25 Kasım Kadın Platformu’nun çağrısıyla Kadıköy Süreyya Operası önünde bir araya gelenler Khalkedon Meydanı’na yaptıkları yürüyüşle kadına yönelik şiddete karşı ses çıkarttı
25 Kasım Kadın Platformu’nun çağrısıyla bugün (19 Ekim) saat 19.00’da Kadıköy’de bulunan Süreyya Operası önünde bir araya gelenler, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla yapılacak eylemlere çağrı yaptı.
Süreyya Operası önünde bir araya gelen kadınlar konuşmalardan sonra Khalkedon Meydanı’na yürüdü.
Kadınları korumak, şiddeti önlemek yerine ne kadar çocuk doğurdukları ve nasıl doğurdukları ile ilgilenenlere karşı ses çıkartan kadınlar, “Bunların hiçbiri münferit değil. Yok ‘incel’miş, bilgisayar oyunuymuş, dinlediği müzikler buymuş, uyuşturucu etkisindeymiş, çıldırmış, delirmiş. Bu delirenlerin hiçbirisinin patronlara karşı şiddet uyguladığını, bir başka erkeğe karşı şiddet uyguladığını görmüyoruz. Bu şiddeti kadınlara uyguluyorlar” dedi.
Kadınlar, Süreyya Operası önünden “Geceleri de sokakları da meydanları da terk etmiyoruz” sloganıyla yürüyüşe geçti.
Filistin direnişini de selamlayan kadınlar işgal devleti İsrail’e petrol akışının kesilmesi çağrısı yaptı.
Yürüyüşte sık sık “Jin, jiyan, azadi” saloganı atıldı. Kadınlar Khalkedon Meydanı’na “Yaşasın kadın dayanışması” sloganıyla ulaştı.
Eylemde üniversiteli kadınlara saldıran faşist erkekler yuhalanırken yoksulluğun ve krizin kadınların omzuna yüklendiği vurgulandı. “Aile değil kadınız, kadınlar isyandayız” sloganıyla eylem devam etti.
Khalkedon Meydanı’nda açıklama yapıldı. Açıklamanın tamamı şöyle:
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü erkek şiddetine, devletin bu şiddetle olan işbirliğine ve bizzat faili, uygulayıcısı olduğu bu şiddete karşı mücadeleye atfedilmiş bir gün. 25 Kasım’ı İkbal için, Ayşenur için, Rojin için, birbirimiz için erkek devlet şiddetine, kadın cinayetlerine, kadınların etrafını saran karanlığa öfkeyle sokaklara dökülerek karşılıyoruz. Türkiye’nin dört bir yanında kadınlar, bir kişi daha eksilmemek için isyan ediyoruz.
Şiddet kadınların evde, işyerinde, sokakta, okulda, kollukta, yargıda her yerde etrafını sararken şiddetsiz, eşit ve özgür yaşama talebi için mücadelemiz her geçen gün daha da acil, daha da elzem hale geliyor! Her ne kadar iktidar “Kadına şiddetle en iyi biz mücadele ederiz” dese de haklarımıza dönük saldırıların ardı arkası kesilmiyor. Şiddeti önleme mekanizmaları kurulmuyor kurulsa da işletilmiyor, 6284 sayılı yasayı etkin bir şekilde uygulamamakta diretiliyor, tedbir kararlarının süresi kısa tutuluyor, kadınların şikayetleri kovuşturmaya yer yok denilerek görmezden geliniyor, kadın cinayeti davalarında cezalar Yargıtay’dan geri dönüyor ya da infaz yasaları, iyi hal indirimleri ve aflarla verilen cezalar çekilmiyor, kadınları şiddetten koruma yükümlülüğü olan kamu görevlilerinin ihmallerinde soruşturma bile açılmıyor, kadın cinayetlerine tepki gösterip sokağa çıkan kadınlar ifadeye çağırılıyor,
Failin kim olduğunu muğlaklaştırmaya çalışıyorlar. Şiddet psikolojik bir sorundan, hastalıktan, bağımlılıktan kaynaklanmıyor biliyoruz. Eşitsizlikten kaynaklanan bu şiddete en çok tanıdığımız erkekler tarafından maruz kalıyoruz. Fakat devlet, aile arabuluculuğu, aile danışmanlık sistemi gibi formüllerle şiddeti önleyebileceklerini iddia ediyor. Oysa “aileyi güçlendirme” söylemiyle kadınlar olarak eşitlik hakkımız eziliyor.Öfkeliyiz, çok öfkeliyiz. Kadınlar olarak eşit olma hakkımıza göz dikenlere öfkeliyiz. Bizi öldürmeyi, bize şiddet uygulamayı kendine hak gören erkeklere öfkeliyiz. Bu şiddeti önlemek için gerçek bir irade göstermeyen, işbirliği yapan, uygulayıcısı da olabilen devlete öfkeliyiz. Yıllardır sokaklardayız ve hayatın her alanında da erkek-devlet şiddetine karşı mücadelemizi sürdürüyoruz. Yasal ve toplumsal olarak kazandığımız haklarımızdan vazgeçmeye de daha fazlasını talep etmekten geri durmaya da niyetimiz yok! Çünkü KORKMADAN, EŞİT, ÖZGÜR, ŞİDDETSİZ BİR YAŞAM HAKKIMIZ!
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Gününde, dünyanın dört bir yanındaki kadınlarla birlikte, öfkemizi, eşit, özgür, savaşsız, şiddetsiz bir yaşam talebimizi haykırıyoruz. Bu 25 Kasım’da Tünel Meydanında buluşalım!
Kadınlar Khalkedon’da “Kadın cinayetleri politiktir” ve “Bir kişi daha eksilmeyeceğiz” sloganları ile eylemi sonlandırdı
Sendika.Org