Diyarbakır’daki çatışmanın ardından İnsan Hakları Derneği (İHD), Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), Türkiye Barış Meclisi, Türk Tabipler Birliği (TTB), Halkevleri, EMEP, ÖDP ve BDP’den açıklamalar geldi DTK’nın “demokratik özerklik” ilan ettiği toplantının çıkışında bir açıklama yapan BDP grup başkanı Selahattin Demirtaş şunları söyledi: “Her şeyden önce çok üzgün olduğumuzu belirtmek isterim. Türkiye’de bugüne kadar bu […]
Diyarbakır’daki çatışmanın ardından İnsan Hakları Derneği (İHD), Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), Türkiye Barış Meclisi, Türk Tabipler Birliği (TTB), Halkevleri, EMEP, ÖDP ve BDP’den açıklamalar geldi
DTK’nın “demokratik özerklik” ilan ettiği toplantının çıkışında bir açıklama yapan BDP grup başkanı Selahattin Demirtaş şunları söyledi: “Her şeyden önce çok üzgün olduğumuzu belirtmek isterim. Türkiye’de bugüne kadar bu mesele yüzünden, Kürt sorunu yüzünden yaşanan çatışmalarda yitirdiğimiz her genç Türkiye’nin değeridir. Ortak paydasıdır, ortak acısıdır. Siyasetin çözüm bulmaması, siyasetin cesaretsizliğinin bedelini bugün gençler ödüyorlar. Çok acı bir durum. Bütün bu olup bitenlerde Türkiye’de siyaset kanallarının çözüm üretmek yerine, siyaset kanallarını tıkayarak, siyaset kanallarını çözümsüzlüğe iterek, çözümsüzlük politikalarını üreten başta siyasetçiler sorumludur. Umut ediyorum bu son acı olur.”
Türkiye Barış Meclisi: Yeter!
Barış Meclisi’nin 15 Temmuz tarihli açıklaması şöyle: “Süren askeri operasyonlarda ve silahlı çatışmalarda daha kaç insanımızı toprağa vereceğimizi ve herkesi yakan bu ateşin daha kaç ocağı söndüreceğini bilememek, bizleri ve tüm insanlarımızı kahrediyor. Her kurşun bizden bir parçamızı koparıyor her ölüm bizi barıştan ve çözümden bir adım daha uzaklaştırıyor. Acımız büyük, yaşamlarını yitirenlerin ailelerine ve yakınlarına başsağlığı ve yaralılara acil şifalar diliyoruz. Kürt Sorunu’nun demokratik çözümsüzlüğündeki ısrar, isteksizlik, tereddütlü davranış ve zamanında hareket etmemenin bedelini bu toprakların insanları on yıllardır çok ağır ödüyor.
Artık yeter, sabır taşı çatlamak üzere, ölümlere, acılara ve çözümsüzlüğe bir an önce son verilsin.”
Barış Meclisi bir önceki açıklamasında da kaçırılan asker ve sağlık görevlilerinin kurtarılması için devreye girebileceklerini açıklamıştı.
TTB tarafından yapılan tek satırlık açıklamada; “Şiddet ve silahtan başka yol bilmeyenlere yazıklar olsun, hepimizin başı sağolsun” denildi.
İnsan Hakları Derneği ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı tarafından yapılan ortak açıklamada: “Hükümetin demokratik ve barışçıl çözüm konusunda gerekli yasal ve anayasal tedbirleri vakit kaybetmeden, biran önce almasını ve tüm devlet görevlilerinin buna uygun davranmasını istiyoruz. Barış istiyoruz, Herkese Yaşam Hakkı istiyoruz. Çok mu?” denildi: Barış İçin Daha Kaç İnsan Ölecek?
Halkevleri Genel Başkanı İlknur Birol adına yayımlanan açıklamada, dökülen kanın sorumlusunun AKP olduğu vurgulanırken, bu acının halkların ortak acısı olduğu ve çözümün de bu acıyı yüreğinde duyanların mücadelesiyle geleceği belirtildi.
Birol şöyle dedi: “Kürt halkının kendisini ve taleplerini yasal demokratik barışçıl mücadele kanallarından ifade etmesinin önünü tıkayan, Kürt halkının seçilmiş vekillerinin milletvekilliklerini gasp eden, “Kürt sorunu yoktur”la somutlanan şoven söyleme ve uygulamalara sarılan AKP iktidarı yaşananların baş sorumlusudur. Yakınlarını kaybedenler başta olmak üzere Türkiye halklarına baş sağlığı dilerken bir kez daha demokratik, barışçıl bir çözüm için siyasal iktidarı adım atmaya çağırıyoruz.” (Açıklamanın tam metni)
EMEP konuyla ilgili açıklamasında, “Kürt sorununda çözümsüzlükte ve şiddet politikalarında ısrar eden devlet ve icra organı olan AKP Hükümetidir” dedi: Kürt Sorununda Çözümsüzlük Politikaları Öldürmeye Devam Ediyor
ÖDP ise açıklamasında “Barış, kardeşlik ve demokratik çözüm sözleri de anlamını yitirmeden hemen şimdi siyasi-askeri operasyonlara son verilmeli; PKK silahları susturmalıdır” denildi:Acımızı Bir Barış Çığlığına Dönüştürmekten Başka Çare Yoktur
Sendika.Org