Halkevleri’nin kamu yararına dernek statüsünün Bakanlar Kurulu kararıyla kaldırılmasına karşı açılan davanın ilk duruşması 4 yılın ardından görüldü
2011 yılında Halkevleri’nin kamu yararına dernek statüsünün Bakanlar Kurulu kararıyla kaldırılmasına karşı açılan davanın ilk duruşması 4 yılın ardından görüldü. Danıştay 10. Dairesi’nde görülecek duruşma öncesi Halkevleri’nin yaptığı açıklamada “Halkevleri değil AKP kamuya zararlıdır” denildi
2011 genel seçimleri sonrası toplumsal muhalefeti hedef tahtasına oturtan AKP, operasyonlar ve tutuklamalarla yetinmeyerek Halkevleri’nin kamu yararına dernek statüsünü denetleme raporları aksini göstermesine rağmen kaldırmıştı. Bakanlar Kurulu’nun kararına karşı açılan davanın ilk duruşması ise 4 yılın ardından Danıştay 10. Dairesi’nde görüldü.
Duruşmaya Halkevleri Hukuk Dairesi’nden avukatların yanı sıra İHD’den Av. Halil İbrahim Vargün, ÖHD’den Av. Serbay Köklü, ÇHD’den Av. Evin Konuk, Av. Nihat Can Koçak, Av. Sevilay Azkurt, Adalet İçin Hukukçular Derneği’nden Av. Özlem Şen, HDP milletvekili adayı Av. Taylan Altünay ile Av. Nurten Çağlar, Av. Zekiye Karaca, Av. Ali Özdemir, Av. Ayhan Erdoğan ve Av. Kemal Aytaç da destek ve dayanışma için katıldı. Ayrıca Mülkiyeliler Birliği Yönetim Kurulu üyesi Rıdvan Aras da Halkevleri’nin kamu yararına dernek statüsünü geri almasını önemsediklerini belirterek duruşmaya katıldı.
Duruşmada avukatlardan ilk sözü Av. Ender Büyükçulha aldı. Büyükçulha, Halkevleri’nin 1932’de kurulduğunu ve halk için faaliyet yürüttüğünü belirterek “AKP çıkıp ‘siz kamuya yararlı değilsiniz’ diyor. Kim yararlı TÜRGEV mi? Deniz Feneri mi? Devlet bize ‘siz para kazanmamışsınız. Her şeyi ücretsiz yapmışsınız. O yüzden kamuya bir yararınız yok’ diyor. Asıl kamu yararı budur” ifadelerini kullandı.
Av. Ayhan Erdoğan ise “Bizler gençlerimize güzel günler bırakmak için çalışıyoruz. İktidarın güvenliği ve istikrarı için çalışmıyoruz” diyerek denetçi raporlarında Halkevleri’nin iktidar aleyhinde kampanyalar örgütlediğine değindiğini hatırlattı.
“Halkevleri hakları ellerinden alınanların örgütüdür”
Savunmalarda son sözü alan Av. Sevinç Hocaoğulları ise “Halkevleri hakları ellerinden alınanların örgütüdür. Halkevleri şiddet gören kadınların kapısını çaldığı örgüttür. Halkevleri Karadeniz’de HES’lere direnenlerin, İstanbul’da ağaç için direnenlerin örgütüdür. Halkevleri Antalya’da 2B arazisi kapsamında tapuları, evleri elinden alınanların mücadele örgütüdür. Halkevleri Ankara’da ulaşım hakkı için, Dikmen Vadisi’nde barınma hakkı için mücadele edenlerin örgütüdür” ifadelerini kullanarak Halkevleri’nin kamu yararına çalışmalarını anlattı.
Avukatların beyanlarının ardından Danıştay raportörünün hazırladığı rapor okundu. Raportör lehte rapor hazırlayarak Bakanlar Kurulu’nun aldığı kararın iptal edilmesi yönünde beyanda bulundu.
Halkevleri: “Kamu yararı piyasacı anlayışla ölçülemez”
Duruşma öncesi Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy tarafından yapılan açıklamada Bakanlar Kurulu’nun aldığı kararın siyasi olduğu vurgulanarak “Kamu yararı piyasacı anlayışla ölçülemez” denildi. Açıklamada Halkevleri’nin yıllardır yürüttüğü halkın hakları mücadelesinin AKP’nin yaratmak istediği toplum önünde engel görüldüğü ifade edilirken Halkevleri’nin kamu yararına yaptığı faaliyeler anlatıldı. Filistin’e yardım kampanyalarının, Van depreminin ardından yapılan çalışmaların, Suriyeli sığınmacılar için toplanan yardımların, sekiz yıldır sürdürülen Yaz Okulu faaliyetinin, kadına yönelik şiddete karşı yürütülen mücadelenin anlatıldığı açıklamada şöyle denildi:
Bugün davada hangi karar çıkarsa çıksın tüm Türkiye Halkevleri’nin kamu yararına olduğunun tanığıdır. Kamu yararına faaliyet gösteremiyor diye iddia ettikleri Halkevleri 76 şubeyle çalışma yürütüyor ve hükümetten, belediyelerden hiçbir yardım almadan sürekli çoğalıyor.
Halkevleri kendisini halka yani kamuya yararlı çalışmalara adamıştır ve öyle çalışmaya devam edecektir. Halkevleri halkın haklarını yani kamunun haklarını savunur. AKP ise kamuyu talan ediyor. Bu nedenle Halkevleri değil AKP kamuya zararlıdır.
Görülen duruşmada ayrıca Halkevleri’nin kamu yararına dernek statüsünün kaldırılmasına dayanak olarak gösterilen yönetmeliğin iptali de istendi.
Sendika.Org/ Ankara