Ankara Pursaklar Saray Orta Okulunda ücretli Türkçe öğretmenliği yapan Gülcan Kılıç’ın yaşadıkları AKP’nin eğitim gerici, cinsiyetçi eğitim sistemini ve eğitimde ticarileştirmenin nasıl etkiler doğurduğunu özetler nitelikte. Gülcan öğretmen, Pursaklar Saray Orta Okulu’ndan ayrılmasına neden olan her şeyi Sendika.Org ile paylaştı.

Gülcan Öğretmen ilk olarak okullarındaki tüm öğrencilerin,  Kuran-ı Kerim ve Hazreti Muhammed’in Hayatı seçmeli derslerini aldığını anlatarak başlıyor. Okul idaresine neden zekâ oyunları, satranç, bilim ve teknoloji gibi seçmeli derslerin okutulmadığını sorduklarında hiç kimsenin bu dersleri seçmek istemediği yanıtını aldılar. Gülcan Öğretmen “Bir eğitimci olarak henüz bir şeyin farkında olmayan bu öğrencilerin ‘özgür seçimlerini’ sorguluyorum” diyor.

Okulda dini etkinliklerin ardı arkası kesilmiyor
Okula başladığı günden beri okulda sürekli din ile ilgili bir etkinlik, yarışma vs. koşuşturmacası olduğunu anlatan Gülcan Öğretmen, “Kutlu doğum haftası ile ilgili yapılan etkinlikler akıllara zarar verecek boyuttaydı” diyor.

Kutlu Doğum Haftası bir hafta sürmedi
Gülcan Öğretmenin aktardıklarına göre Kutlu Doğum Haftası’nda konuşmalar yapıldı, öğrencilere kostümler eşliğinde ilahiler ezberletildi, okula “Hoş geldin ya resulallah” isimli balonlar asıldı, çikolatalar dağıtıldıç Okulda yapılan Kutlu Doğum Haftası programı ilçede kadınlara sunulmak üzere öğrenciler bir kez daha hazırlandı.

Bu süre zarfında, öğrenciler, prova yaptıkları için haftalarca derse katılmadı.
Kutlu Doğum Haftası etkinlikleri bu kadarla da sınırlı değildi. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nden gelen yazı ile okulda 40 hadis ezberleme yarışması yapıldı. Öğrencile günlerce hadis ezberledi. Seyir-i Nebi isimli Hz. Muhammed’in hayatını anlatan kitap okutuldu ve sorular sorularak çocuklara yarışma yapıldı.
Aynı kitap öğretmenler arasında da çeyrek altın karşılığında yarışma yapılarak okutuldu.

Eğitim Sen’den okula giden sendikacılar bu durumu idareye sorduğunda bunun ilçe destekli yapıldığı söylendi. Eğitim Sen 3 Nolu Şube Başkanı Hüseyin Kaya’nın açıklamasına göre bu uygulamada var. Çünkü yarışma için valilik onayı bile aranmadı.

Gülcan Öğretmen bu durumu şöyle değerlendiriyor: “İl Milli Eğitim’den bir şube başkanının gönderdiği bir uygulama. Okullara söylenen valilik onayı olmasa da ben sizin arkanızdayım, yapın mesajı.”

Dizlerde etek giyen öğretmene soruşturma
Okulda olan biten saymakla bitmiyor. Eğitim Bir Sen’in yaptığı kampanyaya Pursaklar Orta Okulu’nda çok sayıda kişi katıldı. Öğretmenler derse türbanla girdi. Gülcan Öğretmen “Hatta okulumuza gelen müfettişlerle yapılan genel öğretmen toplantısına da türbanla giren öğretmenlerimiz oldu” diyor. Bütün bunlara karşılık okul idaresi diz ortasında etek giyen bir öğretmene kılık kıyafet yönetmeliğine uymadığı gerekçesiyle savunma yazdırdı. Daha sonra aynı savunma türbanla girenlere de yaptırıldı.

Öğretmenlerden savunma istemek için kılık kıyafet yönetmeliğine aykırılık beklenmiyor. Gülcan öğretmen anlatıyor:

“Bir gün dersteyken yaklaşık 10-15 öğretmenin ismi toplantı salonuna çağrıldı. Gittiğimizde davranış notlarını girmediğimiz ve bu yüzden savunma yazmamız istendi. Masanın etrafında oturan tüm öğretmenlere müdür yardımcısı A4 kağıtlarını önümüze sıralayarak savunma yazın dedi. Ben bu süreçte e okul şifremi epeydir kaybetmiştim. Ve bizden savunma isteyen müdür yardımcısından 2-3 kere şifre istedim uygun olmadı için veremedi. Bende başka bir müdür yardımcısından e okul şifresi aldım. Yani savunma istendiği gün 5 gündür e okul şifresine sahiptim. Bu yüzden suç işlemediğimi bu yüzden savunma yazmayacağımı söyledim. Kaldı ki savunma bu şekilde istenmez. Öğretmene sarı zarf verilir savunma için süre verilir vs. yapılan uygulama usulsüzdü.

‘Sanki okul bir şirket, o da patronu’
“Savunma yazmak istemediğimi söylediğimde müdür yardımcısı bana ‘O halde istifanı ver git, bizde yeni bir öğretmen bulalım’ dedi. Yani okul bir şirket, o da o şirketin patronuymuş gibi beni sözüm ona kapı dışarı etmeye kalktı. Ben de bunun üzerine Pursaklar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne kendisini şikâyet eden bir dilekçe yazdım. Bu arada Eğitim Sen’e durumu haber verdim ve gelip okulla görüştüler.”

Tüm bu olanlardan sonra öğrenciler Gülcan Öğretmen’in yaşadıklarını bir şekilde duydu ve “Sizi kovdular mı öğretmenim?” şeklinde sorular sordular. Gülcan Öğretmen yaşadıklarının mesleki onurunu zedelediği düşüncesiyle 11 Mayıs’ta işten ayrıldı.

Sendika.Org