Liseli Serüvenciler ve Liseli Cadılar, Hatay’da İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde bir araya gelerek LGS’deki şaibelere karşı basın açıklaması yaptı
Liseli Serüvenciler ve Liseli Cadılar, bugün (27 Temmuz) saat 15.30’da Hatay İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde LGS sorularının sızdırılmasına karşı basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasına TÖB-Sen destek verdi.
Açıklamada şunlar söylendi:
Geçtiğimiz hafta Lise Geçis Sınavında sınav esnasında sorular ve yanıtlarının sızdırıldıgi anlaşıldı. Bursa, Trabzon ve birçok ilde bulunan celalettin Ökten imam hatip okullarindan birden fazla birinci çıkmasi, imam hatiplerin kurucusu olan celalettin oktenin torununun şu anda milli egitim bakan yardimcisi olması birçok şeyi gözler önüne seriyor. Konuyla ilgili 22 kişi hakkında soruşturma açılmışken Yusuf Tekin “ gerizekalıya anlatır gibi anlatıyoruz” diyerek soruların sızdırıldığını inkar etti. Soruyoruz! Sorular sızdırılmadıysa neden 22 kişi soruşturma geçiriyor.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin konuya dair sadece “Sınav soruları beklediğimiz saatten önce paylaşıldı.” dedi. Ve geçtiğimiz yıllara nazaran zorlaştığı söylenen sınavdan tam 719 öğrenci tam puan aldı. Öğrenciler olarak yıllar boyu emek veriyoruz! Eğitim hayatı boyunca önümüzde pek çok sınav sistemi koyuluyor. Ezberci eğitim sisteminiz ise bizlere nitelikli, bilimsel bilgi kazandırmaktan tamamen uzak. Biz liseliler, gençler yıllarca emek verdiğimiz süreçlerin hiçe sayılmasını eşit ve adil olmayan koşullarda haksız rekabetin sistematikleştirildiği bu sınavı kabul etmiyoruz! Milli eğitim bakanı Yusuf Tekin derhal istifa etmelidir!
Liseliler ucuz emek gücü haline getirilmeye çalışılıyor!
2012’den beri uygulanan 4+4+4 zorunlu eğitim sisteminin 3+1 yani 3 yıl zorunlu 1 yıl isteğe bağlı veya 2+2 (2 yıl zorunlu 2 yıl isteğe bağlı) şeklinde değiştirilebileceği Milli Eğitim bakanlığı tarafından konuşuluyor. Neden tekrar tekrar eğitim süresini tartışmaya açıyorsunuz? Eğitim sistemindeki sorun süresi ile mi ilgili? Hayır, sevgili dostlar bu tartışmanın alt yapısında mevcut sistemin biz öğrencilerin iş hayatına katılımımızın gecikmesi yatıyor!
Ülkede faşist bir rejimi kurumsallaştırmak isteyen iktidar her türlü hak ihlalinin ve şiddetin önünü açarken sermayedarlarının güncel ihtiyaçlarını unutmuyor. Sermayenin ihtiyacı nedir? Sermayenin ihtiyacı çocuk işçiliğidir. Devlet eliyle eğitim sistemin değiştirilmeye çalışılması, MESEM programlarını ortaokullarda dahi başlatmaları, Meslek Liselerinin tam da organize sanayii bölgelerinin içinde inşa edilmesi de sermayenin ihtiyacı olduğu içindir. Bir taraftan giderek artan ekonomik kriz ile birlikte yoksulluk en çok işçi emekçi aileleri, bizleri kıskacı altına almaktadır. Bu yüzden de çalışmak zorunda kalan gençlerde bizleriz.
Ucuz işgücü, sınavlar ve geleceksizlik
Her çocuk hakkı ihlalinde diyorlar ki “çocuk konusu siyaset üstüdür vicdanımız da yaklaşacağız bu işin siyaseti olmaz” Bu doğru değil ve hatta gerçeğin reddi çocuklarla ilgili biz gençlerle ilgili her şey politik ve sınıfsaldır. Faşist rejim derdinde olan iktidar açık ve bilinçli bir çocuk/genç politikası uygulamaktadır. Resmi rakamlara göre bile en az 1,5 milyon Çocuk işçi var üstelik bu verinin içinde mesleki eğitim adı altında çocukları sermayeye pazarladıkları ama MESEM kapsamındaki çocuklar yok, göçmen çocuklar yok, tarım işçisi çocuklar yok, kayıt dışı çalışan çocuklar yok.! Geçtiğimiz yıl Ekim ayında 5 ilde mesleki ortaokul açıldı. Bakan o dönem de yine övünerek anlattı, çocuklar erkenden meslek öğrenecek becerileri gelişecek dedi. Biz buradan bu sözün özünü söyleyelim, diyorlar ki işçinin yoksulun çocuğunun tek yeteneği işçilik olsun işçi çocukları da işçiliğe mahkum olsun ve bir ömür çalışsın! Bizleri, sınavlar, ucuz işgücü ve geleceksizlik üçgeni içinde sıkıştırmaya çalışıyorlar. Bir taraftan sınav yanıtları dağıtılıyor bir taraftan nitelikli bilimsel eğitimden uzak eğitim sistemi, giderek kötüleşiyor. Bir taraftan da ucuz işgücü olarak çalıştırılmak isteniyoruz. Bizler cinsiyetçi ve gerici eğitim sistemi istemiyoruz! Eşit, özgür, bilimsel liseler istiyoruz. Bizler sermayenin kar hırsı uğruna eğitim hakkımızın gasp edilmesine izin vermeyeceğiz. Liselerimiz de emeğimiz de geleceğimiz de bizimdir!
Sendika.Org