“Kadınlar, Allah’ın erkeklere bir emanetidir” diye buyuruyor efendiler. İşin içine Allah ve erkek girince, baskılar bekliyor kadınları bizim ellerde; cezalar, ötekileştirmeler, yakılmalar… Kutsanan dinlerin kitapları dahi erkek diliyken, dinlerden özgürleşmeli kadınlar. Dinlerle doğan, geleneklerle büyüyen, erkek egemen sistemle olgunlaşan faşizmden ilişiğini kesip, can ve emek birliğinde imeceler kurulmadıkça kadınlarca, erkeklerce, LGBT’lerce, emekçiler, ötekileştirilenler, ayrı duranlarca: […]
“Kadınlar, Allah’ın erkeklere bir emanetidir” diye buyuruyor efendiler. İşin içine Allah ve erkek girince, baskılar bekliyor kadınları bizim ellerde; cezalar, ötekileştirmeler, yakılmalar…
Kutsanan dinlerin kitapları dahi erkek diliyken, dinlerden özgürleşmeli kadınlar. Dinlerle doğan, geleneklerle büyüyen, erkek egemen sistemle olgunlaşan faşizmden ilişiğini kesip, can ve emek birliğinde imeceler kurulmadıkça kadınlarca, erkeklerce, LGBT’lerce, emekçiler, ötekileştirilenler, ayrı duranlarca:
Kadınlar erkeklere emanet olacaklar ve tutsaklaşacaklardır büsbütün.
Emekçiler patronlara emanet olacaklar ve biat edeceklerdir uçsuz bucaksız.
LGBTİ’ler ahlak bekçiciklerine emanet olacaklar ve solgun duracaklardır ömürleri boyunca.
Aleviler asimilasyona emanet olacaklar ve eşitliğin huzuruna eremeyeceklerdir kuşaklarca.
Kürtler törelere emanet olacaklar ve dilleri bağlı kalacaklardır bitimsiz bir keder içinde.
Devrimciler sandığa emanet olacaklar ve susturulan, boğdurulan olacaklardır efendilerce.
Halklarımız, azınlıklarımız, çoğulluklarımız faşizme emanet olmamalı gayrı!
Bir erkek, kız kardeşine çay demleyip yemek pişirebildiğinde…
Bir Türk, kardeşlikten dem vurduğu Kürtlere Kürtçe seslenebildiğinde…
Bir Kürt, Alevilerle semah dönüp yavrusunu Ermenice bir ninniyle uyutabildiğinde…
Bir polis, copunu, biber gazını emekçilerden taraf değil de faşizmden taraf kullanabildiğinde…
Ezilenler, ötekileştirilenler birbirlerine değil, ayrımcılıkları kurgulayanlara karşı cephe alabildiğinde…
Âşık olmanın, sevişmenin, eğlenmenin değil, kin tutmanın, yaftalamanın, sulhtan uzak düşmenin ne çirkef bir şey olduğu anlaşılabildiğinde…
Bir kadın, dilediğince giyinip, dilediğince süslenip, gecenin üçünde, sabahın beşinde, bir başına, dilediğince dolaşabildiğinde, şarkılar söyleyebildiğinde, dans edebildiğinde…
Cümle canlar kendilerini ve birbirlerini özgürlüğe emanet ettikleri için gerçekleşecektir bu özlemler; kendilerini ve birbirlerini direnişlere, dayanışmalara, eşitliğe emanet ettikleri için devrim dalga dalga yayılacaktır bizim ellerde.
Saraylıların geçim kaynağıdır din; efendilerin, patronların geçim kaynağıdır faşizm!
Kadınlar erkeklere emanet değildir, devrim kadınlara emanettir; bu emanet, kadınların özgürlüğünde, emekçilerin barışında, halkların dayanışmasında, can sırrına erenlerin vicdanında yükselecek ve zafer biz cümle canların olacaktır dostlar…