Zonguldak’ta yanmış cesedi bulunan, kaçak ocakta çalışan Afgan maden işçisi Vezir Mohammad Nourtani’nin ölümüne ilişkin davanın beşinci duruşmasında karar yine çıkmadı. Duruşma 11 Nisan’a ertelendi. Dava avukatı Kerim Bahadır Şeker, mahkeme heyetinin adil bir yargılama süreci yönetmediğini düşündüklerini ve reddi hakim talep ettiklerini ifade etti. Ancak talep reddedildi
Zonguldak’ta yanmış cesedi bulunan, kaçak ocakta çalışan Afgan maden işçisi Vezir Mohammad Nourtani’nin ölümüne ilişkin davanın beşinci duruşması görüldü. Zonguldak Adliyesi’nde görülen duruşmada karar yine çıkmadı. Duruşma 11 Nisan’a ertelendi.
Nourtani ailesinin avukatı Kerim Bahadır Şeker, duruşma sonrasında yaptığı açıklamada duruşmadaki beyanlarının doğru ve ayrıntılı şekilde zapta geçilmediğini, bunun üzerine SEGBİS kaydı açılmasını talep ettiklerini ancak bunun da reddedildiğini ifade etti. Şeker bu yüzden de mahkeme heyetinin adil bir yargılama süreci yönetmediğini düşündüklerini ve reddi hakim talep ettiklerini ifade etti. Ancak talep reddedildi.
Nourtani davasında karar yine çıkmadı, reddi hakim talebi de reddedildi
Av Kerim Bahadır Şeker:
“Mahkeme heyetinin adil yargılama yapacağına inanmıyoruz. Belki 11 Nisan’da açıklayacakları kararları bile hazırdır. Gerekirse AİHM’e kadar gideceğiz”https://t.co/rbnmHrS2t4 pic.twitter.com/MGQ4AAv2rh
— sendika.org (@sendika_org) February 19, 2025
Şeker’in ardından Nourtani’nin eşi Kamergul Maliki de mahkemeye güvenlerinin sarsıldığını ifade etti. Şu ana kadar kendi lehlerine bir şey olmadığını ekledi. Sanıkların hepsinin orada olduğunun, olayı gördüklerinin, bildiklerinin ortaya çıktığını ama konuşmayıp suçu birbirlerinin üstüne atmaya çalıştıklarını ifade etti.
Afgan madenci Nourtani davasında karar yine çıkmadı
Nourtani’nin eşi Kamergul Maliki:
“Mahkemeye güvenimiz sarsıldı. Şimdiye kadar bizim lehimize bir şey olmadı. Hepsi suçu birbirinin üstüne atıyor. Hepsi görmüş, biliyorlar ama konuşmuyorlar”https://t.co/rbnmHrS2t4 pic.twitter.com/UjbttE71DE
— sendika.org (@sendika_org) February 19, 2025
EMEP Genel Başkanı Seyit Aslan, bu suçu işleyenler hakkında ödül gibi cezalar istendiğini ifade etti. Davanın başından beri takipçisi olduklarını ifade eden Aslan, bu tür insanlık suçları konusunda caydırıcı nitelikte bir ceza çıkmasını umduklarını ekledi.
DEM Parti PM üyesi Selda İlgöz
“Bunun planlı bir cinayet olduğu düşüncesindeyiz. Mütalaa bu yönde değil ama adaletin yerini bulmasını talep ediyoruz”https://t.co/ygVzgwr33P pic.twitter.com/y8CfMG3fil
— sendika.org (@sendika_org) February 19, 2025
Savcı esas hakkında sunduğu mütalaada sanıkların sanki “iş kazası” olmuş gibi “bilinçli taksirle ölüme neden olma” suçundan 9 yıla kadar, “suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme” suçlarından 5 yıla kadar ayrı ayrı cezalandırılmalarını istemişti.
Nourtani ailesinin avukatı Kerim Bahadır Şeker, mahkemenin bu yönde karar vermesi halinde sanıkların 2 yıl içinde tahliye olabileceklerini ifade etmişti.
Olay, 10 Kasım 2023’te Kırat Mahallesi Koca Osman Sokak’ta meydana geldi. Yoldan geçenler, yandaki ormanda yanmış cesedi fark edip, ihbarda bulundu. Gelen ekiplerce benzin dökülerek yakıldığı belirlenen ceset, otopsi için Atatürk Devlet Hastanesi’nin morguna götürüldü. Cesedin kaçak olarak işletilen maden ocağında çalışan 3 çocuk babası Afganistan uyruklu Vezir Mohammad Nourtani’ye ait olduğu belirlendi. Otopside Nourtani’nin 9 Kasım’da öldüğü tespit edilirken, ailesinin 10 Kasım sabahı kayıp başvurusunda bulunduğu öğrenildi. Afgan madencinin cenazesi, 11 Kasım’da toprağa verildi.
Soruşturma kapsamında Nourtani’nin çalıştığı kaçak maden ocağının sahipleri Hakan Körnöş (46), Enver Gideroğlu (34) ve Körnöş’ün kuzeni Ahmet Aydın (52), ocak çalışanları S.K. (28), E.D. (22) ve kömür ticareti yapan A.Ç. (46) gözaltına alındı. Körnöş, Gideroğlu ve Aydın tutuklanırken, diğerleri adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Ayrıca, kaçak ocağın jandarma tarafından 4 gün önce kapatıldığı ancak sahiplerince tekrar açıldığı belirlendi. Kaçak ocak, olayın ardından imha edilerek kapatıldı.
Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı, Afgan madencinin cesedinin kaçak ocaktaki kazayı gizlemek ve ocağın kapanmasını engellemek için öldükten sonra yakıldığı belirtilen iddianameyle 6 şüpheli hakkında ‘iştirak halinde kasten öldürme’ suçundan müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Müşteki avukatının talebi üzerine dosyayı inceleyen Koç Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Abdullah Coşkun Yorulmaz ve ekibi, bilimsel mütalaa raporu hazırladı. Raporda, Afgan madencinin soluk borusunda is ve kanında karboksihemoglobin bulunmamasının, ölüyken yakıldığı anlamı taşımayacağı, benzin kullanıldığı için yalancı negatiflik durumunun olabileceği de ifade edildi.
Kamergul Maliki, oğulları yürüme engelli Sayid Mohammad (22), Pir Mohammad (16), işitme engelli Ali Rıza (13), Said Riza Nourtani (2) ve gelini Şaziye Mohammadi (19) ile 2 odalı sobalı evde yaşayan Afgan madencinin kaçak maden ocağında çalışarak ailesinin bakımını üstlendiği ve ailede çalışabilecek durumdaki tek kişi olduğu ortaya çıkmıştı.
Davada verilen mütalaada sanıklar hakkında sanki “iş kazası” olmuş gibi “bilinçli taksirle ölüme neden olma” suçundan 9 yıla kadar, “suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme” suçlarından 5 yıla kadar ayrı ayrı cezalandırılmaları istendi. Mahkemenin bu yönde karar verirse sanıklar 2 yıl hapis yattıktan sonra tahliye olabilecekler.
Sendika.Org/Zonguldak