Halkevleri, Öğrenci Kolektifleri, ÖDP, TKP ve SDP yayımladıkları açıklamalarla halkı sokağa, AKP’den de Cemaat’ten de hesap sormaya çağırdı
İktidar dalaşında AKP-Cemaat karşılıklı operasyonlarla birbirlerinin pislikleri ortaya dökerken “Seyretmiyoruz, sokakta hesap soruyoruz” diyen sosyalistler Bakan istifalarının ardından açıklamalar yaptılar. Halkevleri,Öğrenci Kolektifleri, ÖDP, TKP ve SDP yayımladıkları açıklamalarda “Bakanlar yetmez, hükümet istifa” dediler, halkı sokakta AKP’den de Cemaat’ten de hesap sormaya çağırdılar
“Bakanların istifası yetmez, hükümet istifa etmelidir” diyen Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy yaptığı açıklamada “Beraber yürüdüler, beraber yürüttüler beraber öldürdüler” diyerek hırsızlığın, adaletsizliğin, haksızlığın hesabını sormak, bu talan düzenini ortadan kaldırmak için herkesi ayağa kalkmaya çağırdı.
Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy’un açıklaması şöyle;
Bakanların istifası yetmez, Hükümet istifa etmelidir!
11 yıldır bu halkın emeğini, ortak zenginliklerini, geleceğini beraberce yağmaladılar. Eşlerini, çocuklarını, yeğenlerini, eniştelerini “iş” sahibi yaptılar. 5 milyon kişiyi işsiz bıraktılar. İşçinin emeğini, köylünün deresini, öğrencinin okulunu, hastanın ilacını, emekçinin evini elinden aldılar. Teşvik isteyen patronlara milyarlarca dolar verenler, hakkını isteyen işçiye gazla, copla, TOMA’yla saldırdılar. 11 yıldır yollarını beraber buldular.
Beraber yürüdüler. Beraber yürüttüler. Beraber saldırdılar. Beraber öldürdüler. Beraber sömürdüler. İktidar dalaşına düşüp de birbirlerinin pisliğini ortaya döktüklerinde ne şaşırdık ne de seyirci kalacağız!
Hesap soracağız! Haklarımızın peşine düşecek, gasp edilmiş haklarımız için isyan hakkımızı da kullanacağız! Bu pislik ve yağma düzenini başlarına yıkacağız!
Üç bakanın istifa etmesi bu pisliği temizlemez. Hırsızlığın, adaletsizliğin, haksızlığın hesabını ancak haklarına sahip çıkan bir halk sorar. Bu pisliği ancak halk temizler.
Talan ettikleri emeğimizin, kentlerimizin, mahallelerimizin, doğamızın hesabını soralım. AKP’siyle Cemaat’iyle halka karşı işledikleri suçların hesabını soralım! AKP’sini de Cemaat’i de defedelim. Bu yalan, talan, hırsızlık ve zulüm düzenini ortadan kaldırmak için, haklarımız için ayağa kalkalım.
Artık yeter! Bakanların istifa etmesi yetmez. Yalanın, talanın, zorbalığın iktidarı AKP istifa!
Öğrenci Kolektifleri tarafından yapılan açıklamada “AKP için yolun sonu: Ya istifa edin ya da biz sizi yıkarız” denildi.
Öğrenci Kolektifleri’nin açıklaması şöyle:
AKP için yolun sonu: Ya istifa edin, ya da biz sizi yıkarız!17 Aralık’tan beri ülkemizde yaşananlar, sistemin çürümüşlüğünün ve AKP iktidarının her türlü pisliğinin en açık biçimde ortaya çıkmasına yol açmıştır.
Bugün istifa eden üç Bakan, sadece yolsuzlukları ile değil halk düşmanlıklarıyla ünlüdür.
Muammer Güler, yıllarca Taksim’de 1 Mayıslarda yaşanan polis şiddetinden de, İçişleri Bakanı olduğu dönemde Gezi olaylarında, Hakkari’de yaşanan ve yurttaşların doğrudan devlet şiddetiyle öldürüldüğü cinayetlerden de sorumlu bir halk düşmanıdır.
Erdoğan Bayraktar, binlerce yoksulun evini başına yıkan düzenlemelere imza atmış, TOKİ başkanlığı döneminde Samsun’da yaşanan sel faciasına davetiye çıkaranlara benzer rant odaklı projeleleri ile onlarca yurttaşın öldürülmesine neden olmuş tescilli bir halk düşmanıdır.
Zafer Çağlayan ülkemizde artık olağan hale gelmiş iş cinayetleri karşısında hiçbir önlem almayan, aksine kıdem tazminatı gibi en temel haklarına bile gözünü diken bir işçi düşmanı, sürekli patronların çıkarlarını koruyan düzenlemeler ile gündeme gelen bir emek hırsızı, işsizlik ve yoksulluğa çare olmak bir yana katmerli biçimde yeniden gündeme getirerek halkı yoksullaştıran bir halk düşmanıdır.
AKP’nin hiçbir bakanı bir diğerinden temiz olmadığı gibi, hiç birisi de Erdoğan kadar halk düşmanı değildir. Bizzat Tayyip Erdoğan’ın emirleri ile bu ülkede cinayetler işlenmiş, halkın parası çalınmış, ülkemiz parçası olmadığı savaşlara sürüklenmek istenmiş ve halkın değil emperyalistlerin çıkarları uğruna ülkemizin olanakları pazarlanmıştır.
Bu yüzden, tüm yaptıkları bu kadar aleni biçimde ortaya çıkmışken ve bir AKP yetkilisi dahi yaptıkları yolsuzluğu inkar edemeyecek seviyeye gelmişken, hükümetin derhal istifası gerekmektedir.
Hükümetin, tüm bunlar yaşanmamış gibi yoluna devam etmesi, 3 tane Bakan’ın kellesini verip yoluna devam etmek istemesi yetmez, AKP adlı organize suç örgütü ülke yönetiminden çekilmelidir.
AKP’yi uyarıyoruz. Ya derhal ülke yönetiminden çekilsin ya da başta gençlik olmak üzere, toplumsal muhalefet AKP’yi yıkacak adımları atacaktır.
Özgürlük ve Dayanışma Partisi Eşbaşkanları Alper Taş ve Bilge Seçkin Çetinkaya ortak yaptıkları açıklamada “Bakanlar yetmez, Başbakan nutuk atmayı bırakıp hemen şimdi istifa etmeli” dediler.
ÖDP’den yapılan açıklama şöyle;
Bakanlar Yetmez, Başbakan Nutuk Atmayı Bırakıp Hemen Şimdi İstifa Etmeli
Yolsuzluk operasyonuyla AKP’nin 11 yıllık birikmiş pisliklerinin bir kısmı ortalığa dökülmeye başladı. Başbakan Erdoğan ise türlü müdahalelerle yolsuzlukların üzerini örtmeye çalışıyor.
Bugün göstermelik bir adımla bakanların istifa ettirilmesi, tek adamın kendisini kurtarma çabası olduğu görülüyor. Erdoğan Bayraktar’ın itiraflarında da bu görülmektedir.
Bayraktar haklı!
Tüm yolsuzluk ve kirliliklerin sorumlusu tek adam rejimidir. Tek adamın emir ve kararlarına dayanan yönetimin tüm sorumlusu da doğrudan Başbakan Erdoğan’dır.
Evet, Bakanlar yetmez! Erdoğan nutuk atmayı bırakıp hemen şimdi istifa etmelidir.
TKP yaptığı açıklamada “Bu hükümet halk istedi diye gitmeli” derken sokak eylemlerine çağrı yaptı.
TKP açıklaması şöyle;
Halkımıza çağrımızdır
Tüm ilerici, yurtsever, halkçı güçler… Haziran ayında “hükümet istifa” diye sokağa dökülenler… “Yolsuzluk da, yoksulluk da istemiyoruz” diyenler… İşçiler, işsizler, öğrenciler, emekliler, aydınlar…
Yeter artık! Bu hükümetin tek bir gün daha işbaşında olması insanlığa hakarettir, onurumuzun ayaklar altına alınmasıdır.
ABD ya da Avrupalı güçler istedi diye değil, halk istedi diye gitmeli bu hükümet.
Giderken de Amerikancı, gerici, karanlık, her şeyi zenginlere yontan zihniyeti de beraberinde götürmeli.
SDP MYK da bir açıklama yayımlayarak istifalara ilişkin gelişmeleri AKP’nin içten çökmeye başladığının göstergesi olarak tanımladı. Erdoğan Bayraktar’ın 11 yıllık AKP iktidarının en önemli maddi dayanağı olan doğa ve kentsel talandan sorumlu, eski TOKİ başkanı, sonranın Çevre ve Şehircilik Bakanı, kısaca rant bakanı olduğunu söyleyen SDP Bayraktar’ın, AKP iktidarının özünü, maskesiz gerçek yüzünü temsil eden bakanlardan olduğunu onun gidişinin bir anlamda hükümetin de gidişi demek olduğunu ifade etti.
SDP açıklamasının son bölümü şöyle;
Ancak bir pişkinler topluluğu olduğunu ısrarla halkın gözüne sokan hükümetten kendiliğinden böyle bir tutum beklemek beyhudedir.
Halk sözünü söylemediği müddetçe bu iktidarın koltuğu bırakmayacağı, hesap vermeyeceği ortadadır. Bu nedenle tüm halkımızı yolsuz hükümete ve onun 11 yıllık iktidarındaki bütün günahlarının ortağı olan eski dost şimdiki düşman cemaate defol demek için demokratik tepkisini göstermeye çağırıyoruz.
Sendika.Org