Urfa’nın Eyyübiye ilçesinde bulunan Balıklıgöl Devlet Hastanesi acilinde görevli hemşire Mehmet Şah Bilge, bir hasta yakınının yumruklu saldırısına uğradı.

Eşine erkek hemşire tarafından iğne yapıldığı gerekçesi ile hemşire Mehmet Şah Bilge’nin burnunu kıran şahısın gözaltına alındıktan sonra serbest bırakılması üzerine tepkiler yükselmişti. Tepkiler üzerine şahsın tutuklandığı bilgisi paylaşılmıştı.

Sağlıkta şiddete karşı Urfa Tabip Odası ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Urfa Şubesi, Balıklıgöl Devlet Hastanesi önünde eylem yaptı.

Bugün (9 Ekim) saat 12.30’da Balıklıgöl Devlet Hastanesi önünde bir araya gelen sağlık emekçileri iki pankart taşıdı. SES Urfa Şubesi, “Yaşamak ve yaşatmak istiyoruz” yazılı pankartı taşırken Urfa Tabip Odası da “Sağlıkta şiddet sona ersin” yazılı pankart açtı.

Eylemde bir basın açıklaması yapıldı. Açıklamayı Hemşire Salih Kösedağ okudu. Açıklamaya çok sayıda doktor ve sağlık çalışanları katılarak destek verdi.

Kösedağ, yaptığı açıklamada şunları söyledi:

7 Ekim Cumartesi günü Balıklıgöl Devlet Hastanesi’nde eşine erkek hemşire tarafından enjeksiyon yapıldığı gerekçesi ile sağlık emekçisi arkadaşımızın burnunu kırılarak darp edilmiştir. Şahıs önce Adli kontrolle serbest bırakılmış, daha sonra tepkiler üzerine Savcılık talimatı ile gözaltına alınarak, tutuklanmıştır.

Yasaların uygulanması dahi yoruma bırakılmış Sağlık Şiddet suçları katalog suçlar sınıfında değerlendirileceği yasalarca belirtilmesine rağmen çok defa gördüğümüz, şahısların serbest bırakılması ile gerçekleşen cezasızlık süreçleridir. Türk Tabipler Birliği ve SES, uzun yıllardır sağlıkta yaşanan şiddetin nedenleri, şiddete karşı alınacak önlemler konusunda kamuoyunu bilgilendirmekte, yöneticileri şiddeti durdurmak için sorumluluk almaya davet etmektedir.

“Kışkırtılmış sağlık politikalarının şiddeti daha çok artıracağını defalarca söyledik”

Bütün bu çabalarımıza rağmen, Dr. Ersin Arslan, Dr. Kamil Furtun ve Dr. Aynur Dağdelen’in öldürülmeleri ve nice şiddet olayı ile siyasal iktidarın sağlıkta hiçbir adım atmadığını üzülerek görüyoruz. Gelinen aşamada sağlıkta şiddet sağlık hizmet sunumunun hemen tüm aşamalarında yaygın ve ciddi bir sorun haline dönüşmüştür. Sağlık kuruluşlarında her gün ortalama 30 şiddet vakası yaşanmaktadır. Özellikle acil servisler şiddetin kol gezdiği, sağlık çalışanlarının kendilerini emniyette hissedemedikleri, sağlık hizmetini güvenli ortamlarda veremedikleri yerler haline gelmiştir. 2003’ten beri ülkemizde “Sağlıkta Dönüşüm Programı” ile had safhaya ulaşan piyasacı; halk sağlığını ve sağlık emekçilerini yok sayan, değersizleştiren, kışkırtılmış sağlık politikalarının sağlık sistemini işin içinden çıkılmaz hale getireceğini, şiddeti daha çok artıracağını defalarca söyledik.

“Sorunlarımız artarak devam ediyor”

Geldiğimiz noktada, ne gerçekten caydırıcı önlemler alındı ne de çalışma alanlarımızda ve koşullarımızda sağlıkta şiddete karşı düzenlemeler yapıldı. Her geçen gün sorunlarımız artarak devam ediyor. Başta yaşadığımız şiddet olmak üzere, çalışma koşullarımızın giderek kötüleşmesi, ekonomik ve özlük haklarımızın yıllar içindeki gaspı, yok sayılan sağlık hakkı, iyileşemeyen hastalar, bulunamayan ilaçlar, ertelenen ameliyatlar, mesleki özerkliğe yönelik müdahaleler, sağlık emekçilerinin tükenmişliği ve son zamanlarda iyice derinleşen ekonomik zorluklar, hayat pahalılığı, toplumun sağlığını bozmuştur.

Balıklıgöl Devlet Hast. yaşanan bu olay sıradan bir şiddet olmayıp;
Sağlık politikalarını yöneten,
Şiddeti teşvik edici açıklamalar ile sağlık emekçilerini hedef haline getirenlerin suçudur.
Yaşanan bu olayı kınıyor; emekçi arkadaşımızın yanında olduğumuzun bilinmesini istiyoruz. pic.twitter.com/xzL6Mbms5v

— SES URFA (@SesRiha) October 8, 2023

Sendika.Org