Muğla Milas’a bağlı İkizköy’de jandarma eşliğinde kesim ekiplerinin zeytinliklere girmesine tepki gösteren köylülerin gözaltına alınmasına karşı Toprağımızı Vermiyoruz İstanbul Kampanya Grubu’nun çağrısıyla yaşam savunucuları Kadıköy’de. Yaşam savunucuları Maden Kanunu’nun bir işgal kanunu olduğunu işgalin Akbelen’den başladığını dile getirdi. “Bugün İkizköy’de, yarın her yerde” diyen yaşam savunucuları, kanunun iptal edilmesini istedi
Muğla Milas’a bağlı İkizköy’de jandarma eşliğinde kesim ekiplerinin zeytinliklere girmesine tepki gösteren köylülerin gözaltına alınmasına karşı Toprağımızı Vermiyoruz İstanbul Kampanya Grubu’nun çağrısıyla yaşam savunucuları Kadıköy’de bir araya geldi.
Yaşam savunucuları İkizköy için sokakta
“Maden yasası bir işgal yasasıdır. İşgal, Akbelen’den başlamıştır. AYM’ye sesleniyoruz. Bu yasayı iptal edin”
Kesim ekipleri jandarma eşliğinde zeytinliklere girmiş ve karşı koyan köylüler gözaltına alınmıştı https://t.co/UjsGcYOQtM pic.twitter.com/jbhn4RKXZm
— sendika.org (@sendika_org) September 15, 2025
Yaşam savunucuları kamuoyunda Maden Kanunu, Zeytinlik Kanunu veya Süper İzin kanunu olarak anılan kanunun bir işgal kanunu olduğunu işgalin Akbelen’den başladığını dile getirdi. “Bugün İkizköy’de, yarın her yerde” diyen yaşam savunucuları, kanunun tapulu mülkleri dahi şirketlerin rantına açabildiğinin altını çizdi. Bu yüzden Anayasa Mahkemesi’ne de başvurduklarını söyleyen yaşam savunucuları, AYM’ye de seslenerek kanunu iptal etmeye çağırdı.
Kanunun ormanları, su havzalarını, zeytinlikleri, meraları ve tarım alanlarını tehdit ettiğini ifade eden yaşam savunucuları bu alanların maden ve enerji şirketlerine peşkeş çekilmek istendiğini belirtti.
Yaşam savunucuları Muğla çevresinde su kıtlıklarının yaşandığını, bunun daha da ileri bir boyut kazanacağını, zeytinliklerin tahrip edilmesiyle zeytin ve zeytinyağı fiyatlarında bir enflasyon yaşanacağını ifade etti.
Milas ve Yatağan’da su kaynakları ve tarım alanlarının yok olmasından dolayı 48 köyün yok olma tehlikesi altında olduğunu söyleyen yaşam savunucuları, Akbelen’de başlayan işgalin derhal durdurulması gerektiğini ifade etti.
Yaşam savunucuları kanunla birlikte köylülerin üretimden kopacağını, topraklarını kaybedeceğini; buna bağlı olarak gıda enflasyonunun tırmanacağını; su varlıklarının yok olacağını söyledi. Termik santraller nedeniyle bölge halkının sağlığının da tehlikeye gireceğini söyleyen yaşam savunucuları, bölge ekosisteminin de tahrip olacağını vurguladı.
Muğla Milas’a bağlı İkizköy’de jandarma eşliğinde kesim ekiplerinin zeytinliklere girmesine tepki gösteren köylüler gözaltına alındı.
12 Eylül’de şirket yetkilileri, zeytinliklere girerek “söküm öncesi hazırlığı” olarak sayım yapıyor olmasına karşı köylüler tarlalara inerek bu sayıma karşı direnmiş, sosyal medya platformu X üzerinden yaptıkları paylaşımlarla bunu duyurmuştu.
Köylüler, sosyal medya platformlarında yaptıkları paylaşımlarda sabah erken saatlerde kamyonlar, kesim ekipleri ve jandarmanın Akbelen’e gelerek zeytin kıyımına başladığını duyurdu. İkizköy muhtarı Nejla Işık yaptığı konuşmada kamuoyuna çağrıda bulundu. Işık, zeytin ağaçlarını üzerlerindeki meyvelerle söküldüğünü belirterek “Bunu göstermek için alana gitmeye çalışıyoruz” dedi.
Gözaltına alınan dört İkizköylü, üç saat sonra tutuldukları Milas İlçe Jandarma Karakolu’ndan serbest bırakıldı.
Sendika.Org