Birçok inisiyatifin bir araya gelmesiyle toplanan hayvanseverler, kanlı yasanın iptal edilmesi için topladıkları imzaları Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) sunacak. Ankara’da AYM önünde toplanacak hayvanseverler, birçok kentte eş zamanlı eylem yapacak
5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun 02.08.2024 tarihinde ve uygulama yönetmeliği ise 13.12.2024 tarihinde resmi gazete yayımlanarak yürürlüğe girdi ve o günden itibaren Türkiye genelinde sayısız hayvan katliamı oldu.
Kanun değişikliğine yönelik 15.08.2024 tarihinde Cumhuriyet Halk Partisi tarafından hazırlanan yürürlüğü durdurma talepli iptal davası başvurusu yapıldı.
Hayvanseverler, uygulamada her bir köpeğin işkence ile toplanmasına yol açan ve sonunda katliama imkân tanıyan bu kanlı yasanın hukuken ve vicdanen kabul edilemez olduğunu belirterek Türkiye genelinde eylem çağrısı yaptı.
Birçok inisiyatifin bir araya gelmesiyle birlikte çağrı yapan hayvanseverler Ankara’da Anayasa Mahkemesi önünde olmak üzere Türkiye’nin dört bir yanında birçok kentte bir araya gelecek.
30 OCAK’TA TÜM TÜRKİYE’DE SOKAKLARDAYIZ!
Ankara’da AYM’ye, katliam yasasına karşı topladığımız imzaları teslim ederken, Türkiye’nin her yerinden #AymYasayıİptalEt talebini yükseltiyor, tüm yaşam hakkı savunucularını, bulundukları illerde Basın Açıklaması yapmaya çağırıyoruz.… pic.twitter.com/YyZNWCVXkt
— Sokaktayım Yanındayım (@ankaranobette) January 25, 2025
Ankara’da 30 Ocak Perşembe günü saat 12.30’da Anayasa Mahkemesi önünde toplanacak hayvanseverlerin diğer kentlerdeki programları ise şu şekilde:
Hayvanseverlerin imzaya açtığı metin şu şekilde:
5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun 02.08.2024 tarihinde ve uygulama yönetmeliği ise 13.12.2024 tarihinde resmi gazete yayımlanarak yürürlüğe girdi ve o günden itibaren Türkiye genelinde Belediyeler ve hayvan düşmanı kişiler tarafından sayısız hayvan katliamı gerçekleştirildi.
Uluslararası mevzuata ve kamu vicdanına aykırı olarak yapılan Kanun değişikliğine yönelik 15.08.2024 tarihinde Cumhuriyet Halk Partisi tarafından hazırlanan yürürlüğü durdurma talepli iptal davası başvurusu yapıldı.
Taraflı basın ve trol çeteleri aracılığıyla sosyal medyada her gün köpürtülen tecrit ve katliam odaklı söylemler neticesinde ortaya çıkan bu kanlı yasa; kamu düzeni ile toplumun huzurunu ve güvenliğini tehdit etmektedir.
Öyle ki; “Devlet bize yetki verdi, öldür dedi” diyerek insanların gözü önünde hayvanlar katledildi.
Uygulamada her bir köpeğin işkence ile toplanmasına yol açan ve sonunda katliama imkan tanıyan bu kanlı yasa hukuken ve vicdanen kabul edilemez!20 yıl boyunca görevini yerine getirmeyen belediyelere idari ve adli cezalar getirmek yerine; bütün hayvanların toplanıp yaşam odaklı olmayan ve adı bakımevi olan fakat uygulamada ölüm kampına dönüşen yerlere hayvanların hapsedilerek öldürülmesine yasal zeminde imkan tanınmıştır.
Özetle; belediyelere “siz görevinizi yapmadınız ve biz de size onlardan kurtulabilmeniz için (yani hayvanları öldürebilmeniz) yasada açık açık bu imkanı sağladık” demektir.Köpeklerin kapalı kapılar ardında geçici bakımevi olması gereken yerlerde acı içinde esir hayatı yaşadıklarını, aç susuz bırakıldıklarını, yüksek doz uyuşturucu iğne ile öldürüldüğünü ve ölüm kamplarında katledildiklerine hepimiz üzülerek şiddet ve sinir içerisinde şahit olduk.
2021 yılında Kanunda yapılan değişiklikler ile ev ve evcil hayvanı öldürenlere hapis cezası getirip suç kapsamına almışken; 3 yılın sonunda öldürmeyi Belediyeler eliyle yasal hale getirmek hukuk garabetidir!Bugüne kadar hayvan üretim çiftliklerinin kapatılmaması, hayvan sahiplerinin hayvanlarını sokağa terk etme gibi eylemlerine idari para cezalarının uygulanmaması, belediyelerin 5199 sayılı Kanun uyarınca görevlerini yerine getirmemesi, mama fiyatlarının fahiş rakamlara ulaşması, veteriner ve tedavi masraflarının artması gibi nedenler varken; sorunu, hayvanların yaşam alanı olan sokakta yaşamaları olarak görmek vicdansızlıktır!
Sokak hayvanları popülasyonun artış göstermesinin baş sorumlusu; üretim çiftliklerini tamamen kapatmayıp sokağa terk edilen hayvan sahipleri ile görev ve sorumluluğunu yerine getirmeyen kurumlara karşı idari ve adli yaptırım öngörmeyenlerdir!
Ayrıca; kanun ve yönetmelik sahiplendirmeyi zorlaştırmakta ve ölüm kamplarından can kurtarmayı engellemektedir. Fiili imkansızlık sebebiyle uygulama bulunamayan mevzuat değişikliği, kaos ve huzursuzluk yaratmaktadır.
Toplu tecrit ve yok etmelerin yapıldığı bugünlerde siz Sayın Üyeleri acilen yaşamdan yana olmaya, hayvanların (özellikle köpeklerin) toplatılarak ölüm kamplarına hapsedilmesine ve ‘ötanazi’ adı altında katliam yapılmasına karşı dur demek için göreve davet ediyorum!
Vereceğiniz karar, milyonlarca cana öl ya da yaşa diyecek!
Umuyorum ki; toplumun vicdanına ses olacak ve uluslararası mevzuat ile toplum yapısına aykırı olan bu kanlı yasa hakkında ivedi olarak iptal kararı vereceksiniz.
Tek çözüm: Kısırlaştırma! Kısırlaştır, aşıla, aldığın yere bırak ve yaşat!
Sendika.Org