İstanbul Eczacı Odası, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü önünde fiyat politikaları, ekonomik dalgalanmalar ve yetkililerin talepleri görmezden gelmesi nedeniyle eylem yaptı
İstanbul Eczacı Odası, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü önünde fiyat politikaları, ekonomik dalgalanmalar ve yetkililerin talepleri görmezden gelmesi nedeniyle eylem yaptı. Yapılan eylemde eczanelerin krize sürüklendiği ve hastaların ilaca erişimde yaşanan zorlanmalar aktarılırken eczanelerin ekonomik olarak zorlandığı vurgulandı. Yapılan eylemde sık sık “Eczacı tahsildar olmayacak” ve “Fiyat farkı ödemek hastaya eziyet” sloganları atıldı. Üç temel taleple açıklama yapan eczacıların talepleri şöyle:
Eylemde basın açıklamasını okuyan İstanbul Eczacı Odası başkanı Şeker Pınar Özcan, tasarruf tedbirleri adı altında halk sağlığının tehlikeye atıldığını ifade ederken, son 15 yılda ilaçlara ayrılan bütçenin yarı yarıya düştüğünü vurguladı. Özcan’ın okuduğu açıklama şöyle:
70 yıla dayanan örgütlü yapımızla biz eczacılar, ilaç ve eczacılık hizmetini, ilacın ve insanın olduğu her yerde ve her koşulda, halkımız için ve halkımızla birlikte sürdürdük.
Pandemi gibi, deprem gibi her türlü olağanüstü koşulda da halkımızı ilaçsız ve eczacısız ASLA bırakmadık!
Ancak,
Bugüne geldiğimizde,
Türkiye’nin dört bir yanında, tam 30 bin noktada birinci basamak sağlık hizmeti veren eczanelerimiz ayakta kalamaz hale gelmiştir!
İlaç fiyat politikalarındaki tutarsızlıklar, ekonomik dalgalanmalar ve yetkililerin taleplerimizi ısrarla görmezden gelmesi nedeniyle eczanelerimiz derin bir krize sürüklenmiştir.
Türkiye’nin ve dünyanın ekonomik gerçeklerinden kopmuş İlaç Fiyat Kararnamesi nedeniyle, hem eczacı hem hasta mağdur olmaktadır.
İlaçta tasarruf adı altında halk sağlığı tehlikeye atılmaktadır
Bugün, yıllardır uygulanan yanlış ilaç fiyat politikalarının olumsuz sonuçlarını yaşıyoruz. Sağlıkta Dönüşüm Programı adı altında yürütülen politikaların bizi getirdiği nokta, sağlık hizmetlerine erişimin giderek zorlaştığı bir sistemdir.
2009 yılında “sağlıkta tasarruf” adıyla başlayan ve sistematik şekilde ilaç harcamalarının kısılmasına yönelik uygulamalar, bugün ciddi bir krize dönüşmüştür.
İlaç firmalarının, sabit kur ile gerçek kur arasındaki farkın giderek açılması sonucu Türkiye pazarından çekilmeye başlaması, hastaların ilaç bulamamasına neden olmaktadır. İlaç yoklukları kronikleşmiştir.
Yeni nesil ilaçların büyük çoğunluğu ise ülkemize hiç girmemektedir.
Halihazırda piyasada bulunan ve SGK’ nın karşıladığı pek çok ilaç için ise hastalar yüksek fiyat farkları ödemek zorunda kalmaktadır.
Çünkü;
Son 15 yılda ilaca ayrılan bütçenin, Gayrisafi Milli Hasıla (GSMH) içindeki payı yarı yarıya düşürülmüştür.
Bu oran, OECD ülkeleri ortalamasının çok altındadır ve Türkiye, ilaç ve sağlık harcamalarına EN AZ bütçe ayıran ülkeler arasındadır.
İlaç ve eczacılık hizmetlerine yalnızca tasarruf kalemi olarak bakan hem eczacıyı hem vatandaşı mağdur eden sağlık politikaları sonucunda bugün;
Eczacılar ilaç temin edemez hale gelmiş, hastalar tedavilerine ulaşamaz olmuştur,
Küçük sermayelerle işletilen eczaneler, sağlık sisteminin en kırılgan halkası olarak ekonomik çıkmaza girmiştir.
Tüm bu ekonomik girdabın yanında, milyonlarca SGK’lı için, sosyal güvenceleri ile ilaca ulaşmalarını sağlayan SGK ilaç Temin protokolü 1 Ekim 2024 tarihinde sona ermiştir.Ancak dört aydır Türk Eczacıları Birliği ve Sosyal Güvenlik Kurumu arasında mutabakat sağlanamamış, yeni bir protokol imzalanmamıştır.
Bu belirsizlik, eczaneleri ve hastaları büyük bir risk altına sokmaktadır.
Hastalarımıza hizmet sunumuna 30 bin eczanemiz ile devam edilebilmesi, ancak gerçekçi koşullarda ve tam bir mutabakatla imzalanacak bir protokole bağlıdır.
Değerli Basın Mensupları,
Bugün gelinen noktada;
Bizler eczacılar olarak, yaşanan bu sorunları “defalarca” yetkililere ilettik. Ancak ne hastalarımız ne de meslektaşlarımız adına kalıcı ve gerçekçi bir çözüme ulaşılmış değildir.
Bu nedenle buradan tüm meslektaşlarımızla ile birlikte haykırıyoruz!Eczanelerimiz bu koşullarda ayakta kalamaz!
Acil önlemler alınmazsa, eczane iflasları an meselesidir!
Acil ve ivedi taleplerimiz;
İlaç Fiyat Kararnamesinin, öncelikle günün ekonomik koşullarına uygun olarak ve enflasyon oranlarına göre güncellenmesi,
Eczanelerin sürdürülebilir bir gelir modeline kavuşmasının sağlanması,
Her fiyat güncellemesiyle, eczacı baremlerinin de otomatik artması uygulamasının hayata geçirilmesi,
Eczanelerimizin ilaç ve sağlık hizmetlerini sürdürebilmesi için “ekonomik koşullara uygun” bir protokolün ivedilikle hayata geçirilmesidir.Değerli basın mensupları,
Tekrar ve altını çizerek söylüyoruz ki;
Uygulanan ilaç politikası Türkiye’nin ve dünyanın ekonomik gerçekliğinden kopmuşturBiz eğer bugün sessiz kalırsak,
Hastalarımız ilaçlarına ulaşamayacak,
Eczanelerimiz birer birer kapanacak,
Halk sağlığı telafisi zor bir krize sürüklenecektir!Biz eczacılar, halkımızın sağlık kapısını açık tutmak için buradayız ve mücadelemize devam edeceğiz!
Haklı taleplerimiz karşılanana kadar susmayacağız!
Sendika.Org