HDP Grup Başkanvekili Baluken Cizre’de katliamın ayrıntılarını açıkladı “İnsanlar Saray’a ve AKP’lere yürümesin diye HDP’ye faşistler yönlendiriliyor” dedi
HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, Cizre’de yaşanan katliamın AKP siciline eklendiğini belirtirken durumun Gazze’ye yönelik İsrail tutumundan farksız olduğunu söyledi. Sivil halkın ölümlerinin sorumluluğunun Erdoğan’da olduğunu söyleyen Baluken “İnsanlar Saray’a ve AKP’lere yürümesin diye HDP’ye faşistler yönlendiriliyor” dedi
Meclis’te basın toplantısı düzenleyen HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken Cizre’de yaşanan gerçekleri dile getirdi.
Cizre’de sokağa çıkma yasağının 7. gününe girdiğini hatırlatan Baluken, dün gece 7 insanın katledildiğini , AKP’nin Cizre halkına karşı savaş açtığını söyledi. “AKP devleti Roboskî katliamı gibi, Zergele katliamı gibi kendi karnesine Cizre’de yeni bir katliam eklemiştir” dedi.
Keskin nişancılar kafasını çıkaranı hedef alıyor
Baluken, Cizre’den ölü sayısı ile ilgili sağlıklı veriler alınamadığını çünkü mahallelere, saldırıya uğrayan insanların evlerine gidilemediğini, keskin nişancıların kafasını çıkaranı hedef aldığını belirtti.
Dün gece Cizre’de yaşanan katliamın zamanlamasının manidar olduğunu belirten Baluken, HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, milletvekilleri ve iki HDP’li Bakan’ın Cizre’ye doğru, durumu normalleştirmek üzere yola çıkışına AKP’nin verdiği yanıtın katliam olduğunu ifade etti.
Cizre Gazze’den Erdoğan İsrail’den farksız
Baluken Cizre’de insanların temel gıda maddelerine ulaşamadığını, bebek maması, su, ve diğer ihtiyaç malzemelerinin karşılanamadığını, elektriklerin, telefonların kesik olduğunu belirtirken bu terör ablukasının Gazze’ye yönelik İsrail tutumundan farklı olmadığını belirtti.
Baluken, Şırnak Valisi’nin her gün, her dakika suç işlediğini, Türkiye halklarına da yalan söylediğini vurguladı. Ekmek ve su dolu TIR’ların Cizre’den Vali talimatı ile geri çevrildiğini belirten Baluken 100 bin insanın yaşadığı bir yerde 7 gündür hastane hizmetinin verilmediğini, hastanedeki tek doktorun da orayı terk etmek zorunda kaldığını, hastanenin karargah olarak kullanıldığını ifade etti.
35 günlük bebeğin hastaneye götürülemediği için katledildiğini, çocukların cenazelerinin derin dondurucularda bekletildiğini belirten Baluken, dün gebe bir kadının hastaneye götürülmesi için saatlerce yetkililerle görüşme yaptıklarını ancak “can güvenliği” sağlanamadığı için sonuç alamadıklarını ekledi. 70 yaşında felç geçiren bir kadının saatlerce ambulans için beklendiğini en sonunda ailenin “Annemiz için gençler ölmesin” diyerek vazgeçtiğini belirtti.
Cizre’de 7 çocuklu bir annenin öldürüldüğünü onu almak için çıkan yakınlarının da keskin nişancılar tarafından katledildiğini belirten Baluken, tüm bunların insanlık suçu olduğunu vurguladı. Sağlık Bakanı ile defalarca konuştuğunu, savaş koşullarında bile sağlık hakkının sağlanması gerektiğini söylediğini, gerekirse mobil hastane ulaştırılması gerektiğini vurguladığını belirten Baluken Sağlık Bakanı’nın kendisine İçişleri Bakanı’nı arayacağını söylediğini ifade etti.
Baluken, “Sen ne biçim Sağlık Bakanısın?” diye bakana seslenirken, ölümlerden ve sağlık sorunlarından bakanın da sorumlu olduğunu ifade etti.
‘Erdoğan cesareti varsa Cizre’ye gitsin’
Baluken “Saray’daki zat Cizre ile ilgili aleni yalan söylüyor, belirli saatlerde sokağa çıkma yasağı oldupunu söylüyor” derken Erdoğan’a şu sözlerle seslendi: “Cesaretin varsa Cumhurbaşkanı olarak Cizre’ye kadar bir git. Hangi saatlerde yasak var bir gör”
Baluken, Cizre’de yaşananların insanlık suçu olduğunu vurgularken, Saray başta olmak üzere bu durumdan sorumlu olanların yargılanacağını belirti. Bölgedeki valinin, askeri yetkililerin ellerinde tuttukları silahlara güvenmemeleri gerektiğini, suça katılan herkesin yargılanacağını ifade etti. “Az kaldı, Saray düştüğünde hepsi yargılanacaklar” diyen Baluken çocuklara, gebe kadınlara, cenazelere zulmetmekten vazgeçmeye çağırdı.
Sivil halktan intikam alıyorlar
Baluken savaşın da bir hukuku olduğunu belirtirken, Erdoğan’a, AKP’ye “Kiminle savaşıyorsanız hesabınızı onunla görün, sivil halka intikam alır gibi saldırılamaz” dedi.
Halkları kutuplaştıran güç olan Erdoğan’ın her an teşhir olduğunu, toplumsal meşruiyetini yitirdiğini, onun için saldırganlaştığını belirten Baluken, savaşın Erdoğan başkan olamadığı için, AKP tek başına iktidar olamadığı için çıkarıldığını tüm toplumun bildiğini belirtti.
AKP’ye yürünmesin diye HDP’yi hedef gösterdiler
Bakulen cenazelerin gelmesi ile birlikte insanların Saray’a, AKP binalarına yürümesini engellemek için AKP tarafından faşist güruhların HDP’lere yönlendirildiğini söyledi.
Baluken ,HDP’lilerin Cizre yürüyüşüne de değindi. 6 milyon oy almış bir partinin Eş Başkanı’nın, iki HDP’li Bakanın, 40’a yakın vekilin bu ülkede bir kentten diğerine gidemediğini bu ülkede hukukun, demokrasinin varlığından söz edilemeyeceğini belirtirken “Bu ülkede geçerli olan Saray hukukudur” dedi.
Baluken, “40 Vekil, 100 km yürüyor, karşılarına asker, polis çıkarılıyor, Meclis başkanından bir açıklama duyamadık, bostan korkuluğu musun?” ifadelerini kullanırken. “Bir asker, bir Bakan’a kafa tutuyorsa ortada darbe hukuku vardır” diyen Baluken, faşist güruhların ellerini kollarını sallayarak, polisler tarafından yönlendirilerek HDP binalarına saldırabildiğini ama milletvekillerine geçit verilmediğini belirtti.
Erdoğan’ın HDP’li vekillerin yürüyüşüne ilişkin “provokasyon için gittiler, hukuka uysunlar” gibi ifadeler kullandığını ve hedef gösterdiğini belirten Baluken ortada hukuk bırakmayanın Anayasayı tanımayanın Erdoğan’ın kendisi olduğunu söyledi, “Saray’ın hukukuna uyacak bir vekil arkadaşımız olmayacak” dedi. Baluken sivil ölümlerinin tüm sorumluluğunun Erdoğan’ın üzerinde olduğunu söyledi.
Tüm Türkiye halklarını bu sürece müdahil olmaya, ses çıkarmaya çağırdı.
Sendika.Org