ÇED toplantısını yaptırmayan Hüyük halkı, “İnsanca yaşamak istiyoruz”, “Sermaye defol bu topraklar bizim”, “Hüyük bizimdir bizim kalacak” sloganları attı
Hatay’ın Arsuz ilçesi Hüyük Mahallesi’nde krom madeni için yapılmak istenen ÇED toplantısına halk tepki gösterdi, toplantının yapılmasına izin vermedi.
İlk kez 2020 yılında Krommer Madencilik şirketi tarafından yapılması planlanan ÇED toplantısını halkın tepkisi sonucu yapamayan şirket, 5’inci kez yine halkın tepkisiyle karşılaştı. Toplam 1820 hektarlık ruhsat alanı içindeki krom ocağı sahası yörede yaşayan 5 bin kişi ile bölgedeki orman ve tarım alanını olumsuz etkileyecek.
ÇED toplantısının yapılması planlanan alanda eylem yapıldı.
ÇED toplantısını yaptırmayan Hüyük halkı, “İnsanca yaşamak istiyoruz”, “Sermaye defol bu topraklar bizim”, “Hüyük bizimdir bizim kalacak” sloganları attı.
Höyük Kültür Sanat Doğa Ve Dayanışma Derneği (HÖKSAD) tarafından yapılan açıklamada şunlar söylendi:
Ranta, talana doymayan sermaye sahipleri ve işbirlikçileri; zehirli posanın altında kalan Maden işçilerinin cesedinin dahi bulunmadığı Erzincan/İliç’teki katliamın hesabı verilmemişken, depremin yarattığı yıkımın yaraları sarılmamışken yine rant uğruna, sermayelerine sermaye katmak için canlı yaşamını hiçe sayarak yeniden mahallemize gelmek istiyorlar.
Hatay’ın Arsuz İlçesinin Höyük Mahallesinde 2019 yılından itibaren Krommer Mad. Mer. Nak İth. İhr. San.ve Tic.Ltd Şti. Krom Ocağı Projesi ile ilgili Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) sürecini başlatmış ve halkın tepkisiyle karşılaşmış; toplantı açılmadığına dair tutanak tutulmuştur. Proje ruhsat iptaline yönelik iki ayrı dava açılmıştır; hukuki süreci devam etmekte olup şuan Danıştay 8.daire önünde incelemededir. Hal böyleyken şirket temsilcileri ve şürekası 3.defa köyümüzü rant alanına çevirmek ve ekolojik yıkım gerçekleştirmek için geliyorlar. Gelirken de yöre halkını ikna etmek amacıyla istihdam yaratacaklarını, krom madeni çıkarılırken doğaya, canlıların yaşam alanlarına zarar verilmeyeceğine dair riyakarca tutum almaktadırlar. Biz bu yalanları Kazdağları’dan, İkizdere’den Akbelen’den, İliç’ten, Dikmece’den ve rezerv alanı olarak ilan edilen Antakya ‘dan biliyoruz. Bu sorun yalnızca Höyük halkının sorunu değil Kale Köyünden, Karaağaç’a kadar bütün Arsuz’un sorunudur. Hatay’ın sorunudur.
Maraş merkezli depremden en fazla etkilenen il Hatay’dır. Depremin izlerini hala derinden yaşadığımız kadim şehrimizde, birçok sorun hala çözülmemişken; halk çadırlarda, konteynerlerde sağlıksız ve insani olmayan koşullarda hayatlarını sürdürmeye çalışırken sorunlara kalıcı çözümler üretmek yerine; yeni yeni sorunlar üretmeye yönelik adımlar halka rağmen atılmaktadır.
Krom Ocağı Projesi kapsamında 8 galeri açılacağı ve bu galerilerde günde 16 dinamit patlatılması sonucunda yeraltı su kaynaklarının yönünün değişme tehlikesi olacağı ve fay hatlarının faaliyete geçeceği endişesi yaratmaktadır. Yöre halkı hala depremin ağır psikolojik ve fiziki sorunlarını yaşarken böylesi halk düşmanı politikalarla doğayı tahrip edecek, canlı hayatını olumsuz etkileyecek bir girişimin sonuna kadar karşısındayız.
Ülkemizde toplumsal, ekonomik birçok olumsuzluğa neden olan COVID-19 pandemisini yaşadık, bu sürecin olumsuz etkileri bitmeden tarihin en büyük doğal afetini yaşadığımız bu coğrafyada doğayı, canlıları, ekolojik döngüyü hiçe sayan politikalardan, projelerden vazgeçilmesini, yaşam alanını savunan yöre insanları olarak doğayı talan etme inadınıza karşı, gücümüzü doğduğumuz topraklardan aldığımız cüretle, her zamanki duruşumuz ve kararlı tutumumuzla sizin yapacağınız toplantıyı tanımıyoruz ve bütün siyasi partileri, STK’leri, doğaseverleri, sorumlu bütün kurum ve kuruluşları projenin iptali için sorumluluğa, dayanışmaya davet ediyoruz.
Açıklamanın ardından gelen şirket yetkililerine toplantı yaptırılmadı. Milletvekili, Belediye Başkanı ve muhtarların da katıldığı şirket yetkilileri ile yaklaşık 3 saat süren görüşmede halk şirket yetkililerini “toplantının yapılmadığına” dair tutanak imzalatana kadar alandan göndermedi. Jandarmanın barikat kurduğu alanda, toplantı yapamayan şirket yetkilileri jandarma eşliğinde alandan ayrıldı.
Sendika.Org