Maraş Katliamı Cumhuriyet tarihinin en büyük toplu katliamı olarak tarihin karanlık sayfalarında yer almıştır. 32 yıl önce 19 Aralık 1978’de Maraş’ta ırkçı gericilerin saldırısı sonucu 100’den fazla Alevi öldürülmüş, 500’den fazla kişi de yaralanmıştı.

2 gün süren olaylar, dönemin devlet güçlerinin gözleri önünde gerçekleşmiştir. Türkiye’yi 12 Eylül faşist darbesine götürmek isteyen güçler, kanlı provasını bu katliamla yapmışlardır.

Aradan geçen 32 yılda Maraş Katliamı’nın sorumluları ortaya çıkarılmamıştır. Tetikçi ve katil olarak olaya katılanların bazıları da sonradan parti yöneticisi ve milletvekili olarak karşımıza çıkmışlardır.

32 yıl önceki zihniyetin bugün de devam ettiği gün gibi ortadadır. Her fırsatta darbeciliğe karşı olduklarını söyleyenler, Maraş Katliamı’nın bir numaralı sanıklarını Alevi Çalıştayı’na davet ederek adeta bizimle alay etmişlerdir.

Daha dün Alevi-Sünni çatışması yaratarak katliam yapanlar, bugün aynı zihniyetle Kürt-Türk çatışmasını kışkırtıyorlar. Bu ülkede kardeşçe ve bir arada yaşamanın vazgeçilmez şartı, karşılıklı haklara saygıdan geçmektedir. Artık horlanarak, ezilerek değil, başı dik olarak yaşamak istiyoruz. Bölünerek, türlü oyunlara alet edilerek, ortak çıkarları olan insanları birbirine düşman ederek bir yere varılamayacağının görülmesini istiyoruz. Bizlerin özgürlüğünü kısıtlayanların kendilerinin de özgür olamayacaklarını kavramalarını istiyoruz.

Bizler, demokrasiye, insan haklarına inanan, Maraş Katliamı’nın mağduru ve 12 Eylül Darbesi’nin muhatapları olarak soruyoruz:

. Devletin arşivlerinde yer alan Maraş Katliamı dosyaları neden açıklanmıyor?

. Maraş Katliamı’nı tezgâhlayıp 12 Eylül Darbesi’ni gerçekleştirenler neden yargılanmıyor?

. Anayasa değişikliğinden ‘evet’ çıktığına göre yargılamalarının ne gibi engelleri var?

* Ahmet Kartalkanat
İstanbul Pazarcık Narlı Derneği Başkanı