İktidar anayasa değişikliği ile “ileri demokrasi”ye geçtiğimizden bahsederken, İstanbul Üniversitesi (İ.Ü.) yine disiplin cezalarıyla açıldı. Türkiye’nin en büyük ve eski üniversitesi niteliğindeki İ.Ü’de çok sayıda öğrenci “slogan atmak” gibi gerekçelerle uzaklaştırma cezası aldı. Üniversite yönetiminin fişleme alışkanlığı ise tam hız sürüyor İstanbul Üniversitesi, bu yıl da disiplin cezalarıyla açıldı. Aynı zamanda başbakanın özel doktoru olan […]
İktidar anayasa değişikliği ile “ileri demokrasi”ye geçtiğimizden bahsederken, İstanbul Üniversitesi (İ.Ü.) yine disiplin cezalarıyla açıldı. Türkiye’nin en büyük ve eski üniversitesi niteliğindeki İ.Ü’de çok sayıda öğrenci “slogan atmak” gibi gerekçelerle uzaklaştırma cezası aldı. Üniversite yönetiminin fişleme alışkanlığı ise tam hız sürüyor
İstanbul Üniversitesi, bu yıl da disiplin cezalarıyla açıldı. Aynı zamanda başbakanın özel doktoru olan rektör Yunus Söylet’in yönetimindeki İ.Ü.’nün muhalif öğrencilere sudan sebeplerle disiplin cezaları yağdırması sürekli gündeme geliyor.
Bu kez cezaların sebepleri; “1 Mayıs mitingine çağrı afişleri asmak, slogan atmak, üniversite kapısından zorla girmek…”
1 Mayıs yasal değil miydi?
İ.Ü, üniversite duvarlarına “1 Mayıs’a çağrı yapan afişler asmak” gerekçesiyle hukuk ve iletişim fakültelerinden birer öğrenciye 1 haftalık uzaklaştırma cezası verdi. Cezaya gerekçe olan Öğrenci Kolektifleri imzalı afişlerde, Bakan Faruk Çelik ve İstanbul Valisi Muammer Güler’in televizyon ekranlarından “ben de katılacağım” dediği 1 Mayıs Taksim mitingine çağrı yapılıyordu.
Cezalara bakıldığında İstanbul Üniversitesi’nde slogan atmak da suç kapsamında değerlendiriliyor. Kızıldere katliamının yıl dönümünde anma düzenleyen Öğrenci Kolektifleri üyesi 5 öğrenciye 1’er ay, 1 öğrenciye ise iki dönem disiplin cezası verildi.
Bir diğer ceza gerekçesi de “okula zorla girme”. Bir üniversite öğrencisinin eğitim gördüğü fakülteye zorla girmesini göz önüne getirmek oldukça mantıksız.
Fişleme en basit belgede bile sürüyor
Öte yandan iktidarın anayasa değişikliği ile sona erecek dediği fişleme uygulaması da İstanbul Üniversitesi’nde sürüyor. İstanbul Üniversitesi, akbil için verdiği öğrenci belgelerinde dahi öğrencinin aldığı disiplin soruşturmalarını sıralıyor. İETT’ye verilecek öğrenci belgelerinde “disiplin seceresi”ne neden yer verildiği de bilinmiyor.
Sendika.Org