Tayyip Erdoğan, partisinin Kızılcahamam’daki kampında yaptığı konuşmada silahların bırakılmaya başlanmasıyla “yeni bir döneme” başlandığını ifade ederken süreci AKP, MHP ve DEM Parti olarak pişirdiklerini ama bundan sonra Meclis’ten daha geniş bir katılımla destek beklediklerini söyledi. Erdoğan, Meclis’te komisyon kurulacağını da ekledi
Tayyip Erdoğan, partisinin Kızılcahamam’daki kampında yaptığı konuşmada Kürt hareketiyle yürütülen müzakere sürecine, PKK’nin silah bırakma törenine ve ilgili gelişmelere değindi. AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Erdoğan’ın “tarihi açıklamalarda” bulunacağını ifade etmişti. Erdoğan, konuşması boyunca ittifak ortağı Devlet Bahçeli’ye defalarca teşekkür ederken silahların bırakılmaya başlanmasıyla “yeni bir döneme” başlandığını ifade etti. Erdoğan önceki hükümetlerin Kürt sorununa yaklaşımlarındaki hatalarından kaynaklı sorunun sürekli devam ettiğini ifade ederken kendilerinin konuya sadece askeri operasyon penceresinden yaklaşmadıkları ve reformlarla da bu süreci destekledikleri için bu noktaya geldiklerini iddia etti.
“Terörsüz Türkiye projesi, açık söylüyorum bir müzakerenin, bir pazarlığın, bir al ver sürecinin neticesi değildir” diyen Erdoğan, kendilerinin de ittifak ortakları MHP’nin de milliyetçiliklerinden şüphe edilmeyeceğini ifade etti.
Erdoğan Suriye’de 8 Aralık’ta iktidarı devralan HTŞ hükümetinin bu süreçte ellerini rahatlattığının altını çizerken yeni hükümetle bu eksende diyaloglarını arttıracaklarını belirtti.
Süreci AKP, MHP ve DEM Parti olarak pişirdiklerini ama bundan sonra Meclis’ten daha geniş bir katılımla destek beklediklerini ifade eden Erdoğan, Meclis’te komisyon kurulacağını da söyledi.
Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:
1984’teki ilk eyleminden sonra terör Türkiye’de her geçen gün tırmandı. O günden sonra nice hükümetler geldi. Her biri de terörün kökünü kazıyacağını söyledi. Ama ne ülke topraklarında ne de üs edindiği başka ülke topraklarında bitirilemedi. Bunda devletin yanlış uygulamalarının payı da vardı. Faili meçhuller, beyaz toroslar, Diyarbakır Cezaevi, yakılan köyler, bir gecede göçe zorlanan aileler, evladıyla cezaevinde Kürtçe konuşamayan analar yanlış uygulamalardan biriydi. Hukuk ve meşruiyet dışı yöntemler terörü bitirmek yerine büyüttü. Hataların bedelini hep beraber ödedik. Sadece güvenlik güçlerimizi şehit vermekle kalmadık, sadece siviller hayatını kaybetmedi. Türkiye bu terör saldırılarıyla istikrarsız hale geldi. Ekonomide 2 trilyon doları bulan bir faturayla karşılaştık. Ülkemizin huzuruna, birliğine, kardeşliğine çok büyük hasarlar verdi.
Son dönemde takip ettiğimiz Terörsüz Türkiye projesi, açık söylüyorum bir müzakerenin, bir pazarlığın, bir al ver sürecinin neticesi değildir. Herkes şundan emin olsun Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin onurunu, gururunu çiğnetmeyiz, başını öne asla eğdirtmeyiz. Terörsüz Türkiye projemizi bu anlayışla izliyoruz. Türkiye’nin hayrına olan her girişimde bizi en önde göreceksiniz, hiç kimse korkmasın, endişeye kapılmasın, hiç kimsenin aklında soru işareti oluşmasın.
İttifak ortağımız MHP Genel Başkanı Bahçeli ve kadrosunun milliyetçiliğini, vatanseverliğini, Türkiye aşkını sorgulamak hiç kimsenin haddi değildir. İttifak ortağımız MHP Genel Başkanı Bahçeli ve kadrosunun milliyetçiliğini, vatanseverliğini, Türkiye aşkını sorgulamak hiç kimsenin haddi değildir. Şahsımın, AK kadronun milliyetçiliğini, vatanseverliğini ve Türkiye aşkını hiç kimse sorgulayamaz. Bu kimsenin haddi değildir, hakkı da değildir.
Meclisimizin sürece sunacağı ciddi katkıların sürecin devamı açısından kritik öneme sahip olacağı görüşündeyim. AK Parti, MHP ve DEM heyetiyle bu süreci pişirerek geleceğe taşıyacağız. Bu süreçte rahmetli Sırrı Süreyya, Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile bir araya geldik. Oturduk konuştuk, demek oluyormuş. Daha güzel şeyler olacak. Mümkün olan en geniş katılımla Meclisimizin de bu hayırlı süreci desteklenmesini umuyorum.
AK Parti, MHP ve DEM Parti biz en azından üçlü olarak, bu yolu beraber yürümeye karar verdik. Derdimiz var dertliyiz. El ele verdiğimize göre bu engelleri aşarız. Artık yumruk sıkmaya gerek yok.
Bize bir adım atana biz koşarız. Ama sular tersine akmaz, akarsa da gerekeni yaparız.
İlk adım olarak TBMM’de bir komisyon kuracak, sürecin yasal ihtiyaçlarını konuşmaya başlayacağız. Hiç kimseyi incitmeden, sürecin hassasiyetine uygun, işin süratle nihayetlenmesi için kolaylaştırıcı olacağız. Silah teslimini titizlikle takip edeceğiz.
Sendika.Org