Liseli Genç Umut ve Halkevleri, Liseye Geçiş Sınavı’daki (LGS) şaibeler üzerine İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde bir araya geldi. Eyleme Öğrenci Kolektifleri de destek verdi.

Halkevleri ve Liseli Genç Umut, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde

📢”Çocukların geleceğini çalamazsınız diyerek Yusuf Tekin’i istifaya davet etmek için buradayız”

📢”Tane tane anlatıyoruz. Yoksulların çocukları her gün MESEM’lerde ölürken, yoksulların çocukları nasıl… pic.twitter.com/eL3q2ZuDoW

— sendika.org (@sendika_org) July 22, 2025

Halkevleri adına basın açıklamayı okuyan Fadik Yazar basın açıklamasında “Milyonlarca yoksul ailenin çocukları bu çarpık sistemde en ağır bedeli ödemektedir. Bir yanda özel okulların ve dershanelerin reklamları altında sınavlara hazırlanabilen çocuklar; diğer yanda ise, meslek liselerinde veya MESEM’lerde kaderine terk edilen gençler vardır. Yoksul çocuklar sistemin dışında bırakılmakta, bir kısmı okuldan kopmakta, bir kısmı ise erken yaşta “çırak” olarak ucuz emek gücüne dönüştürülmektedir. Çünkü eğitim sisteminin yoksulların çocuklarından beklediği tam olarak budur; ucuz güvencesiz işçiler ordusuna birer nefer daha… Bu sistemde çocuklar sadece emeğiyle değil canları ile de bedel ödemektedir. Bizler de Halkevciler olarak şu soruyu soruyoruz; bu ülkede hangi bakanın ya da hangi milletvekilinin çocuğu, hangi şirket sahibinin çocuğu devlet okuluna gitmekte? Hangisinin çocuğu LGS sınavına girmekte” ifadeleri kullanırken Yusuf Tekin’i istifaya davet etti.

📍İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü

Halkevleri adına açıklamayı Fadik Yazar okudu:

📢”LGS’deki skandal, eğitimde yaşanan büyük çöküşün yalnızca küçük bir yansımasıdır. Uzun yıllardır sürdürülen piyasa odaklı eğitim politikaları, eğitimi bir hak olmaktan çıkarıp bir ayrıcalığa… pic.twitter.com/LJLFvtxCyD

— sendika.org (@sendika_org) July 22, 2025

Liseli Genç Umut adına yapılan basın açıklamasında “Bize istihdam ve esneklik vaat ediliyor peki zengin çocuklarının faydalanabileceği bu esneklik yoksul çocuklar için erken yaşta çırak, stajyer hatta doğrudan ucuz iş gücü olarak görülmek değil midir? Bizden eğitim hakkımız alınırken, emeğimiz ucuz iş gücü olarak pazarlanmakta hayal kurmamız, sorgulamamız, düşünmemiz engellenmektedir. Ancak biz susmayacağız liseliler olarak bizlere dayatılan rollerin, hayatların farkındayız ve bu rolleri reddediyor mücadele ediyoruz” ifadeleri kullanıldı.

📍İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü

Liseli Genç Umut “Eğitim sistemi değil sermaye ve torpil sistemi” diyerek basın açıklaması yaptıhttps://t.co/O36TKgGvRG pic.twitter.com/gmseXQJYca

— sendika.org (@sendika_org) July 22, 2025

Eylemde söz öğretmen Damla Topuz, okullardaki öğretmen sorunlarına ve özel sektördeki emek sömürülerine dikkat çekerek “Eğitim alamıyor bu çocuklar. Eğitim alamayan çocuklar nasıl eğitim kazanacaklar, nasıl üniversite kazanacaklar? Siz diyorsunuz ki bütün çocuklar ya işçi olsun ya özel okullara gitsinler” dedi.

📍İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü

Öğretmen Damla Topuz:

“Niye yoksulun çocuğu ölüyor, niye yoksulun çocuğu işçi olmak zorunda bırakılıyor? Madem MESEM’ler iyi, siz gönderin çocuklarınızı”https://t.co/O36TKgFY28 pic.twitter.com/Qv8Vokn5yy

— sendika.org (@sendika_org) July 22, 2025

 

15 Haziran’da yapılan LGS’de, sınav esnasında kitapçıkların velilerin bulunduğu WhatsApp gruplarına PDF formatında atılması ile şaibe iddiaları gündeme gelmişti. Sonuçların açıklanmasından sonra geçtiğimiz yıllara göre daha zor bir sınavda 719 kişinin birinci olması, Bursa’da bulunan bir imam hatip ortaokulu, okullarında eğitim göre 39 kişinin birinci olmasını duyurması üzerine iddialar tekrar gündem olmuştu. MEB’in konuyla ilgili 29 kişi hakkında soruşturma başlatması ve bilişim görevlisinin görevden alınmasına rağmen Yusuf Tekin iddiaları reddetmiş ve gazetecilere yaptığı açıklamada “Gerizekalıya anlatıyor gibi anlatıyorum” demesi tepki çekmişti.

Sendika.Org