de sağlama almış olacağız kıyı emniyeti ile. Ordunun da küçülmesi sürecine girmiş oluyoruz. Hareket kabiliyetini şu anda artırıyoruz. Tüm İçişleri Bakanlığı’nın hareket kabiliyeti çok ileri gidecek. Silah, mühimmat noktasında çok daha güçlü hareket edecek. Terörle mücadelede bu noktada polisin, jandarmanın gücünü artıracağız. Polis, jandarma el ele bunu yürütecek.
“Milli Savunma Üniversitesi kurulacak”
“Bugün yeni bir hazırlığı yaptık. Bugün yarın o da Resmi Gazete’de yayımlanır. Okullar meselesi. Askeri okullar kapatılacak” diyen Erdoğan açıklamalarını şöyle sürdürdü:
Tüm okullarda liseler, mesleki okullar, buralardan rahatlıkla harp okullarına giriş olacak. Harp okullarının üzerinde bir çatı olacak. Milli Savunma Üniversitesi kurulacak. Bunun altında, kara, deniz, hava harp okulu olacak. Orada kurmay, kıdem gidiyor. Burada okuyanların hepsi lisans, lisansüstü kurmaylık yerine geçmiş olacak. Harp akademilerinin yerine lisansüstü eğitimi getiriyoruz. Mesleki noktada kadrolara ihtiyaç var, astsubay meslek yüksekokulları gibi. Mesleki noktada eksikleri gidermek için bunu yapacağız. Kalite, kariyer noktasında çok ciddi bir gelişmeyi koyacağız. Jandarma Akademisi kurulacak. Bir diğer adım. Bütün askeri hastanelerin hepsi sağlık bakanlığına bağlanacak. Burada öyle ihanetler yapıldı ki… Sapsağlam evlatlarımız çürüğe çıkarıldı. Çürükler sağlam gösterildi.
“Genelkurmay ve MİT Cumhurbaşkanına bağlanacak”
Kaçak Saray’daki zirveyle taçlanan mutabakat doğrultusunda sinyalleri verilen Anayasa değişikliğini bir kez daha dillendiren Erdoğan, “Küçük bir anayasa paketi gerçekleşirse Genelkurmay, MİT Cumhurbaşkanına bağlanacak” dedi.
Erdoğan şunları söyledi:
Asker kendi işini yapsın. Özel sektörde çok daha başarılı bir şekilde yürütme şansına sahip olduğumuz gibi Milli Savunma Bakanlığı bunu yapar. Dünya ile farklı bir yarışın içindeyiz. Attığımız adımlar ortada. Buna benzer aynı şekilde askeri yargıda çok ciddi bir değişimi gerçekleştiriyoruz. Son paketle birlikte silahlı kuvvetlerimiz çok daha kuvvetli hale gelecek. Kuvvet komutanlarımız Milli Savunma Bakanına bağlanacak. Bakanlığa değil, bakana bağlanacak. Küçük bir anayasa paketi gerçekleşirse Genelkurmay, MİT cumhurbaşkanına bağlanacak.
“Demokrasi nöbeti” finali için Yenikapı’ya çağırdı
Yüksek Askeri Şura sonrası 48 saat içinde tüm komuta kademesi devir teslim işlemini bitireceğini vurgulayan Erdoğan, ayrıca “demokrasi nöbetini taçlandırmak” için kitlesine 7 Ağustos’ta Yenikapı çağrısı yaptı:
Bundan önce 30 Ağustos devir teslim günüydü. Bugün jandarma ile ilgili olanı da yaptık. Yarından itibaren görevime gideceğim diyen komutanlar var. Onlar da 48 saat içinde görevlerine gelmiş olacak. Bu defa bu süre önemli. Ben bu akşam Sayın Başbakan ile görüşecektim. Biz bu demokrasi nöbetini önümüzdeki hafta pazar günü Yenikapı’da farklı bir şekilde ele alalım. Taçlandıralım. Silahlı kuvvetlerimiz, komuta kadememiz, sanatçılarımız, siyasi partilerin lider kadrolarını da davet edelim. Böylece tüm Türkiye’ye mesajımızı hep birlikte verelim. Normalleşme sürecini de başlatalım.
“Bunu işkence diye değerlendiremezsin”
Son olarak gözaltına alınan darbeci askerlere yönelik işkence yapıldığı şeklindeki açıklamalara değinen Erdoğan “Bunları ahlaksızca propaganda yapıyorlar” dedi. Yaşananların “karşılıklı vuruşma” olduğunu öne süren Erdoğan, “Ama sen bunu işkence diye değerlendiremezsin. Senin elinde ne belge var, bunu neye dayandırarak söylüyorsun. Mesela Guantanamo’yu konuşuyorlar mı? Acaba bu darbe neticeye ulaşsaydı ne olacaktı? Bu konuda söyleyecekleri bir şey var mı?” şeklinde konuştu.
Sendika.Org