TTB Merkez Konseyi’nin görevden alınmasıyla ilgili İstanbul’da açıklama yapan sağlık meslek örgütleri kararın hekimlere yönelik bir saldırı olduğunu belirterek “TTB biziz ve biz her yerdeyiz” dedi
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi’nin “amaç dışı faaliyet” gerekçesiyle görevden alınması ile ilgili sağlık meslek örgütleri Çapa’da bulunan İstanbul Tıp Fakültesi önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamaya İstanbul Tabip Odası, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Dev Sağlık İş’in yanı sıra çeşitli demokratik kitle örgütleri ve sendika temsilcileri de katıldı. Açıklama sırasında “TTB susmadı, susmayacak”, “Sarayın doktoru olmayacağız” sloganları atıldı.
Eylemde konuşan İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Ertuğrul Oruç TTB Merkez Konseyi’nin tarihinde ilk kez “amaç dışı faaliyet” adı altında görevden alındığını söyledi. “Mahkemenin kararını bugün bunu en yüksek perdeden protesto etmek için buradayız” diyen Dr. Oruç sözü İTO Başkanı Dr. Nergis Erdoğan’a bıraktı. Dr. Nergis Erdoğan’ın açıklaması şöyle:
30 Kasım’da TTB Merkez Konseyi görevden alındı. İki gün önce bir TV programında fikrimi sorduklarında samimiyetle ‘ülkemizde hukukun zerresi kalmışsa takipsizlik kararı verilmesini bekliyorum’ demiştim. Ve durum bize gösterdi ki evet ülkemizde hukukun zerresi ne yazık ki kalmamış. 1980 anayasasını değiştirdiklerini, sözde demokratik yaptıklarını söyleyenler ne yazık ki bugün hukuku 12 Eylül anayasasının çok daha gerisine götürmüş durumdalar. Çünkü bu yapılan Türkiye tarihinde hekimlere yönelik en önemli saldırılardan bir tanesi ve son derece antidemokratik. Mesele 1980 anayasasına, 6023 sayılı yasaya 1980 darbesi sonrasında bir madde konmasıyla başlıyor. Amaç dışı faaliyet gösterdiği takdirde TTB Merkez Konseyi’nin görevden alınabileceğine dair bir madde bu. Ama amaç dışılık kesinlikle belirlenmemiş ve ne olduğu hala da belli değil. ‘Amaç dışı faaliyet’ dediğiniz nedir? Pandemi döneminde en bilimsel verileri halka sunarak halkın sağlığını korumak mıdır? Nöbetlere karşı asistan hekimleri savunmak mıdır? Usulsüz ve yetersiz açılan tıp fakültelerine karşı çıkmak mıdır? Emekli hekimlerin maaşlarından, performans sistemine kadar hekimlerin çalışma koşullarını bozan, onların özlük haklarını engelleyen düzenlemelere karşı mücadele etmek midir? Bilinmelidir ki bugün ülkede yüzlerce TTB Merkez Konseyi vardır. Hepimiz TTB Merkez Konseyiyiz, hepimiz bu görevin başındayız.
Basın açıklamasını İTO Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Ayşen Yavru okudu. Yavru, geçmişten bugüne antidemokratik uygulamaların yoğunlaştığı dönemlerde, TTB’nin iktidarların hedefinde olduğunu ifade ederek “Sağlık ortamının yönetiminde yandaş medyanın desteğiyle, hekimlerin tek amacının ekonomik kazanç olduğu algısı oluşturan bir sağlık bakanı görevliyken; ne yazık ki son yirmi yılda farklı bir tutum olmadı, hedef büyütüldü” dedi.
TTB’nin iktidarda kimin olduğunu gözetmeksizin bilimsel veriler eşliğinde hekim haklarından ve halkın sağlık hakkından yana açıklamalar yaptığını ifade eden Yavru, “Amaç dışı faaliyet gösterdiği gerekçesiyle hekimlerin oylarıyla seçilen on bir TTB Merkez Konseyi üyesi görevlerinden alınmış ve yerlerine beş kişilik bir ekip atanmıştır. Ve kayyım unsuru taşıyan bu durumla hekim iradesinin önüne geçilmiştir” diye konuştu. TTB’nin amacının hekimlerin mesleki ve özlük haklarını ve toplumun sağlık hakkını korumak olduğunun altını çizen Yavru, “TTB bugüne dek iktidarın baskılarına karşı hekimlerin gücüyle mevcudiyetini muhafaza ederek yoluna devam etmektedir. TTB’nin gücü de sesi de hekimlerdir, bu güç ülkede sağlık hizmetlerini yürüten hekim emeğidir. Emeğimize ve meslek örgütümüze sahip çıkalım, hekimlerin iradesini yok sayan bu karara karşı hep birlikte karşı duralım” dedi.
Eylemde, TTB Merkez Konseyi’nin görevden alındıktan sonra kaleme aldığı mektup da okundu.
Açıklamanın ardından kurum temsilcileri söz aldı.
Dev Sağlık İş Genel Sekreteri Erdoğan Demir, “Yıllarca taşeron işçilerin mücadelesinde, insanca yaşam, güvenceli iş yaşamı için TTB’yi hep yanı başımızda gördük. Bundan sonra da yanı başında olmaya, TTB’yi yanı başımızda görmeye devam edeceğiz. Buradan iktidara şunu bir kere daha ifade edelim: atadığınız kayyumlarla sağlık emekçilerinin, hekimlerin iradesini gasbedemezsiniz. Atadığınız kayyumlar ancak sizin tabip odanızdaki suretiniz olabilir, ondan öteye geçemez” dedi.
SES Şişli Şube Eş Başkanı Fadime Kavak da “İktidarın TTB düşmanlığına bir bakalım. Pandemi sürecinde verileri gizlerken halkı bilinçlendirmeyi TTB ve sağlık meslek örgütleri yaptı. Biz bu ülkenin halkının sağlığa kavuşması için bir mücadele yürütüyoruz. Bu mücadeleyi yürütürken de yanı başımızda olan örgüttür TTB. Sağlık çalışanlarının, hekimlerin çalışma koşulları için şaşalı şehir hastanelerinin içinde bizleri ölüme sevk eden iktidara sesleniyorum: Biz sağlık emekçileri yoksa bu hastanelerin hiçbir anlamı olmaz. O nedenle bizim mücadelemize saygı duymak zorundasınız. Biz biliyoruz ki bu hekimler TTB’ye ve meslek örgütlerine sahip çıkacaktır. TTB biziz ve biz her yerdeyiz” diye konuştu.
Sendika.Org