Halkevleri’nin 20. Olağan Genel Kurulu’nun ikinci günü önümüzdeki dönem mücadele programı tartışmaları ve oylama ile sona erdi. İki gün süren Genel Kurul’da neo-liberal saldırılar karşısında halkın hakları mücadelesinin yükseltilmesi karar altına alındı. Ülkemizin içinden geçtiği koşullar karşısında Halkevleri’nin tavrı ve çizgisi ortaya konuldu. Dün gerçekleşen ilk iki oturumdan sonra bugün saat 10.00’da İnşaat Mühendisleri Odası […]
Halkevleri’nin 20. Olağan Genel Kurulu’nun ikinci günü önümüzdeki dönem mücadele programı tartışmaları ve oylama ile sona erdi. İki gün süren Genel Kurul’da neo-liberal saldırılar karşısında halkın hakları mücadelesinin yükseltilmesi karar altına alındı. Ülkemizin içinden geçtiği koşullar karşısında Halkevleri’nin tavrı ve çizgisi ortaya konuldu.
Dün gerçekleşen ilk iki oturumdan sonra bugün saat 10.00’da İnşaat Mühendisleri Odası Teoman Öztürk Salonu’nda Genel Kurul’un ikinci günü gerçekleşti. İlknur Birol’un açılış konuşması ile başlayan sabah oturumunda haklar mücadelesi alanındaki deneyimler ve öngörüler paylaşıldı. Farklı hak başlıklarına yönelik olası gelişmeler değerlendirilerek, haklar mücadelesinin ilerletilmesinin somut yol ve yöntemleri tespit edilmeye çalışıldı.
Öğleden sonra gerçekleşen ikinci oturumda ise siyasal durum değerlendirmesi ve yerel seçim gündemleri tartışıldı. Gerçekleşen tartışmalar sonrası oylamaya geçilerek Halkevleri’nin önümüzdeki dönem Genel Yönetim Kurulu seçildi.
Genel Kurul’da mücadele programı kapsamında haklar mücadelesinin ilerletilmesi, gericiliğe karşı etkin mücadele edilmesi, kardeşliğin ülkesi ve yeniden kardeşleşme projesinin olanaklarının yaratılması, emperyalizmin neo-liberal saldırılarına karşı bağımsız bir ülke talebinin örgütlenmesi karar altına alındı.
Örgütsel işleyiş açısından kurumsallaşma yolunda önemli adımlar atılmasını sağlayacak bir dizi uygulama tartışılırken bir yandan da toplumun farklı kesimlerinden meslek örgütü yöneticileri, aydınlar, yazarlar, akademisyenler, gazeteciler, sendika yöneticileri ve kitle örgütü temsilcilerinden oluşan Halkevleri Yüksek Danışma Kurulu kurulmasına karar verildi. Kurul’un, Halkevleri’nin çalışma ve etkinliklerine yönelik tavsiyelerde bulunması ve farklı gündemlerde Halkevleri politikalarının derinleşmesine katkı sağlaması amaçlanıyor.
Bu kararların ardından oylamaya geçilen Genel Kurul’da yeni dönem yönetimi belirlendi. Yapılan oylama sonucunda İlknur Birol’un Genel Başkanlığı’nda; Ender Büyükçulha, Oya Ersoy, Cem Erkat, Samut Karabulut, Özgür Tüfekçi, Serhad Savaş, Yasin Çetiner, Dilşat Aktaş, Atilla Kart, Durdu Özpolat, Muharrem İnce, Muharrem Kılıç, Metin Özuğurlu, Çetin Uygur, Ertuğrul Şenoğlu, Kutay Meriç, Nuri Günay (Bölge Temsilcisi), Mustafa Karabulutlar (Bölge Temsilcisi), Metin Kaya (Bölge Temsilcisi), Mehmet Emre Battal (Bölge Temsilcisi), Nejat Yaraş (Bölge Temsilcisi), Hasan Coşar (Bölge Temsilcisi), Osman Dalgalı (Bölge Temsilcisi), Mahir Mansuroğlu (Bölge Temsilcisi), Adnan Yılmaz (Bölge Temsilcisi), Mustafa Tüm (Bölge Temsilcisi), Önder Özdemir (Bölge Temsilcisi), Nail Tursun (Bölge Temsilcisi) Genel Yönetim Kurulu’na seçildiler.
Halkevleri 20. Olağan Genel Kurulu’nda tartışılan başlıklar ve tartışma içerikleri ise şöyle:
Eğitim Hakkı
Bahçelievler, Kocaeli, Mamak, İzmir Çiğli/Konak, İstanbul Halkevleri tarafından yapılan sunuş ve tartışmalarda eğitim hakkı mücadelesinin somut durumu ve geleceği tartışıldı. Yapılan sunuşlarda eğitim hakkını savunmak için veli, öğretmen ve öğrencilerden oluşan bir örgütlenmenin gerçekleşmesi gerektiğine dikkat çekildi. Eğitim hakkı mücadelesinin eğitim emekçilerinin örgütlü mücadelesi ile birleştirilmesi; gerici cemaat ağları karşısında halkın ilerici dayanışma ağlarının örülmesi için yerel kurs faaliyetlerine ağırlık verilmesi gerektiğine değinildi.
Sağlık Hakkı:
TTB Merkez Konsey Üyesi Ali Çerkezoğlu, Halkevcilere sağlık hakkı mücadelesi için ışık tutacak bir sunuş yaptı. Halkın Hakları Forumu Sağlık Hakkı Atölyesi’nin moderatörlerinden olan Çerkezoğlu, sağlığın piyasalaştırılmasını doğallaştıran ideolojik hegemonyanın kırılması; sağlık hakkı sorununda pozitif çözümler üreten bir çizginin belirlenmesi; sağlık hakkı için yerellerde ortak komitelerin/meclislerin kurulması önerilerinde bulundu. Ümraniye ve İzmir Halkevleri de SSGSS sürecinde edindikleri mücadele deneyimlerini aktardılar.
Barınma Hakkı
Dikmen Vadisi ve Mamak Barınma Hakkı Büroları temsilcileri yaptıkları sunuşlarda, yerinde ıslah ve herkesi kapsayan çözüm taleplerinden hareketle barınma hakkı komisyonlarının kurulması ve bu komisyonların kentsel dönüşüm projelerinde söz sahibi olmasını önlerine koyduklarını ifade ettiler. Oluşturulan komisyonlarda konunun uzmanları ve meslek odası üyeleri ile mahalle temsilcilerinin bulunmasının gereğine değindiler.
Su Hakkı Özelleştirilmesi gündemde olan su için, Halkevleri adına Su Hakkı Atölyesi’nden Dilşat Aktaş bir sunuş yaptı. Aktaş sunuşunda 2009 Dünya Su Forumu’na kadar toplumun tüm bileşenlerinin dahil olduğu etkili bir mücadele çizgisinin örülmesini ve Dünya Su Forumu ile eşzamanlı olarak alternatif bir forum yapılmasını önerdi.
Enerji Hakkı
Sendika.org yazarı Ali Ergin Demirhan yaptığı sunuşta ülkemizin önümüzdeki dönemde hızlı bir enerji özelleştirmesi ile karşı karşıya kalacağını belirterek bu durumun yaratacağı mağduriyetler karşısında doğrudan eylemler gerçekleştirmenin önemine değindi. Demirhan, elektrik mühendislerinden enerji sektöründe çalışan işçilere kadar geniş bileşenlerin yer aldığı bir meclis kurulmasının gerekli olduğuna vurgu yaptı.
Tarım Beslenme
Eskişehir Halkevi adına yapılan sunuşta, IMF ve DB patentli tarım politikaları ve yaşanan dünya gıda krizi ile beraber bu konuya yönelik çalışmaların derinleştirilmesi gerektiğine değinildi. Eskişehir’de ekmek zamları sonrası tüm muhalefet bileşenlerine yönelik ortak meclis çağrısı yaptıkları aktarıldı.
İletişim Hakkı
Mahmut Hamsici tarafından yapılan sunuşta, medya sektöründe tekelci sermayenin medyası ve AKP yandaşı medya gruplarının iki ana bloğu oluşturduğu tespit edilerek ha0lkın haber alma hakkının gasp edilmesine karşı “halk medyası” tartışmasının yapılması gerektiği belirtildi. Hamsici, “sadece gazeteciler değil, okuma yazma bilen ve cep telefonu kullanan herkes haber yapabilir” ilkesine dayanan ve tabandan merkeze demokratik bir işleyişe sahip olabilecek halk medyası fikrinin mevcut birikimle beraber kurulması için adımlar atılması gerektiğini ifade etti.
Kültür Sanat:
Mehmet Tok tarafından y
apılan sunuşta, egemen ideolojinin kendi kültürünü yaratarak yaşamın her alanına işlediği koşullarda alternatif kültür yaratabilmenin olanak ve zeminleri tartıştırıldı. Halkevleri’nde gerçekleşen çeşitli faaliyet ve etkinliklerin daha kolektif biçimlerde örgütlenmesi, merkezi düzeyde ise İşçi Filmleri Festivali vb. etkinliklere aynı özenle devam edilmesi gerektiği belirtildi.
Kadın
Halkevci Kadınlar tarafından ortak hazırlanan sunuşta Halkevleri’nin merkezi düzeyde kadın politikalarının inşasının gelinen noktada kaçınılmaz olduğu tespit edilerek bir kadın sekreterliğinin kurulması önerisinde bulunuldu. Haklar mücadelesinde ise kadınların özne olmasının öneminden hareketle farklı yöntemlerin geliştirilmesi ihtiyacına dikkat çekildi.
Gericiliğe karşı mücadele ve yeniden kardeşleşme önümüzdeki dönem siyasal çizginin temel taşlarından
Haklar mücadelesinin ardından Örgütlenme Sekreteri Samut Karabulut mevcut siyasal gelişmeleri değerlendirerek bu koşullardan Halkevciler olarak üstlerine çıkarttıkları vazifeleri ortaya koydu. Karabulut önümüzdeki dönem gericiliğe karşı mücadelenin siyasal açıdan kaçınılmaz bir görev olduğunu dile getirirken, yeniden kardeşleşme projesi kapsamında emekçi halkların ortak çıkarlar zemininde emek temelli birlikteliğine ihtiyaç olduğunu ifade etti.
Yerel seçimler konusunda ise GYK Üyesi Kutay Meriç halk demokrasisi ve kamusal hakların talep edildiği seçim programının hayata geçirilmesini önererek, yerellerde kurulacak hak mücadelesi eksenli meclislerde muhtarların önemli olduğunu ve geniş bir projeksiyonla bakarak yerel seçimlerin haklar mücadelesine ivme kazandıracağı ifade etti.
Genel Sekreter Ender Büyükçulha ise Halkevleri’ne yönelik artan baskılar ve cezalara değinirken bir yandan da Halkevi şubelerinin kurumsallaşması için gerekli adımların neler olabileceğini tartıştı.
Yapılan konuşmaların ardından Genel Kurul’da alınan kararlar okunarak oylamaya sunuldu. Karar deklarasyonunun oybirliği ile kabul edilmesinden sonra oylama yapılarak yeni dönem yönetimi belirlendi. Yeni Genel Başkan İlknur Birol Halkevcilere seslenerek, halkların umudu olan Halkevcilere yeni dönemde de aynı inanç ve kararlılıkla mücadelelerini yükseltme çağrısında bulundu. Birol’un konuşması salonda ayakta ve sık sık alkışlarla kesilerek dinlendi. Genel Kurul kapatılıyorken Halkevciler”Söz Yetki Karar İktidar Halka, Üreten Biziz Yöneten de Biz Olacağız” sloganları attı.
Sendika.org