İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG Meclisi) Ocak 2024 iş cinayetleri raporuna göre Ocak 2024’te en az 158 işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG Meclisi) Ocak 2024 iş cinayetleri raporunu yayımladı. Basından derlenen bilgilere göre Ocak 2024’te en az 158 işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. Ocak ayındaki iş cinayetlerine sektörel açıdan bakarsak 59 sanayi sektörü işçisi, 45 inşaat sektörü işçisi, 38 hizmet sektörü işçisi ve 16 tarım sektörü işçisi hayatını kaybetti.
En çok iş cinayeti inşaat işkolunda gerçekleşti. Depremin yıkıma uğrattığı 11 ilde inşaatların başlamasıyla işçi ölümleri haberleri gelmeye başladı. 17 inşaat işçisinin ölümü bu şehirlerde meydana geldi. Devletin yaptığı inşaatlarda daha çok iş güvenliği önlemi alındığı söyleniyor. Oysa inşaatlarda kamu, büyük özel şirket ya da müteahhitlerin yapması yönetmelik açısından bir fark yaratmıyor. Bu ay TOKİ’nin (taşeronlara) yaptırdığı inşaatlarda en az 6 işçi hayatını kaybetti. Türk inşaat şirketlerinin yurtdışında yaptıkları işlerde de can kayıpları sürüyor. Sadece bu inşaatlara çalışmak için giden 4 işçi yaşamını yitirdi.
Ocak ayında en az 5 moto kurye çalışma koşulları nedeniyle yaşamını yitirdi.
Çocuk işçi ölümleri her ay farklı işkollarında meydana gelmektedir. Ocak ayında; 17 yaşında olan iki işçi Muhammed Şahin ve Türkmenistanlı Vefa metal işyerinin sahasında kaldıkları konteynırda çıkan yangında; 12 yaşındaki Miraz Terazi ve 14 yaşındaki Faruk Alkan okulların tatil olmasıyla birlikte iş öğrenmek için aileleriyle birlikte çıktıkları uzun yol tır yolculuğunda; 15 yaşındaki Erol Can Yavuz ve 14 yaşındaki Arda Tonbul MESEM kapsamında çalıştıkları ağaç ve metal fabrikalarında; 17 yaşındaki Mehmet Ali Nar’ı ise motokuryelik yaparken yaşamını yitirdi.
MESEM’i bu kadar ön plana çıkaran çocuk işçiliğini mesleki eğitim adıyla pazarlayarak “bir gün okulda dört gün işyerinde” diyerek “öğrenci” adıyla kitleselleştirmesi, eğitim ile sanayiyi iç içe geçirmesi (her işkoluna dönük MESEM faaliyetleri ve OSB’lerin içine taşınan meslek liseleri) ve böylece çocukların devlet eliyle ucuz işgücü olarak işgücü pazarına fırlatılmasıdır. Bu durum özellikle mevsimlik tarımda sıkça meydana gelen çocuk işçi ölümlerini şehir içine taşımakta ve görünür kılmaktadır. MESEM’li çocuklar 81 şehirde 922 ilçededir.
Akkuyu Nükleer Santral inşaatında 11 Ocak’ta, 22 yaşındaki işçi Muhittin Oral menenjit tanısıyla tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. 14 Ocak’ta, hastanede tedavi gören 26 yaşındaki işçi Mustafa Avşar hayatını kaybetti.
Mustafa’nın ölümü için ailesine kandaki enfeksiyon dendi. Ancak ailesi Mustafa’nın birkaç hafta “menenjit” tedavisi olduğunu, tam iyileşmeden işe başlatıldığını, yeniden rahatsızlanması sonucu şantiye revirinden hastaneye kaldırıldığını ve sekiz günlük yoğun bakım servisi süreci sonrası hayatını kaybettiğini açıkladı.
Bu ölümler üzerine Akkuyu Nükleer A.Ş. yaptığı yazılı bir açıklamada “Sosyal medyadaki iddialar üzerine açıklama yapma gereği görüldüğünü, tüm önlemlerin alındığını ve denetimlerin yapıldığını” belirtti. Ancak daha evvelki açıklamalarımızda da değindiğimiz üzere Akkuyu’da sayısı belirsiz iş cinayeti ve hak ihlali yaşanmaktadır. Son ölümlerde de durum bellidir. Önlemler alınmamış, menenjit salgını yaşanmış ve en az iki işçi hayatını kaybetmiştir.
15 Ocak’ta 23 yaşındaki Murat Çolak, 17 yaşındaki Muhammed Şahin ve 17 yaşındaki Türkmenistanlı Vefa isimli işçiler, İstanbul Sultanbeyli’de çalıştıkları çelik yapı malzemeleri üreten Tube Çelik Yapı Sanayi sahasında kaldıkları konteynırda soba kaynaklı çıkan yangında; 6 Ocak’ta 40 yaşındaki işçi Serkan Yılmaz, İstanbul Çekmeköy’de çalıştığı metal işyerinde soba kaynaklı çıkan yangında; 31 Ocak’ta 31 yaşındaki işçi Mehmet Arslan, Gaziantep Şahinbey’de inşaat şantiyesinde kaldığı konteynırda elektrikli ısıtıcıdan çıkan yangında; 24 Ocak’ta 50 yaşındaki işçi Mehmet Sadık Beder, Kocaeli Körfez’de İlimtepe TOKİ konutları inşaatında kaldığı barakada çıkan yangında; hayatlarını kaybetti.
Sendika.Org