Sultangazi’ye bağlı Cebeci köyünde taş ocakları faaliyetlerine son birkaç ayda hız verdi. Maden şirketi köylüleri evlerini terk etmeleri için elinden geleni yapıyor. Orman katliamının yanı sıra köylüleri tehdit ediyorlar, evlerini satmaya zorluyorlar. Bir köylünün evinin duvarlarını da yıktılar. Emniyet ise şikayetlere rağmen sessizliğini koruyor
Sultangazi’ye bağlı Cebeci köyü on yıllardır taş ocaklarının yarattığı çevresel yıkımla yüzleşiyor. Ortaya çıkan toz tarımı da etkiliyor, günlük yaşamı da. Ama son birkaç aydır bu sorunlar maden şirketinin saldırganlığıyla paralel olarak katlanarak arttı.
Sendika.Org’a konuşan bir köylü sürecin gelişimini ve yaşadıklarını anlattı. Köylünün anlatımına göre taş ocakları bir süre kapalıydı. Ancak iki senedir yeniden çalışmaya başladı.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da 2019 yerel seçimleri öncesinde sorunların farkında olduğunu ifade ederek taş ocaklarını kapatma sözü verdi. Taş ocakları yerine büyük bir park yapılacağı sözünü verdiyse de o günden bugüne bir adım atılmadı. Taş ocakları kapatılması bir yana, hayatı biraz olsun kolaylaştıracak ve çevresel kirliliği azaltacak önlemler de alınmadı.
Sendika.Org’a konuşan köylü, son 2-3 aydır ektikleri sebze meyvelerin bile tozla örtüldüğünü, sokakların yürünemeyecek hale geldiğini belirtti. Üstelik dinamit patlatmaları da yoğunlaştı.
Sultangazi Cebeci’de maden şirketi gemi azıya aldı
🔸Dinamit patlatmaları sıklaştı, evlerde çatlaklar arttı
🔸Köylüleri evlerini satmaya zorluyorlar
🔸Bir köylünün evinin duvarını iş makinesiyle yıktılarTüm şikayetlere rağmen emniyet hâlâ sessiz!https://t.co/Wuz6xvBCTT pic.twitter.com/UdjJ4QJjpa
— sendika.org (@sendika_org) July 12, 2024
Köylünün anlatımına göre yoğunlaşan dinamit patlatmaları yüzünden evlerin duvarlarında çatlaklar oluştu. Şirket yetkilileri ev ev dolaşarak köylüleri evlerini satmaya zorluyor. 2-3 milyon lira bandında teklif verildiğini ifade eden köylü, satılmaması durumunda kamulaştırma kararı çıkacağını bu paranın çok çok altında paralara satmak zorunda kalacaklarını söylediklerini ekledi.
Köylüler bu durum üzerine önce Sultangazi Belediyesi’ne ardından da İstanbul Valiliği’ne soruyor. Ancak her ikisi de ne bir kentsel dönüşüm ne de bir kamulaştırma kararından haberleri olduğunu söyleyip böyle söylentilere itimat etmemelerini, evlerini satmak zorunda olmadıklarını ifade ediyor.
Köylüler sorunları için İBB’ye de Sultangazi Belediyesi’ne gittiklerini ancak oradan da bir sonuç alamadıklarını anlattı. Sultangazi Belediyesi kendilerinin yetki ve sorumluluk alanında olmadığını, taş ocaklarından herhangi bir çıkarları da olmadığını söyledi. Köylülerin yanında olduklarını söylese de köylüler belediyeden yana somut bir destek görmediklerini belirtti.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi ise 2019 seçimleri öncesinde verilen sözleri yerine getirmedi. Şikayetlere de herhangi bir dönüş yapmadı. Sendika.Org’a konuşan köylü, şirketin İBB ile bir anlaşmasının da olduğunu söyledi.
Şirket son birkaç ayda köylüleri evlerini terk etmeleri için elinden geleni yapıyor. Herhangi bir yıkım kararı olmamasına rağmen bir evin bir duvarı iş makinesiyle yıkıldı. Halk araması üzerine polis geldiyse de polis şirketten bir muhatap bir türlü “bulamadı”.
Emniyete şikayete gelenleri ise şirketle uzlaştırmaya çalıştılar.
Cebeci halkı defalarca kez şikayette bulunduklarını, savcılığa da suç duyurusunda bulunduklarını belirtti. Köylüler yaşadıklarını anlamlandırmakta zorlandıklarını, artık bu zulmün bitmesini istediklerini belirtti.
Sendika.Org