3 Temmuz’dan beri Meclis yakınındaki Cemal Süreyya Parkı’nda nöbette olan yaşam savunucuları, direnişin 10. gününde yayımladıkları açık mektupla mücadelelerine destek istedi. Herkesi nöbete desteğe çağıran yaşam savunucuları, taslağı Meclis’e sunan vekillerden de taslağı geri çekmelerini istedi
Zeytinliklerin ve meraların maden projelerine açılmasını kolaylaştıran “süper talan yasası” hâlâ Meclis’te. 3 Temmuz’dan beri Meclis yakınındaki Cemal Süreyya Parkı’nda nöbette olan yaşam savunucuları, direnişin 10. gününde yayımladıkları açık mektupla mücadelelerine destek istedi.
“Bizim gidecek başka bir yerimiz yok!” diyen yaşam savunucuları, tüm siyasi partileri ve demokratik kitle örgütlerini nöbetlerine desteğe çağırdı. Taslağı Meclis’e sunan vekillerden de taslağı geri çekmelerini isteyen yaşam savunucuları taslağın Meclis Genel Kurulu’na gelmesi halinde tüm köylülerin ve yaşam savunucularının yeniden Meclis’te olacağını ifade etti
Mektubun tamamı şöyle:
Bizler bu ülkenin köylüleriyiz. Çiftçilik, hayvancılık yaparız. Sofranızdaki gıdayı biz üretiriz. Köyümüz, toprağımız vatanımızdır. Bu topraklarda doğduk, bu topraklarda yaşamak istiyoruz.
Şu anda topraklarımızdan uzakta, Ankara’dayız. 3 Temmuz gününden beri TBMM’nin yakınında bulunan Cemal Süreyya parkında yatıp kalkıyoruz. Tarımın yoğunlaştığı dönemde, harmanımızı ve hayvanlarımızı bırakarak geldik. Her şeyimizi bırakarak kamuoyuna, ülkemize, insanlarımıza sığınmak için geldik.
Bizleri buraya getiren şey 13 Haziran tarihinde meclise sunulan bir torba yasa tasarısı. Bizim için özetle bu tasarı biz köylülerin yaşadığı toprakları madencilik faaliyetlerine açıyor. Orman, mera ve zeytinliklerimizin korunmasını sağlayan diğer yasaları delip geçiyor.
İşin özü, bu yasa geçerse, maden şirketleri istediği için topraklarımıza el konulacak. Zeytinlerimiz, köylerimiz zorla taşınacak. Bizleri göç etmeye zorlayacaklar. İstemiyoruz!
Biz üretmek istiyoruz. Ormanlarımızın, meralarımızın, zeytin ağaçlarımızın, su kaynaklarımızın, yaşamlarımızın yok edilmesini istemiyoruz. Buna razı değiliz.
Buna razı olmadığımız için Ankara’ya geldik.
Yasa tasarısı ilgili komisyonda kabul edilerek Meclis Genel Kurulu’na havale edildi. 13 Haziran’dan beri yüzlerce köylü dört defa Ankara’ya geldik, taleplerimizi kamuoyuyla paylaştık, görüşmeler yaptık, derdimizi anlattık, yasayı istemediğimizi, razı olmadığımızı ifade ettik. Çaresiz kaldık. Nöbete başladık. Çünkü bu tasarı geçerse başımıza gelecekleri biliyoruz.
Bizim gidecek başka bir yerimiz yok!
Yasa tasarısı geri çekilene kadar nöbetteyiz. Bu yasa başta biz köylüler olmak üzere tüm ülkemizin meselesidir. Dolayısıyla;
- Parti ayrımı olmaksızın tüm vekillerimizden sesimizi duymasını, bizleri görmesini istiyoruz. Tüm vekillerimizle görüşmeye, sözümüzü ifade etmeye hazırız.
- Tasarıyı meclise sunan vekillerimiz başta olmak üzere ilgili tüm yetkililerden yasa tasarısını geri çekmelerini istiyoruz.
- Tüm siyasi parti temsilcilerini, sendikaları, sivil toplum örgütlerini nöbet alanımızı ziyaret etmeye bekliyoruz. Bizleri dinlemenizi istiyoruz.
- Tüm herkesten sosyal medyada paylaşımlar yaparak, eşinize dostunuza komşunuza anlatarak bu haklı sesi yaygınlaştırmanızı istiyoruz.
- Tüm yurttaşlardan, üyesi oldukları partilerin yöneticilerine taleplerimizi sahiplendiklerini ve bu yönde bir tutum alınmasını beklediklerini ifade etmelerini istiyoruz.
- Madenlerden etkilenen bölgelerin yöre dernekleri ve sivil toplum kuruluşları başta olmak üzere tüm yerel örgütleri taleplerimizi sahiplenmeye ve sesimizi duyurmaya çağırıyoruz.
- Ankara’da bulunmayıp bizlere destek olmak isteyen tüm sivil toplum kuruluşları, sendikalar, öğrenciler, emekliler; kısacası tüm yurttaşlardan bulundukları yerlerde sesimizi duyurmak için çalışmalar yapmalarını bekliyoruz. #MadenYasasınıGeriÇek içeriğiyle yapacağınız her türlü çalışma bize destek olacaktır.
- Tüm taleplerimize rağmen vekillerimiz bizi görmez de bu yasa tasarısını Meclis Genel Kurulu’na getirirse, o gün memleketimizin tüm köylüleri başta olmak üzere; havasını, suyunu, toprağını seven tüm yurttaşları tekrardan meclis önünde yapacağımız buluşmaya kitlesel olarak katılmaya çağırıyoruz.
Sendika.Org