Artvin’nin Borçka ilçesi Cankurtaran mevkiinde YAPISOY şirketinin yapmak istediği ağaç kesimini engellemeye çalışırken Muhammet Ustabaş tarafından Fikret Merttürk’e ait silahla katledilen yaşam savunucusu Reşit Kibar’ın davasında keşif yapıldı. Keşif öncesinde köylülerin avukatlarına üst araması dayatılırken avukatların itirazları sonucunda üst araması yapılmadı. Keşifin ardından yapılan konuşmalarda 26 Eylül’de yapılacak olan duruşmaya çağrı yapıldı
Artvin’nin Borçka ilçesi Cankurtaran mevkiinde YAPISOY şirketinin yapmak istediği ağaç kesimini engellemeye çalışırken Muhammet Ustabaş tarafından Fikret Merttürk’e ait silahla katledilen yaşam savunucusu Reşit Kibar’ın davasında keşif yapıldı.
Keşif öncesinde köylülerin avukatlarına üst araması dayatıldı. Avukatların üst aramasına yönelik itirazları sonucunda üst araması yapılmazken keşif mahalline araçla girilmemesi yönünde verilen sebebiyle olay mahaline yürüyerek gidildi.
Katil Muhammet Ustabaş ve silah sahibi Fikret Merttürk’ün de katıldığı keşif esnasında katille ilişkili şahıslar tarafından provokasyon yaratılmak istendi.
Artvin Barosu avukatlarından Ayla Varan, yaptığı açıklamada, ”Evet, bugün vahim olayla ilgili keşfe geldik. Dosyada istediğimiz noktada mıyız? Hayır, değiliz. Çünkü hâlâ tutuklanmayan sanık var. Avukat arkadaşların keşif sahasına aranarak alınmasını kınıyorum. Ben de dâhil olmak üzere Artvin’den buraya kadar 4 kez kimlik kontrolünden geçtim. İstediğimiz, adaletin tecelli etmesi. Gideni geri getiremeyeceğiz ama inancımız, adaletin tecelli etmesi yönündedir” dedi.
Çifteköprü köylülerinden ve saldırıdan sağ kurtulan Artvin Halkevi yöneticisi Dursun Ali Koyuncu yaptığı konuşmada katil zanlısının ilişkili olduğu kişilerin alana gelerek kendilerini provoke etmeye çalıştıklarını belirterek alınan güvenlik önlemleri nedeniyle bölgeye yürüyerek gitmek zorunda kaldıklarını belirtti. “Bir kaybımız olmasına rağmen, sanki öldüren bizmişiz gibi muamele görüyoruz” diye konuşan Koyuncu, “Bu dava bir rant kavgasına çevrilmek isteniyor. Biz en başından beri söylüyoruz: Bu cinayet, organize bir suç örgütü tarafından işlendi” dedi. Koyuncu şu ifadeleri kullandı:
Sabahın ilk saatlerinden itibaren köyümüz abluka altına alındı. Güvenlik önlemlerini anlayabiliyoruz ama provokasyon hiç durmadı. Katil zanlısının ilişkili olduğu kişiler aramıza karışarak bizi provoke etmeye çalıştılar. Keşif sahasına yürüyerek gitmek zorunda kaldık. Reşit Kibar’ın kardeşleri, arkadaşları ve köylüleri olarak büyük bir vicdansızlıkla karşı karşıyayız. Bir kaybımız olmasına rağmen, sanki öldüren bizmişiz gibi muamele görüyoruz. Bugün buraya Reşit abimizin davasını aydınlatmak için geldik. 3-4 gün sonra, 3 Eylül’de ölüm yıldönümü. Tüm doğa dostlarını o gün Cankurtaran’a davet ediyoruz.
Mahkeme heyeti bile bize suçlu muamelesi yaptı. Türkiye’de adalet çöktü. Bu dava bir rant kavgasına çevrilmek isteniyor. Biz en başından beri söylüyoruz: Bu cinayet, organize bir suç örgütü tarafından işlendi. Er ya da geç bu adalet yerini bulacak. 3 Eylül ve 26 Eylül’de tüm doğa dostlarını yanımızda olmaya çağırıyoruz. Bizim sesimiz güçlü çıkmazsa bu adalet sağlanmaz.
İstanbul Barosu avukatlarından Mehmedali Barış Beşli ise “İstanbul Barosu olarak çevre adaletini çok önemsiyoruz. Bunu adaletin bir sac ayağı olarak görüyoruz. Cankurtaran köylülerinin çevre için verdiği mücadele, ülkemiz adına önemlidir. Reşit Kibar’ın, ormanları savunurken hayatını kaybetmesi çok üzücü. Bu davayı kamu adına, önemli bir çevre davası olarak takip edeceğiz. Sorumluların yargılanması için elimizden gelen katkıyı sunacağız” dedi.
Artvin Barosu avukatlarından Reşat Murat Genç de, “Türkiye Barolar Birliği olarak bu davanın acil bir şekilde yargılanması için takipçisiyiz. Reşit Kibar bir paylaşımında, ‘Burada bir ağaç kesilirse burada benim selam okunur’ demişti. Nitekim o, bir ağacın kesilmemesi için mücadele ederken katledildi. Bu davanın çevre mücadelesi açısından öneminin farkındayız ve takipçisi olacağız” dedi.
Sendika.Org, ANKA